İçişleri Bakanlığı bütçesinin görüşüldüğü Plan ve Bütçe Komisyonunda söz alan CHP Balıkesir Milletvekili H. Ahmet Gümüş, komisyon üyelerine 3 soru yöneltti.
Birinci sorusunu, geçen bütçe döneminden bu yana kamu görevine başlatılan polis sayısı ne kadardır? diyerek soran Gümüş, "En son bütçeden geçirilen 30 bin kişilik kadronun ne kadarı doldurulmuştur?" dedi.
İkinci sorusunda, Bütünşehir yasa tasarısında BDP`nin genel kurula katılmayışını AKP`ye verilen destek olarak mı, yoksa karşı duruş olarak mı yorumluyorsunuz? İfadelerine yer veren CHP Milletvekili Gümüş, İçişleri Bakanına hitaben, uygulamanız ve sorunlara bakışınız açısından sizden önceki iki İçişleri Bakanı ile farkınız var mıdır? Varsa nelerdir? Dedi.
Anayasa hazırlıklarından ve AKP yetkililerinin çeşitli beyanatlarından, hükümetin en önem verdiği hedeflerden birisinin başkanlık sistemine geçiş olduğuna dikkat çeken Gümüş, yine gelişmelerden ve getirdiğiniz Büyükşehir Yasasından belli ki Türkiye`de çok önemli idari yapı değişiklikleri söz konusudur. Ancak ne Anayasa hazırlıklarında ne de Büyükşehir Yasasında bu niyetinizi açıkça ifade etmiyorsunuz. Tarzınız dürüst bir tarz değildir. Toplumu yanıltmak istiyorsunuz. Görülüyor ki bu çabanız boşadır. AKP`nin bir süredir içine girdiği düşüş eğiliminden onu Büyükşehir Kanunu da kurtaramayacak açıklamasında bulundu.
Büyükşehir Yasasının, Balıkesir gibi büyük bir şehri ne kadar yanlış okuduğunu ve değerlendirdiğini ileri süren Gümüş, komisyondaki konuşmasını şöyle sürdürdü: "Balıkesir, nüfusunun önemli bir bölümü köylerde, beldelerde yaşayan bir şehir. Sizin sürekli Bütünşehire örnek olarak gösterdiğiniz İstanbul gibi nüfusunun % 99,5`i şehirde yaşamıyor. Balıkesir`de özellikle kıyı şeridinde yaptığınız değişikliklerin akla, kültüre, yerel yaşamın ruhuna ve bölgenin tarihine ne kadar aykırı olduğunu anlattım. Yerel seçimlerde avantaj sağlamak için yaptığınız düzenlemeler ciddi sosyolojik sorunları da beraberinde getirecektir. Balıkesir özelinde hemen ifade edeyim; yerel seçimlerde bir avantaj sağlayabildiğinizi düşünüyorsanız yanılıyorsunuz. Ülke genelinde durum ise yine tarih, kültür, yerel yaşam gözetilmeden yapılan değişikliklerle doludur. Ülkenin içinde bulunduğu siyasi atmosfer zaten yeterince gerginken bir de bu düzenlemelerle tam anlamıyla yangına körükle gittiniz. Ülkemize, en hafif tabirle, dayattığınız Başkanlık sisteminin bir parçası olarak gördüğümüz yeni belediyecilik formu o kadar büyük bir hatadır ki; milli birçok hedefe de aykırıdır. Gerçek hedefi açıklanmadan yapılan bu düzenlemenin zamanla tüm Türkiye`ye yapılacak bir uygulama olup olmadığını size defalarca sordum. Kaçamak cevaplara başvurmadan, net ve dobra bir şekilde cevap vereceğinizi umarak tekrar soruyorum Sayın Bakan, bu konuda net bir cevap verin ki biz de bundan sonra dürüst bir tarz benimsediğinizi ve toplumu yanıltma isteğinizden vazgeçtiğinizi düşünelim."
