AKP?nin evdeki hesabı çarşıya uymadı?

2011 yılı genel seçimlerinde AK Parti yüzde 49 oy almış ve 327 milletvekili çıkarmıştı. CHP yüzde 25 oy ile 135 milletvekili çıkarırken MHP yüzde 13 ile 53 milletvekilini Meclis`e sokmuştu. 2011 genel seçimlerinde HDP bağımsız olarak seçime girmişti. Seçimler sonucunda bağımsız olarak Meclis`e giren milletvekili sayısı 35 olmuştu.
7 Haziran 2015?de ortaya çıkan tabloda AKP % 40.81oy oranı ve 258 milletvekili ile birinci parti olmayı başardı. Ancak bu AKP?yi tek başına iktidara taşımaya yetmiyor.
Cumhurbaşkanının podyumlarda ?yüreğindeki? partiye ve de ?başkanlığı? aleni istemesinin ardından çıkan tabloya göre tüm bu hesaplar tutmadı?
Kısaca, 2015 seçimlerinde dengeler tamamen değişti, ufukta ?koalisyon? gözükünce de AKP?nin evdeki hesabı çarşıya uymadı?
*
CHP?de durum değişti mi peki?
Evet değişti, CHP?nin 2011 yılında yüzde 25,98?lik oranla elde ettiği 135 milletvekili sayısı bu seçimde 132?ye düştü. Buna başarı diyebiliyorsanız deyin!
MHP?nin oylarını artırıp milletvekili sayısını 53?ten 80?e yükseltmesi bence başarıdır.
HDP?nin başarısının mimarları arasında kesin olan bir şey varsa o da CHP?ye oy vermeyen seçmenlerdir.
*
Bölgemize bakacak olursak AKP?nin kan kaybettiğini görebiliyoruz. Mahmut Poyrazlı, Sema Kırcı, Ali Aydınlıoğlu ile 3 milletvekilliği kazanırken, buna karşılık CHP milletvekili sayısını Mehmet Tüm, Ahmet Akın, Namık Havutça ile 3 olarak korudu. MHP?nin İsmail Ok, Recep Çetin?i TBMM?ye göndermesi ise başarıdır.
*
Mesnevideki hikâye bilinir?
Bir Türk bir Fars bir Arap yoldaş olmuşlar, keselerini birleştirmişler? Acıkınca Türk, ?Üzüm yiyelim? demiş?
Fars itiraz etmiş, ?Engür daha iyi olur? demiş?
Arap ise ikisini de beğenmemiş ?İneb yemeliyiz?, demiş, anlaşamadıklarından ayrılmışlar?
Gerçekte hepsi üzüm istemiş ama kendi dillerinden?
*
2015 genel seçimlerine katılan siyasi parti liderleri de hikayedeki gibi aslında aynı şeyi, iktidarı istiyorlardı ama tek başına iktidar olmak kimseye nasip olmadı?
Başbakan Davutoğlu, ?İktidar olamazsak istifa ederim?, Kılıçtaroğlu da, ?Oyları artıramazsam istifa ederim? demişlerdi?
Tartışmalarda ya da söyleşmelerde önce kelimelere verdiğimiz anlamlar üzerinde anlaşmak gerekir.
Kelimelerin anlamı bazen dilden dile, lehçeden lehçeye; bazen mekandan mekana, zamandan zamana o kadar değişkendir ki hatta bazen tam tersi anlamlar kazanabilir?
Bekleyip göreceğiz, kim sözünde duracak!