Bugün, 19 Nisan 2024 Cuma

İSMAİL HAKKI ÖZSARI


ANA-BABASININ BURNUNUN DİREĞİNİ SIZLATAN EVLATLAR?


İnsanımız, insan ilişkileri üzerine özellikle de ana-baba-evlat ilişkileri üzerine çok şeyler söylemiş. İçi yanmış acısını türkülere dökmüş. Kalbi kırılmış, çaresizliğini kısacık bir meselle (ders veren öykü) anlatıvermiş.
Adam yaşlanmış. Eli ayağı tutmaz olmuş. Bu arada hayat arkadaşı, yoldaşı olan eşini de yitirmiş. Oğlunun ve gelinin eline kalmış. ?İnsan eti ağır olur? derler. Öyle de olmaya başlamış. Gel zaman git zaman adam itilip kakılmaya başlanmış. Evin gelininde de oflayıp puflamanın bini bir para. Kocasının kafasının etini yiyormuş. ?Bu adamı bu evden uzaklaştır? diye. Adam da çareyi bulmuş. Kendi oğlunu da yanına alarak babasını dereye atacakmış. O gece sabaha kadar düşündükten sonra sabahleyin yaşlı babasını kamıştan örme bir sepete koyarak tepenin arkasındaki dereye götürmüş. Sepetle birlikte tam atacağı sırada çocuk babasına seslenmiş:
?Baba sepeti atma?
Adam:
?Neden?
Çocuk:
?Sepet ileride bana gerekecek. Ben de seni bu sepetle atmak istiyorum.?
Eh ne diyelim, bu kısacık öykü neler anlatmıyor, neler?
Tabi ki anlayana!
Günümüzde evlatlar ana babalarını dereye atmıyor, atmıyor ama işin şekli değişti. Şimdilerde yaşlı bakımevlerine bırakıyorlar. En hafifinden Moldovyalı bir kadın tutup baktırdıklarını zannediyorlar. Oysa bilmezler mi ki bir yaşlının en çok gereksinim duyduğu şey; para, pul, aş, ekmek değildir. Onların muhtaç oldukları birincil şey sevgi, saygıdır. Bunları öncelikle evlatlarından, torunlarından beklerler.
Sevgi okurlarım, beni tanıyanlar bilir, öyle tutucu biri değilimdir. Yaşam tercihimi hep dengeden yana koymuşumdur. Dengenin bozulduğunda her şeyin alt-üt olacağına inanırım. Ama gel gör ki adına çağdaşlık, modernlik dediğimiz yaşam tarzında sözünü ettiğim ilişkiler bir tuhaf olmuş. Bu anlayışa göre babalar çocuklarına kayıtsız şartsız itaat edecek. Onlar ne derse yerine getirecekler. Evlatlar ne yaparsa yapsın onlara eleştirmeyecek. Onlarla gurur duyacak.
Hayatımda en çok etkilendiğim romanlardan biri Reşat Nuri Güntekin´in ?Yaprak Dökümü? romanıdır. Okuyanlar bilir.
Türkiye´de sadece cahil ana-babalar yok ki, nice okumuş yazmış, entelektüel yazar, bilim adama ana-baba var. Adam ekonomik yokluklar içinde yetişmiş. Ülkesinin insanının derdiyle dertlenmiş, kitap üstüne kitap yazmış. Kızının derdi yüzünü gerdirmek, poposunu küçültmek, arabasının markasını değiştirirken baba desteği beklemek. Listeyi daha da uzatabilirsiniz. Aralarında anlaşmazlıklar çıktığında hep evlatları haklı gören anlayış?
Peki ana babaların hiç mi hakkı yok? Onların umutları boşa çıkmış olamaz mı? Onlar da hayal kırıklığına uğramış olamaz mı? Hiç mi çocuklarından beklentileri olamaz?
Rahmetli anacığım kendisini üzüp kırdığımızda bize şöyle derdi: ?Ah be evladım burnumun direğini sızlattın.? Biliyorum iş işten geçti. Bu filin tekrarı yok. Bilerek asla yapmadığımı düşünüyorum eğer bilmeden de olsa burnunun direğini sızlattıysam ne olur affet?
Sevgili evlatlar, SİZ HİÇ BUĞDAY EKİP DE AYÇİÇEĞİ HASAT EDENİ GÖRDÜNÜZ MÜ?

  • BIST 100

    9558,2%0,29
  • DOLAR

    32,48% 0,13
  • EURO

    34,78% 0,23
  • GRAM ALTIN

    2490,71% 1,17
  • Ç. ALTIN

    4150,05% -1,23
  • Cuma 23 ° / 11.1 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • Cumartesi 15.6 ° / 7.5 ° Şiddetli yağmurlu
  • Pazar 21.3 ° / 6.1 ° Güneşli

Balıkesir

19.04.2024

  • İMSAK 04:38
  • GÜNEŞ 06:12
  • ÖĞLE 13:08
  • İKİNDİ 16:53
  • AKŞAM 19:55
  • YATSI 21:22