Bugün, 29 Mart 2024 Cuma

BAHAR GÜNGÖR


Asıl önemli olan insan faktörü!-1

İhtiyacımız olan şey sadece fiziken gelişen, güzelleşen bir ilçe değil insan faktörüdür.


İhtiyacımız olan şey sadece fiziken gelişen, güzelleşen bir ilçe değil insan faktörüdür.
Bu sene yaz geç geldi, havalar epey serin ve yağmurluydu. Bu sebeple 2-3 yıldır en uzun tatillerimi yaptığım, büyüdüğüm memleketime de bir çok Erdek sever gibi geç geldim. Ramazan ayında, bayrama 10 gün kala. Hem 80 yaşında halen oruç tutmakta ısrar eden anneme iftar ve sahurda arkadaş olmak için, hem de geç gelen yaza bir an önce başlamak için.
Kıştan beri herkesin birbirine sorduğu, sosyal medyada ilçemizle ilgili gruplarda paylaştığı bir konu vardı. Yıkılıp yerine yenileri yapılacağı söylenen ama kış aylarında yıkılıp, bitirilemeyen çay bahçeleri?
Turistik memleketimiz bildiğimiz şantiye gibi, her yol bir inşaata çıkıyor. Halktan biri olarak küçük ama masrafsız değişikliklerle yapılacak onca şey varken, hem bütçe yok deyip, hem halkın memnun olduğu yerleri de yıkıp yapamama becerisini ve yapılanların da çoğu kez eskisinden daha kötüsünü yapmayı marifet saymalarını anlayamıyorum çoğumuz gibi yıllardır.
İlçemizdeki en işlek caddede oturduğumdan Arife gününden beri gelen kalabalığı görüp, hem turizm sezonuna bitmeyen inşaat alanlarından dolayı hazırlıksız yakalanan memleketimin durumuna gelenler açısından üzüldüm, hem de zaten sezonu kısa süren güzel ilçemizde yaza denk gelen ramazanla ve bitirilemeyen bu inşaat haliyle esnafın bu sayılı bayram günlerinde iş yapamayacak olmasına.
Ne inşaat, ne kötü geçmesine engel olamadığımız sezon değil, benim derdim başka bu kez. Memleketin fiziki hali zaten malumken yapamadıklarımıza değil, düzeltilebilecek olanlara takıldım ben ve bir türlü insan faktörü yüzünden düzeltemediklerimize. Bugünlerde, gelenlerin Erdek´e girdikten sonra cadde boyu gelip de trafikle cebelleşmesine, kördüğüm olmasına tanık olduğum kadar esnafın bu insanlara nasıl davrandığına da tanık olup, bire bir de kötü davranışlarına maruz kaldım İstanbul plakalı bir Erdek´li olarak.
Yine misafirlerimiz kusura bakmasınlar ama yerli Erdek halkına, Erdek kökenli esnafa acımasızca yapılan eleştirilere de avukatlık yapmak niyetindeyim bu yazımda.
Sadece bayramdan beri münferit belki ama bir o kadar da talihsiz bir kaç olayı paylaşacağım.
30 yıldır bir apartmanın 10 haneli dairesinden birinde sadece yaz aylarında 2 ay kadar yaşıyoruz. Önümüzdeki cadde limana, plaja, meydana çıkıyor. Hastane, çarşı hepsinin bulunduğu tam düğüm noktasında trafik polisi gibi balkonda her şey gözüme gözüme ne kadar dikkat etmesem de takılıyor anlayacağınız.
Bizim de kullanım alanımız olan alt kattaki market ve dükkan önüne arabamı geldiğimden beri bırakmak için bin bir ricada bulunuyorum. Bu arada en az 5-6 arabalık yer işgal ediyor bu iki dükkan. Yine yan taraftaki otopark dolu olunca mecburen evin önüne bırakabildiğim bir gün aracım market aracı gelirse mal indirip yüklemelerine engel olmasın diye iyi bir komşuluk ihtiyacıyla gidip üstte oturduğumu, gerekli durumda zilime basmalarını çalışanlarından birine söyledim. Hemen ertesi sabah erkenden uyandırıldım. Bayramın 3. günü araçları mal indirecek diye aldım arabayı 2 tur dolandım arka sokaklarda, yan sokaklarda, otoparklarda yer yok. Tekrar gelip rica ettim, yer bulamadığımı, işleri bitince arabamı koyacağımı söyledim. Marketten önce bir erkek geldi çalışanlardan, sonra bayan ne mümkün koyamazmışım, aynı ağızdan konuşuyorlar. Onların araçları geliyormuş, zaten benden yandaki dükkan da şikayetçiymiş. İyilikten maraz doğar misali benimki. 30yıldır bu apartmanda yaşadığımı söyledimse de baktım dinleyen yok bozuk plak gibi kafasındakini söylüyor karşımdakiler tartışmadan uzak durmak için aldım arabayı dolandım, dolandım. Arka sokaklarda bir yere bıraktım da, bu mudur yani Erdek ve turizm? Kendileri haricinde yaşayanları tamamen hiçe sayan, kadın olduğunuzda iyice kabalaşan (inanın erkek olsanız bu kabalık ve inatçı işgalcilik karşısında, biraz akıllı değilseniz sizin de kaba kuvvete başvurmanız işten değil)
Paylaşmayı bilmek, kabullenmek insan olmanın, medeni olmanın gereklerindendir. Sokak kimsenin malı değil, bazı kişiler aynı yere koyuyorum orası benim gibi saçma sapan cümlelerde karşısındakini kandırmaya nasıl çalışamazsa, esnaf da burası benim dükkanım, önüme koyamazsın diyemez. Üstte oturuyorsam bir sen bir ben diğeri koyabilir, yer olmazsa gider karşı apartmanın önüne de koyabilmeliyim. Sokaklar kimsenin tapulu malı değil diye biliyorum. Böyle yoğun bir caddede otoparkla ilgili, trafikle ilgili sorun zaten bitmiyor ama esnafın hoşgörüsüz yaklaşımları, komşuluktan uzak davranışları daha hiç bitmiyor. Bu 3-5 dükkan önleri kapanmasın diye bisikletlerini, motorsikletlerini, keyfi koydukları sandalye, duba v.b metaryallerle caddeyi piknik alanı gibi keyfi işgal ediyorlar, üstlerindeki apartmanlarda yıllardır yaşayan ev sahiplerini, konu komşularını hiçe sayıyorlar. Bu esnaflara sanırım birinin bizim de çevre, temizlik, emlak vergisi verdiğimizi hatırlatması gerekiyor...

Devamı Yarın

  • BIST 100

    9079,97%3,10
  • DOLAR

    32,34% 0,28
  • EURO

    35,10% 0,00
  • GRAM ALTIN

    2312,35% 1,54
  • Ç. ALTIN

    3843,45% -0,29
  • Cuma 22.9 ° / 9.8 ° Güneşli
  • Cumartesi 24.7 ° / 11.1 ° Güneşli

Balıkesir

29.03.2024

  • İMSAK 05:26
  • GÜNEŞ 06:50
  • ÖĞLE 13:18
  • İKİNDİ 16:50
  • AKŞAM 19:36
  • YATSI 20:55