Başarı konusunda bir yazar şöyle diyor:
"Başarıyı tek bir tanıma hapsetmemeye özen gösteririm. Çünkü başarı durumsal bir anlama sahiptir. Başarılacak işe göre değişir.
Başarı; "baş ve arı,, sözcüklerinin birleşmesinden oluşmuştur. Bunun anlamı arı çalışkandır. Çalışkanlar zafere ulaşır ve baş olurlar.
Başarının anlamı öğrenciye sorsanız arı gibi çalışıp, tüm notlarının çok iyi olmasını gerektiğini söyler.
Öğretmene sorarsanız, tüm öğrencilerin arı gibi çalıştırıp hepsini zafere ulaştırmakta der.
Başarının bir de ÖDÜL-BEDEL ilişkisi vardır. Yine arıya benzer. Zira arının ağzında bal, kuyruğunda iğne vardır. Yani balın tadını almak isteyen iğnenin acısına katlanacaktır.
Başarısızlar çoğu kez iğneyi yiyipte balı tadamayanlardır.
Başarılılar ise en az iğne yiyerek balı tadanlardır.
Korkaklar ise hiç bu riske girmeyenlerdir. Ne iğne yemek ister ne de bal!
Arıları kendi aralarında sınıflamaya kalkarsak, insanlarla benzerlik kurabiliriz.
Bal arıları hem kendini hem de başkaları için yararlıdır. Böyle insanlar da vardır.
Eşek arıları ise ne kendilerine yararlı (yani bal üretmekle) ne de başkalarına yararları vardır. Bazı insanlar gibi; üstelik zararları vardır. Hiçbir şey üretmedikleri gibi asalak yaşarlar.
Başarı tanrısı kurban ister. Sevdiğiniz şeyleri kendisine feda edilmesini ister. Ben fedakarlık zamanımız olabilir, enerjiniz olabilir, rahatınız olabilir, hatta sağlığınız bir kısmı bile olabilir.
Başarının bedelleri iki dönemde ödenir.
Başarılı olmadan önce ve başarılı olduktan sonra.
Başarıya ulaştıktan sonra yan gelip yatarsanız bir süre sonra başarınız başarısızlığa dönüşebilir. Yani zirveye çıkmaktan daha zor olan, zirvede kalabilmektedir.
Servet ve şöhret; miras olabilir. Ama başarı miras kalmaz. O sizi aittir.
Patron çocuğu, babasının parası kadar zengindir, ama kendisi kadar başarılıdır.
Bazı insanlar gençlikten başarılıdırlar.
Bazıları başarılıyım diye geçinirler.
Bazıları da başarılı insanlar üzerinden geçinirler. Siz hangi gruptansınız?
