BUGÜN 23 NİSAN 2016

En beylik söylemiyle, Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı´nın 96. yıl dönümü.
Dünya üzerinde çocuklara armağan edilmiş ilk bayram.
Ulu önder Mustafa Kemal, Anadolu´ya ayak bastıktan sonra ilk işi, Türk Halkı ve onun temsilcileriyle bütünleşmek oldu. Halk O´nu daha Çanakkale den tanıyordu. Osmanlı devletinin tek yenilmeyen paşasıyla kucaklaşmada tereddüt göstermedi.
Amasya tamimi, Erzurum ve Sivas kongreleri umutsuzluğun umuda dönüştüğünün göstergeleriydi.
96 yıl önce bugün ulusal egemenlik yolunda atılan adımlar, tüm dünyaya bağımsızlık sevinci olarak duyuruluyordu. Ve de şu mesajlar veriliyordu; ?ESRAETE BOYUN EĞİLİNMEYECEK, İSTİLACILARA KARŞI DİRENİLECEKTİ.? Yani ?EGEMENLİK KAYITSIZ ŞARTSIZ MİLLETİN? olacaktı.
Artık tan yeri ağarıyor, şafak sökmeye başlamış, bulutların ardındaki güneş de ucun ucun kendini göstermeye başlamıştı. Bu yeni oluşum tüm dünyaya ?TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ HÜKÜMETİ? olarak ilan ediliyordu.
Sonunda Büyük Zafer´e ulaşıldı. Düşman Akdeniz´e döküldü.
Mustafa Kemal ülkesinin umudunu, geleceğini, kalıcılığını çocuklarda görüyordu. Ve de çocukları çok seviyordu. ?Çocuklar bizim geleceğimizdir. Onlar, Cumhuriyetin, laikliğin ve demokrasinin güvencesidir? diyordu.
İşte böyle düşündüğü için ?Ulusal Egemenlik? bayramını, çocuklara armağan etmiştir. Bu bayram her yıl bizim çocuklarımızla birlikte dünya çocuklarınca da büyük bir coşkuyla kutlanmaktadır. 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı sadece okullarına devam eden, hiçbir sorunu olmayan, sahibi olan, ihtiyaçları anında giderilen çocukların bayramı değildir.
Bu bayram aynı zamanda;
Afrika´da açlıktan, bizde ise ihmalden yüzbinlercesini kaybettiğimiz çocukların da bayramıdır.
Ellerine taşlar, sopalar verilerek siyasal olayların doğurduğu çatışmalarda ön saflara sürülen, bazen de kalkan olarak kullanılan çocukların da bayramıdır.
Irak´ta, Filistin´de, Afganistan da üzerlerine ölüm yağdırılan çocuklarında bayramıdır.
Su kanallarında, foseptik çukurlarında boğulup gitmelerine neden olduğumuz çocukların da bayramıdır.
Daha çok küçük yaşta ağaya şeyhe para karşılığı satılan ya da gönlüne bir erkek sevgili düştü diye öldürülen bazen de diri diri gömülen kız çocuklarının da bayramıdır.
Çocuk hakları sözleşmesi hükümlerine aykırı bir şekilde her türde işte ölümüne çalıştırılan, dilenmeye zorlanan, sömürülen, cinsel istismarlara uğrayan çocukların da bayramıdır.
Yaşam kaygısını daha bu yaşlarda yüreklerine düşündüğümüz, okuldan dershaneye, dershaneden özel öğretmene koştuğumuz, tıpkı bir yarış atına çevirip, çocukluğunu daha çocuklukta öldürdüğümüz çocukların da bayramıdır.
KUTLU OLSUN?