Bugün, 29 Mart 2024 Cuma

İSMAİL HAKKI ÖZSARI


Çocuğunuzun sınırlarını bilmek ve sorumluluk bilinci aşılamak

Çocuğunuzun sınırlarını bilmek ve sorumluluk bilinci aşılamak


Aktif meslek yaşamımda ve halen gözlemlediğim olaylardan bir tanesi de şu: Çoğu aile çocuğunun gücünün, sınırlarının farkında değil. Tüm sorumlulukları kendileri üstlenmiş. Bu nedenle de çocukta sorumluluk bilinci gelişmemiş. Böyle olunca da ne yazık ki çocuk kendi ayakları üzerinde durabilecek şekilde gelişemiyor.
Yıllarca üç tip aileyle hep karşılaştım.
Birincisi; Koruyucu aile tipi: Böyle aileler çocuklarına karşı "Ben senin yerine yaparım" tutumu içindedirler.
Bazı ana-babaları görürsünüz; kendileri önde çocukları arkada. Her işi onlar üstlenmiştir. Çocuk sınava mı başvuracak? Onlar başvurur. Sınava gidecektir. Onlar götürür. Tercihler yapılacaktır. Onlar yapar. Kısacası çocuğunun yapması gereken her işi, kendilerine görev kabul etmişlerdir.
Eh! Bu durumda büyük bir ağacın gövdesinde ikinci bir fidan gelişip ağaç olabilir mi?
İkinci aile tipi: Denetleyici aile tipidir. 
Durmadan çocuklarını denetlerler. Bu görevi (!) yerine getirirken de aşağıdaki türden emirler yağdırmayı ihmal etmezler.
-Şu saatte yatacaksın, şu saatte kalkacaksın.
-Şunları yiyeceksin, şunları yemeyeceksin. 
Sık sık tuvalete gidip de fazla zaman harcama. Biraz tutmasını öğren.
-Şu pirinçleri okuttum. Sınava girmeden önce yutmayı unutma.
-Ders dışı kitap, gazete falan okumanı istemiyorum.
Bütün bu işleri yaparken çocuğuna karşı saygısız bir tutum sergilediklerinin farkında değildirler. Oysa çocuğun odasına giderken bile kapısını tıklayıp girmek gerekir. O`nun da özel hayatı olabileceğini kabul edip, özeline çok müdahale etmemeli.
Sınırlar ve sorumluluk bilinci, aşırı koruyucu bir tutumla nasıl örselendiğine dair güzel bir örnek vereyim:
19 yaşında bir erkek öğrenci bulutlu bir havada öğretmeniyle birlikte sokakta yürüyor. Derken yağmur yağmaya başlıyor. Biraz sonra anne çocuğuna telefon açıyor: "Şemsiyeni açmayı unutma."
Anne böyle davranmakla çocuğunu çok sevdiğini zannediyor. Bu tür denetleyici bir sevgi asla gerçek sevgi olamaz. Hastalıklı sevgidir. Çocuğun gelişimini temelden engeller. Oysa gerçek sevgi kişiyi güçlendirir. Kendine olan güvenini arttırır.
Üçüncü aile tipi: Hiçbir şeyden memnun olmayan bir aile tipidir. 
Çocukları ne kadar başarılı olurlarsa olsunlar, ağızlarıyla kuş tutsalar memnun olmazlar.
Burada yeri gelmişken bir anımı sizlerle paylaşayım;
Bir öğrencim Fen Bilgisi dersinden her nedense çok korkmuş. Başarabileceğine olan inancını yitirmiş. Epey uğraştıktan sonra yavaş yavaş güvenini kazandı. Bir yazılı sınavda yüz üzerinden yüz puan almış. Sonucu sevinçle, benimle paylaştı. 
Bu sevincini anne-babanla paylaştın mı diye sordum.
Aldığım yanıt çok ilginçti. 
"Öğretmenim anneme söyledim, sevinci görülmeye değerdi."
-Babana söylemedin mi?
"Hayır Öğretmenim"
-Neden söylemedin?
"Çünkü babam memnun olmaz ve de neden 105 almadın diye sorar."
  • BIST 100

    9079,97%3,10
  • DOLAR

    32,33% 0,21
  • EURO

    34,83% 0,23
  • GRAM ALTIN

    2324,83% 0,25
  • Ç. ALTIN

    3843,45% 0,00
  • Cuma 22.9 ° / 9.8 ° Güneşli
  • Cumartesi 24.7 ° / 11.1 ° Güneşli
  • Pazar 23.7 ° / 12.3 ° Güneşli

Balıkesir

29.03.2024

  • İMSAK 05:26
  • GÜNEŞ 06:50
  • ÖĞLE 13:18
  • İKİNDİ 16:50
  • AKŞAM 19:36
  • YATSI 20:55