DEPREM KARŞISINDA

Geçtiğimiz Cuma akşamı Elazığ merkezli meydana gelen şiddetli bir depremle sarsıldık.
Yüce Allah genelde bütün mümin kullarına özelde depremle baki âleme göç eden kardeşlerimize rahmetiyle muâmale buyursun. Yaralı durumda olan, psikolojisi bozulan, buhranda olan kardeşlerimize Şafi ismiyle şifalar ihsan eylesin. Milletimize geçmiş olsun.
Değerli okurlar, Kur´an´ın 99.sırasındaki surenin adı da deprem(zilzâl)´dir. Bu sûreye kıyamet sırasındaki büyük yer sarsıntısından bahsedildiği için ?deprem? sûresi denilmiştir. Deprem de kıyamet gibi büyük ve aczimizi ortaya çıkaran bir hadisedir.
Sevgili okurlar, deprem yağmurun yağması, güneşin doğup-batması kadar tabii olaylardandır. Kâinatta meydana gelen bütün olaylar, oluşlar, yaratılışlar Yüce Allah´ın takdiri ve sünnetüllahı çerçevesinde gerçekleşir. Ancak diğer tabiat hadiseleri ve oluşumları gelinen bilim ve teknolojik imkânlarla az-çok hesaplanabilmekte, muhtemel sonuçları kestirilebilmektedir. Deprem ise her ne kadar sonuçları üzerinde konuşulabilse de vuku bulmadan önce bilimin de teknolojinin de ?bugün için- açıklamakta zorlandığı bir hadisedir. Evet, deprem; olacağı bilinen fakat ne zaman, nerede ve ne kadar büyüklükte vb. birçok sorunun net cevaplanamadığı karşı koyamadığımız olağanüstü bir vakıadır.
Sevgili okurlar, işte bizim çoğu zaman ifade etmeye çalıştığımız şeyler de bu kabildedir. Bir yaratıcı var. Gücümüzün üstünde hiçbir güce, varlığa mecbur olmayan bir Allah var. Evet, insanoğlu bu kâinatın göz bebeğidir. Fakat insanı ve bütün varlıkları idare eden Kayyûm olan bir âlemlerin sahibi, Rabbi var. Depremin bir matematiği illaki var. Bunun yanında bu matematiklerin âciz kaldığı yüce bir GÜÇ var.
Sevgili okurlar, Yüce Allah insana akıl vermiş. Bu aklıyla insan medenileşmiş. Bu aklıyla diğer varlıklardan üstün olmuş ve dünyayı imar etmiştir.
İslâm der ki ?iman ve teslimiyetle birlikte sebeplere sarıl ve gücünün yetmediği yerde tevekkül et.´ Ülkemizde fay hatlarının dışında kalan neredeyse kara parçası yok. Deprem gibi bir hakikat varken akıllı bir insan ve Müslüman olarak sorumluluklarımızı yerine getirmeden, tedbirleri almadan ?takdir-i ilahi tecelli etti´ diyemeyiz. Kendi ellerimizle yaptığımız yanlışlar, suçlar ve ihmalkârlıklar yüzünden dûçar olduğumuz felaketlerin sonuçları karşısında ?Yüce Allah böyle istedi´ dersek zihinleri Allah´a karşı düşman ederiz, Allah muhafaza.
?Tedbir kuldan, takdir Allah´tan´ sözü bu gibi durumlarda en güzel bir yaklaşımdır. Ve bu Müslümanca yaklaşımdır.
Deprem bu dünya sathında karşı karşıya kaldığımız bir imtihandır. Hem depremi yaşayanlar hem de onların dışındaki herkes mevki ve sorumluluğu oranında bir denememin içindedir. Hayırla da şerle de, varlıkla da yoklukla da imtihan ediliriz. Bazen bu imtihanlar bizim aklımızı aşacak kadar büyüktür. İmtihanlar belki nice hikmetler de barındırır ama biz çoğunu göremeyebiliriz.
Her zaman iman, takva, güzel ahlak ve kulluk üzere daim olmalıyız. Yüce Allah vatanımızı ve milletimizi bütün afetlerden, musibetlerden korusun.