Bugün, 19 Nisan 2024 Cuma

İSMAİL HAKKI ÖZSARI


Eğitimin kalitesini ne belirler

Eğitimin kalitesini ne belirler


Eğitimin kalitesini belirleyen ne derslik sayısı, ne okulun teknik donanımı, ne akıllı tahta ne de tablet bilgisayardır.
Şüphesiz bu saydıklarımın katkısı yadsınamaz. Ama asıl kaliteyi belirleyen öğretmenlerdir.
Tüm eğitim kuralları üç aşağı beş yukarı teknik donanım bakımından aynı sayılırlar. Ancak ana-babalar çocuklarına okul seçerlerken illâ falan okul olsun diye diretirler.
Böyle davranmalarının bir nedeni olmalı değil mi?
Her veli iyi, başarılı, nitelikli öğretmen ya da öğretmenlerin peşinde koşar.
Meslek dayanışması duyguları etkisinde ‘Bütün öğretmenler iyidir' derseniz, hatalı bir şey söylemiş olursunuz. Aynı şeyi diğer meslekler için de söylerseniz yine yanlış olur. Her mesleğin iyileri vardır. İyi olmayanları vardır.
Amaç; onları yetiştirirken iyi yetiştirmek, iyi olmayanların sayısını azaltmak hatta sıfıra indirmek olmalıdır.
Ancak gelin görün ki, ülkemizde durum içler acısıdır. Öğretmen yetiştiren kaynaklar kurutulmuştur. ‘Hiç olmazsa bir öğretmen olsun' anlayışı topluma hâkim kılınmıştır. Üç ayda hatta üç haftada öğretmenler yetiştirilmiştir. Bunların sayısı bir ara seksen binlere ulaşmıştır. 
Yani eğitim işi diplomalı yarı cahillere bırakılmıştır.
Akıllı tahta, tablet bilgisayar geldi, öğretmenin pabucu dama atıldı söylemlerini sıkça duyar olduk. Sadece görselliğe dayalı eğitim olmaz. Böyle bir eğitim sadece ezberciliği pekiştirir.
Ezberci bir eğitimle yetişen insan tipi ise sormayan, sorgulamayan, dogmatik bilgilere gözü kapalı inanan, sadece itaat eden insan tipidir.
Böyle yetişen insan tiplerinin uluslar arası toplumda diğer insanlara karşı kendilerini savunmaları zordur.
Eğitimde köklü reformlar yapılmak isteniyorsa önce eğitimcilerden başlamak gerekir. Ülkenin bir ‘Millî Eğitim' politikası olmalıdır. Her gelen hükümet bir öncekinden rövanş alırcasına eğitim politikalarıyla oynamamalıdır. Maalesef bizde bırakın farklı hükümetleri, aynı hükümetin Milli Eğitim bakanları değiştiğinde, eğitim politikaları değişiyor.
Eğitimde 1+3+4+4 mü olsun yoksa 4+4+4 mü olsunun da pek önemi yoktur.
Meselenin özü kaliteli öğretmen yetiştirmekte yatmaktadır.
Bunun için de;
Önce öğretmen üniversiteleri kurulmalıdır. Buralara alınacak öğrencilerin sadece ÖYS'de aldıkları puanlarına bakılmamalıdır. Yeterli puanı alanlar arasından tekrar seçme sınavları yapılmalıdır. Bu sınavlarda adayın fiziksel, ruhsal özellikleri uzmanlarca değerlendirilmelidir. Zira öğretmen olacakların insan sevgisi açısından sorunu olmamalı. Yine bu mesleği seçenlerin birinci amacı çok para kazanmak da olmamalı.
Öğretmen olununca da iş bitmemeli. Sürekli gelişim olunmalı. Bu iş devlet tarafından organize edilebileceği gibi öğretmenlerin kendi meslek örgütlerinin öncülüğünde de gerçekleştirilebilir. Meslek örgütleri sadece yıllık ücret artışlarıyla uğraşmaz ki, bunun yanında üyelerinin meslekî bilgi ve görgülerini arttırmak için de çaba sarf eder. Bu işi yaparken de ilgili kurumlardan ve uzmanlardan yararlanabilir.
Sevgili meslektaşlarım, sadece şikâyet etmek ve eleştirmekle bir yerlere varamazsınız.
Sizlerin de bir şeyler yapması gerekir.
  • BIST 100

    9455,59%-0,72
  • DOLAR

    32,59% 0,37
  • EURO

    34,78% 0,16
  • GRAM ALTIN

    2496,79% 0,51
  • Ç. ALTIN

    4168,04% 0,00
  • Cuma 23 ° / 11.1 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • Cumartesi 15.6 ° / 7.5 ° Şiddetli yağmurlu
  • Pazar 21.3 ° / 6.1 ° Güneşli

Balıkesir

19.04.2024

  • İMSAK 04:38
  • GÜNEŞ 06:12
  • ÖĞLE 13:08
  • İKİNDİ 16:53
  • AKŞAM 19:55
  • YATSI 21:22