Arapça´da ?gitmek, yönelmek; ziyaret etmek? anlamlarına gelen hac kelimesi, fıkıh terimi olarak imkânı olan her müslümanın belirlenmiş zaman içinde Kâbe´yi, Arafat, Müzdelife ve Mina´yı ziyaret etmek ve belli bazı dinî görevleri yerine getirmek suretiyle yaptığı ibadeti ifade eder. Bu ibadeti yerine getirenlere hacı denir.
Tevhid inancına uygun ilk hac ibadetini kâbeyi de inşa eden Hz. İbrahim yapmıştır. İslâm´dan önce de içine şirk unsurları karıştırılmış olarak hac ibadeti yapılıyordu. Ve batıl dinlerde de halen dünyanın farklı yerleri ziyaret edilerek hacı olunduğuna inanılmaktadır.
Yüce Rabbimiz Âl-i İmran sûresinin 97. ayet-i kerimesinde ??Gitmeye gücü yetenlerin Kâbe´yi ziyaret etmesi (haccetmesi), Allah´ın insanlar üzerinde bir hakkıdır?? buyurarak Hac ibadetinin kulları üzerindeki bir hakkı olduğunu beyan buyurmuştur.
Resülüllah´a sorulduğunda hangi amel daha faziletlidir diye O(sav): iman, cihad ve hac buyurmuştur. Yine Resülüllah(sav İslâm´ın beş temel esasını zikrettiği bir hadiste haccı da zikretmiştir.
Hac, hicretin 9. yılında farz kılınmıştır. Haccın farz oluşu, Kitap, Sünnet ve İcma ile sabittir. Yoluna güç yetirenlerin ömürde bir kez haccetmek üzerlerine farzdır.
Peygamberimiz kendisi vefatına yakın ömründe bir kez hac yapmış ve o hacca da Veda haccı denilmiştir. Peygamberimiz yaptığı bu hac´da haccın ashabına nasıl yapılacağını adım adım öğretmiştir. Bizler de bugün Efendimiz(sav)´in bu uygulamasını rehber edinerek hac vazifemizi ifa etmekteyiz.
Resülüllah ?Kabul edilmiş bir haccın karşılığı ancak cennettir.? buyurarak bu ibadetin nasıl bir mükâfata; ?Kim Allah için hacceder de hac esnasında kötü sözlerden ve Allah´a karşı gelmekten sakınırsa, annesinin onu doğurduğu günkü gibi (günahlarından arınmış olarak hac´dan) döner.? buyurarak da haccın nasıl bir arınmaya, günahların bağışlanmasına vesile olacağını haber vermiştir.
Hz. İbrahim´den beri Allah´ın evine misafir olarak çağrılan, bu emre ve davete icabet müminler, Lebbeyk Allahümme Lebbeyk. Lebbeyk lâ şerîke leke lebbeyk. İnne´l-hamde ve´n-ni´mete leke ve´l-mülke, lâ şerîke lek" [Davetine sözüm ve özümle geldim Allah´ım, emrin baş üstüne. Davetine sözüm ve özümle geldim ey ortaksız olan sen! Emrin baş üstüne. Hamd senin, nimet senin, mülk de senin. Yoktur senin ortağın.] nidalarıyla teslimiyetin, hakkın divanına durmanın hazzını yaşarlar.
Kefeni sembolize eden ve ?Rabbim çırılçıplak-unvanlardan, makamdan, zenginlikten, dünyadan- arınarak sana geldim´ diyen hacı adayları, ortak noktamız, yönümüz ve istikâmetimiz olan Beytullah´a kavuşmak için yola revan olurlar.
Tavaf, sa´y, umre, Arafat, Mina, Müzdelife, cemarat, traş ve ihram ile dolu dolu; ve zorlu yolculukla bir ibadet koşuşturmacası ve heyecanı ile hac ibadetini eda eder, hacı adayları.
Rabbimiz bütün hacılarımızın haclarını kabul eylesin; hacca gitme niyeti olanlara da imkânlar lûtfetsin.
Bugün, 8 Mayıs 2024 Çarşamba
