Size önce bir fıkra
anlatmak istiyorum, bugün.
Kurt ile Kuzu ismini
taşıyor, fıkramızın ismi.
Kuzu, kurda âşık olmuş.
Kurt, Ben de seni seviyorum demiş
Gel, birlikte dağda yaşayalım önerisinde
bulunmuş. Kuzu, hiç düşünmeden kabul etmiş, tabii
Dağa çıkınca kuzunun son
sözü, Seni seviyorum olmuş
Ya, kurdun son sözü
Ben de seni seviyorum ama
aşk, karın doyurmuyor be kuzum!...
* *
*
Hidâmet Asa'nın
başkanlığındaki kurt Marmarabirlik üst yönetimi, kuzu olarak gördüğü
Erdek'i, üst yönetimden yemeyi çoktan kafasına koymuştu. Kuzu, istediği kadar
Seni seviyorum, yeme beni! dese de
Ve kurt, kuzuyu âfiyetle
yerken, kılıfını da hazırladı. Bak, seni yönetim kurulu asil listesine aldım
ama delegeler, üstünü çizerek, Mudanya'yı yazdı, ne yapayım?
Gelelim, kurt, kuzuyu
yemeye kararlı olduğunu, deklarasyon bile yayınlayarak, açık açık ilân ederken,
bizim diğer kuzularımıza! Yani AKP'nin Balıkesir milletvekillerine
Bursa bölgeciliği karşısında
haftalardır kıllarını bile kıpırdatmadan susarak, kurdun, kuzuyu yemesini
bekleyen, başta AKP'nin Genel Başkan yardımcısı ve Balıkesir Milletvekili A.
Edip Uğur olmak üzere partinin diğer milletvekilleri, Erdek'e ne yüzle oy
istemek için gelecek? Gelirlerse, kendilerine yöneltilen, Erdek'i kurda, kuşa
nasıl yedirdiniz? sorusuna nasıl yanıt verecekler?
Bekleyip, göreceğiz?
Son söz mü?
Marmarabirlik Yönetim
Kurulu Başkanı Hidâmet Asa, olağanüstü genel kuruldan sonra yaptığı konuşmada,
Erdekli zeytin üreticisinin, kendi koruması altında olduğunu söylemiş.
Yerseniz!
