Kıymetli okurlar, İslam bize teklif ettiği hayat düsturuyla bizi olgunlaştırmak, şerefimizi yüceltmek ister. Öyle ki İslam´ın ilk yıllarında sorumluluklar daha çok inanç alanından başladıktan sonra ahlaki alana kaymıştır. İbadetler ve özü amaçlayan şeklî yükümlülükler ise Medine dönemine yani son on yıla kalmıştır.
Bütün ibadetlerde asıl gaye hak rızasını kazanmaktır. Bundan sonra da o ibadetle kulu eğitmek, nefsini dizginlemeyi belletmek, başkalarının hukukuna, özeline riayeti öğretmektir.
Oruç ibadeti fıkhen malumdur ki, yeme-içme ve cinsî münasebetten uzak kalmaktır. Kabaca bu şartlara riayet eden kimse oruç tutmuş olur, üzerinden mesuliyet kalkar.
Ancak şu sorulara cevap arayarak en güzele yakın bir orucu tutmuş oluruz: Kamil manada oruç nasıldır? Oruçlunun takınması gereken tavır nedir? Orucun hikmetine uygun nasıl davranılmalı? Ve oruçtan hâsıl olması beklenen faydalar nasıl temin edilir? Bu soruları düşünmeli.
Sevgili okurlar,
Kamil bir sadece oruç ağız, mide ve şehevi duyguları dizginlemekle mümkün olmaz. Oruç, her türlü haramdan uzaklaşarak ve bütün organlarla hissederek tutulursa hem sevap elde edilir hem de oruçlu İslâm ahlâkını kuşanmış olur.
Kalp kin ve düşmanlıktan arınmalı, el harama uzanmaktan, dil yalan söylemekten, kulak gıybet dinlemekten, göz harama bakmaktan çekinmeli ki kâmil bir oruç tutulmuş olsun. Peygamberimiz(sav):?Yalan konuşmayı bırakmayan, yalanla amel etmekten kaçınmayan kimsenin kendini aç ve susuz bırakmasına Allah´ın ihtiyacı yoktur.? buyurarak bu hususa dikkat çekmiştir.
Rehberimiz Hz. Muhammed: ?Oruç tutan nice kimseler vardır ki oruçtan nasibi sadece aç kalmaktır. Geceyi ibadetle geçiren nice kimseler vardır ki nasibi sadece uykusuz kalmaktır.? diyerek ruhundan ve şuurundan uzak ibadetlerin manevi bir kazancının olamayacağını ifade etmiştir.
??Oruç kalkandır. Biriniz oruç tuttuğu gün kötü söz söylemesin ve kavga etmesin. Şayet biri kendisine söver ya da çatarsa: ?Ben oruçluyum´ desin.? Ki bu hadiste ifade edilen kalkan aynı zamanda oruçluyu öbür âlemde ateşten ve azaptan koruyacak olan kalkandır.
GÜNÜN AYET-İ KERİMESİ
?Rahmân´ın(has) kulları onlardır ki, yeryüzünde tevazu ile yürürler ve kendini bilmez kimseler onlara laf attığında (incitmeksizin) «Selam!» derler (geçerler); Gecelerini Rablerine secde ederek ve kıyam durarak geçirirler.? Furkan,63-64
GÜNÜN HADİS-İ ŞERİFİ
?Resûlullah (sav) fâizi yiyene, yedirene, (sözleşmesini) yazana, şahidine lanet etti ve ´Onlar eşittirler.´ dedi.?
GÜNÜN SORU-CEVABI
Spor müsabakaları üzerinden bahis oynamak caiz midir?
Nasıl sonuçlanacağı önceden belli olmayan bir işin öngörülen sonucu üzerinde bahse girmek ve isabet edilip edilememesine göre bahsi kazanmak ya da kaybetmek kumardır. Bu iş hangi yöntemle ve hangi ad ile yapılırsa yapılsın kumar olarak değerlendirilir. Kumar haksız kazanç yöntemlerinden biri olup İslam´da kesinlikle yasaklanmıştır.
Bu itibarla, spor müsabakaları üzerinden taraflardan birine menfaat sağlayan bahis oynamak, Kur´an-ı Kerim´in yasakladığı kumar kapsamına girmektedir ve caiz değildir.
