İnsanoğlu şu imtihan sahasında türlü türlü bela ve musibetlerle sınanır. Hastalık bu imtihanların en başta gelenlerindendir.
İmtihanlardan mümin kullar da uzak değildir. Yüce Allah mümin kullarının da imtihan karşısındaki tavrını görmek, onu olgunlaştırmak ve günahlarına kefaret olması için hastalıklarla dener.
Hastalık akıp giden bu hayatın en tabii hallerindendir. Hastalık karşısında sabretmek, meşru yollara müracaat ederek tedavi olmak, en sonunda tevekkül etmek müminin takınması gereken tavırdır.
Hastalık vb. sıkıntılar Müslümanın olgunlaşmasına vesile olur. Zorluklara göğüs germeyi öğretir. Ve hastalık, musibet, üzüntü gibi durumlar Müslümanın günahlarını döker. Bu, peygamberimizin bizlere müjdesidir.
Kıymetli okurlar,
Peygamberimiz Hz. Muhammed (sav) içinde yaşadığı toplumun sıkıntılarına ortak olurdu. Sevinç ve üzüntülü zamanlarında ümmetinin yanında olan Peygamberimiz içinde yaşadığı toplumdan bîgâne yaşamazdı. Uzlet hayatı sürmezdi. Ümmetinin hasta olanlarını ziyaret ederdi. Hatta bir hastayı birkaç kez ziyaret ettiği olurdu. Hasta ziyaretinde Müslüman veya değil ayrımı yapmazdı. Bir defasında Yahudilerden birinin hasta çocuğunu ziyaret etmişti de çocuk bu ilgi sonucunda hidayete erişmişti.
Mübarek sözlerinde ?Kim güzelce abdest alır ve sevabını Allah´tan umarak (hasta olan) Müslüman kardeşini ziyaret ederse, yürünerek yetmiş yılda kat edilecek bir mesafe kadar cehennemden uzaklaştırılır.? buyurmuştu Rahmet elçisi.
Peygamberimiz hasta ziyaretine giden cennet bahçesine girmiş gibi olur buyurmuş, hastanın yanında oturmayı tavsiye etmiştir. Resülüllah: ?Bir kimse hastayı ziyaret ettiğinde rahmetin içine dalar; onun yanında oturunca da rahmet onun gönlüne yerleşir.? buyurmuştur.
Hasta ziyaretinde ev halkını ve hastayı rahatsız edici tavırlardan, gereksiz sorular sorup hastayı bunaltmaktan ve etrafı gözetlemekten kaçınılmalıdır.
Hasta ziyaretinde hastaya dua edilmelidir. Hz. Âişe´den nakledildiğine göre, Resûlullah (sav) bir hastayı ziyaret ettiğinde şöyle derdi: ?Ey insanların Rabbi! Hastalığın sıkıntısını gider! Ona şifa ver, şifa veren sensin. Senin vereceğin şifadan başka şifa yoktur. Öyle bir şifa ver ki ardında hiç hastalık izi bırakmasın!?
Hastadan da dua istenmesini tavsiye eden Peygamberimiz, hastanın duasını meleklerin duasına benzetmiştir.
Hasta ziyaretinde moral verici konuşmalar yapılmasını öğütleyen Peygamberimiz, hatta çok ağır ölümcül hastalara gönül alıcı sözler fayda vermeyecek bile olsa hastanın gönlünü hoşnut edeceğini söylemiştir.
Hasta ziyaretinde hastaya bir isteği olup olmadığını sormayı tavsiye etmiştir Peygamberimiz. İsteği yerine getirilen hasta mutlu olacak ve güç bulacaktır, çünkü.
Sevgili okurlar,
Hastalık tefekkür vesilesidir. Hasta ziyareti bizlere ahireti, sahip olduğumuz sağlık nimetini ve ömrün kıymetini hatırlatır.
Hasta ziyareti, müminlerin birbiri üzerindeki bir hakkıdır. İmkânlar ölçüsünde ya iletişim araçlarıyla ya da birebir ziyaretlerle hasta kardeşlerimizin derdine ortak olduğumuzu göstermeliyiz. Unutulan ve ihmal edilen hasta ziyaret etme hasletini yeniden canlandırmalıyız.
Yüce Allah Şâfî ismiyle hastalarımıza şifalar, hasta yakınlarına kolaylıklar ve sabırlar ihsan eylesin.
