TOS KADI EFENDİ TOSSS...!

Vakti zamanın birinde bir kadı varmış. Cezalandırdığı kişileri kolluk kuvvetlerine tutturur, kendisi de geri geri gidip hızlandıktan sonra koşarak gidip adamın karnına toslarmış.
Bu garip yöntem çevrede zamanla yakınmalara neden olmuş. İleri gelenler Valiye çıkıp durumu anlatmışlar. Böyle bir yöntemin yasalarda yeri olup olmadığını olsa bile ne anlama geldiğini sormuşlar.
Bunun üzerine Vali meraklanmış. Bir gün mahkemeye gitmiş. O sırada da bir dava görülüyormuş.
Kadı efendi davalıya soruyormuş: "Davacıya yüz lira borcun olup bunu on yıldır ödemediğin doğru mu?"
Davalı (Borçlu) : "Evet"
Kadı: "Ama sen borcu alırken yakın zamanda ödeyeceğini söylemişsin."
Davalı: "Yakın zaman dediğin bir sene de olur, yüz sene de olur."
Kadı: "Peki ödeyecek durumda mısın?"
Davalı: "Ben bu şehrin zenginlerinden sayılırım."
Kadı: "Neden ödemiyorsun."
Davalı: "Paralarımın istifini bozmak istemiyorum."
Kadı: "Hiç değilse taksite bağlıyalım."
Davalı: "Eh pekala ayda bir kuruş bir kuruş ödeyeyim."
Duruşmayı izleyen Vali dayanamayıp olduğu yerden bağırmış.
"TOS KADI EFENDİ TOSSS...!
Sevgili okurlarım,
Umarım bu öyküden bir ders çıkarmışsınızdır. Umarım öykünün verdiği mesaj adreslerine ulaşmıştır. Yoksa insanlar zamanında dönüşü olacağını bildikten sonra dostlarına, akrabalarına niye borç vermesinler. Ama ne yazık ki bazı insanlar dostlukları, arkadaşlıkları kötüye kullanıyor ve de insanın içindeki iyilik yapma duygusunu öldürüyorlar.
Parasının istifi bozulmasın, elindeki gayrimenkulü düşük fiyata gitmesin diye borcunu ödemeyenlerin ve bu davranışların mağduru olan yoksulların çok olduğu bir toplumda yaşamanın ne kadar zor olduğunu düşünebiliyor musunuz?