SAYİM ALKAZAK
Tarih: 18.09.2013 00:00
Anadoluda tutkudur Gazetecilik
ANADOLU`da matbaası olanların rüyasıdır gazete çıkartmak
Anadolu`da bir tutkudur gazetecilik
Vazgeçilmez bir sevdadır gazetecik.
Hele uzun soluklu olmayı hedeflerseniz daha da zordu işiniz
Anadolu`da gazete çıkartmak tutkunun yanında, cefakarlık ister
Şimdiki teknolojiden yoksun olan geçmiş yıllardaki Anadolu gazeteciliğinin değerini o dönemleri yaşayanlar en iyi bilenlerdir
İşte elimizde tuttuğumuz YENİ ERDEK Gazetesi de o dönemlerden geçti
Rahmetle andığım Tuncay Ertan, Bandıra`dan kopup Erdek`e geldiğinde gerçekleştirdi bu rüyasını
Şimdi aramızda olmayan kayınbiraderi Ahmet Öksüzoğlu ile çıkarlar yola
Tuncay Ertan tecrübesini, Ahmet Öksüzoğlu da emeğini koyunca ortaya 39 yıldır süregelen bir sevdanın temelleri atıldı böylece
* * *
GÜNLER haftaları, haftalar ayları, aylar da yılları kovaladıkça tutku daha da büyüdü
Kadim dostum olan Tuncay ile yıllarca kopmadık dersem yalan olmaz
Ankara`ya savrulduğum yıllar da bile dostluğumuz hep baki kaldı
Anadolu`da gazeteciliğin ne demek olduğunu iyi bilenlerdendik ikimizde
Hurufatlarla dans etmenin bir başka tutku olduğunu biliyorduk
Kumpasa her konulan bir harfin bir kelimeyi tamamlaması, cümleleri ortaya çıkarması hüner ister
Bu hüner de Mürettiplerin sihirli ellerinde hep gizlenmiştir
Alternilerle, altılıklarla her gün iç içesinizdir, hurufat kasasının içinden çıkmaz parmaklarınız
Ellerinizi bile yıkamaya zaman bulamazsınız, mürekkepli ellerle içinize çekersiniz sigaranın dumanını
Böyle bir tutkudur Anadolu`da gazetecilik
Zor `Zenattır` gazetecilik, dördüncü kuvvet denmesine rağmen
!
* * *
BAKSI makinanız arızalanır, Anadolu gazeteciliği dedik ya, usta bulmak için günlerce tepinir durursunuz
İşleri büyüteyim dersiniz, mürettip bulmakta zorlanırsınız
Çırak bile vermezler yanınıza, gazeteciliğin değerini bilmediklerindendir bu, `Zenaat` olmadığından değil!
Kağıt başlı başına bir problem, mürekkep karaborsa
Hurufat almak için mutlaka İzmir, İstanbul ya da Ankara`ya uzanmak zorundasınız
Telefon denen o sihirli kutu bugünkü gibi gelişmemiş ki karşısındakine derdini söyleyesin
Velhasıl; Aşk, Tutku, Sevda dediğiniz bu meslek öyle bir meslektir
Günlerce yazmaya kalksanız, mürekkep denizinde yüzen, sonra da kağıt üzerinde dolaşan Karınca`dan farkınız olmaz
Böyle bir tutkudur Anadolu`da gazetecilik
Zor `Zenattır` gazetecilik, dördüncü kuvvet denmesine rağmen
!
* * *
GÜNLER bir birini kovalarken artık Yaşar Mehmet Akif Ertan`dadır nöbet sırası
Baba mesleği, dayısının gönül verdiği matbaacılık ve gazetecilik ile tanışması yeni değildir Mehmet`in
Babadan aldığı Bayrağı, ikisinin de Allah`ın rahmetine kavuşmasından sonra başlar sıkıntılar
Ustalıktan öncedir çünkü çıraklık
Yılmadan bugünlere getirebildiyse baba mesleğini, Yeni Erdek`i bence alkışlanması gerekenlerdendir o
Şimdi Bayrağı devralma sırası büyük oğlu Taygun ve küçük oğlu Tuncay`dadır
Tüm kalbimle inanıyorum, onlar da büyüklerinin bıraktığı, haysiyetli olmayı gerektiren, adına siz ister tutku ister sevda deyin, ben aşk diyorum işte bu aşkı da onlar yıllarca sürdürecekler, inancım öyle çünkü
Saygıyla, sağlıkla, sevgiyle kalın
Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —