SAYİM ALKAZAK

Tarih: 07.09.2013 00:00

Balyalı ve Öztaylan arasındaki fark?

Facebook Twitter Linked-in

HÜSEYİN  BALYALI, 10 Temmuz 1942, Balıkesir doğumludur…
TBMM albümüne göz attığınızda, Türk siyasetçisi olarak ünvanının bulunduğunu görürsünüz…
Eskişehir İktisadi ve Ticari İlimler Akademisi (Anadolu Üniversitesi) İktisat Bölümünü bitiren Hüseyin Balyalı`nın, daha sonra Maliye Bakanlığında Kontrolörlük, Deftardarlık gibi birçok görevde bulunduğunu da biliyoruz… 
Ankara, Bursa, Diyarbakır Defterdarlığı ve 19. Dönem Balıkesir Milletvekilliği görevlerinde bulunan, Maliye Bakanlığı Bütçe Komisyonunda çalışan Balyalı, Yeminli Mali Müşavir ünvanına da sahip. 
Evli ve üç çocuk babası olan Hüseyin Balyalı; Abdulbaki Ataç, Ekrem Ceyhun, Ömer Lütfi Coşkun, Melih Pabuçcuoğlu, Sami Sözat ve Mehmet Cemal Öztaylan ile birlikte Doğru Yol Partisi`nin Balıkesir`de unutulmaz 7-0`lık rekorun kırıldığı dönemin adamıdır…
Kendisine has özellileri bulunan Balyalı, zaman zaman dik duruş ve akla gelmeyecek sözleri ile de Türk siyasi tarihinin renkli simaları arasında yerini alır…
Benim de unutamadığım, "Ben kereste gibi adamım" sözü adeta tarihe geçmiştir…
Balyalı bu sözü ile neyi kastettiğini ise daha sonraları şöyle izah etmekle yetinmişti:
"Kereste işlenmiş, doğru, işe yarar anlamındadır. Bunun için böyle demiştim."
*    *    *
GÜNLER günleri, haftalar haftaları, aylar ayları ve de yıllar yılları kovaladıktan sonra tesadüfen Bandırma`da karşılaştım…
Kendi dönemlerindeki siyasi anlayışa şimdiki siyasi anlayışın arasında ne fark bulunduğunu sordum…
Her zaman hazır cevap olan Hüseyin Balyalı ilginç bir benzetme yaptı:
"Şimdiki siyasetçiler Bukelamun gibi."
Neden böyle düşündüğünü sorduğumda da; "Verilen söz tutulmalıdır, ben verdiğim her sözün arkasında durdum. Şimdikiler ise bulundukları ortama göre davranıyorlar. Ya sözlerini unutuyorlar ya da karşısındakileri unutkan zannediyorlar." demişti… 
Hüseyin Balyalı, gerçekten de Türk siyasi tarihinin renkli simalarındandı…
Hiç tanımadığı insanlarla bile `mektup arkadaşlığı` yapmış birisidir…
1989 seçimlerinden sonra seçildiği Milletvekilliği döneminde bu `mektup arkadaşlığını` sürdürdüğün yakından bilenlerdenim, çünkü bende de birçok mektubu, tebrik kartı var…
*    *    *
BİRDEN aklıma Balyalı`nın, "Bazı siyasiler söylediklerini unutuyorlar ya da karşısındakilerin unuttuklarını sanıyorlar." cümlesi geldi.
Sayın Cemal Öztaylan aylar önce yaptığı bir açıklamada şöyle demişti:
"BALIKESİR Üniversitesi`nde toplam 38 bin öğrenci öğrenim görüyor. Yasalar 30 bin öğrenciyi geçen üniversitelerin bölüneceğini açıkça ifade etmektedir. Yasalar müsait, bundan dolayı Bandırma Üniversitesi`nin kurulmasının önünde yasal bir engel yoktur" 
Erdek AK Parti iftar yemeğinde de konuyu gündeme getirip: 
"Şu anda Bandırma ve Balıkesir`deki akademisyen arkadaşlarımız bunun teknik altyapıları ile ilgili çalışma yapıyorlar. En kısa sürede sonuç alacak ve Ramazan Davulu gibi patlatarak o süreci de başlatacağız. (28.07.2013)" dediğini iyi hatırlıyoruz…
Gelin görün ki Sayın Milletvekilim Öztaylan, daha sonraki açıklamalarında bunları unutmuş gözüküyor ve şu görüşlere yer veriyordu: 
"Yeni bir üniversite açmak gibi bir planımız yok. Biz sadece kanun gereği nüfusu 30 bini aşan üniversitelerin bölünebileceği için Balıkesir Üniversitesini bölmeyi düşündük. Farklı bir isim ile kampüs kurma fikrimiz vardı. 
Bunun Adı Bandırma olur ya da başka bir isim, bunun önemi yok. 
Büyük yatırımları yapmak turşu kurmak gibi zannediyorlar. 
Balıkesir`in 19 tane kazası var. Bursa`nın da 14 tane kazası var. Bursa`nın hangi kazasında fakülte var? Balıkesir`de ise bir tek Bandırma`da var. 
Onu da ben kurdum. Kuruldukları arsaları da Merinos`tan ben aldım. 
Yeni bir fakülte kurulması için Üniversitenin hocaları ile toplantı yaptık. Üniversitenin bölünüp ayrı bir isimle açılması için Balıkesir Üniversitesi`nin senatosunun onayı gerekiyor. 
Yani bizim Bandırma`ya yeni bir üniversite kurmak gibi bir fikrimiz yok. Biz sadece mevcut üniversiteyi böleceğiz." 
İşte Hüseyin Balyalı`nın da demek istediği buydu: "Bazı siyasiler söylediklerini unutuyorlar ya da karşısındakilerin unuttuklarını sanıyorlar."
Saygıyla, sağlıkla, sevgiyle kalın…

Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —