Facebook Twitter Linked-in Whatsapp

Yaklaşık olarak 40.000 köy ve 5000`in üzerinde ilçesi bulunan devasa bir ülkeyi 81 iliyle yönetmeye çalışan bir ülke görünümünde olan Türkiye devleti bu gün son nüfus sayımı ile birlikte 75 milyon dolaylarındaki çok kalabalık bir nüfusu yönetmeye çalışmakta olduğunu iyi biliyoruz.

Baktığımız zaman belli bölgelerde bulunan ilçe ve illerimizin mevcut durumları ile özellikle göç veren bölgelerimizi kast ediyorum, devletimiz tarafından geçmişte belirlenen idari yapılanmaya göre hala uygun olduklarını görebiliyorum.

Ama bu konuyu Batı bölgelerimizdeki il ve ilçelerimize göre değerlendirmeye çalıştığımızda ciddi ölçülerde idari olarak zorladıklarını görüyoruz. Bu konuda zorlanma derken elbette yöneticilerce çok sorun yaşanmadığı söylenebilir, doğrudur ama ben diyorum ki gelin bir de bu sorunları kent merkezlerinden saatlerce uzakta olan vatandaşlarımıza, sanayicilerimize ve iş adamlarımıza bir de sorun lütfen.  

Tabi ki önemli olan bu sorun içinde bu gün Bandırma gibi, Edremit gibi il merkezinden 1,5-2 saatlik uzaklıktaki yerlerde sanayi ve turizm olarak gittikçe artan bir ağırlığa il başkanlığı yapan bir Balıkesir ilimiz de var. Örneğin Balıkesir bir turizm ili olamamasına rağmen hem Edremit ve hem de Bandırma gibi turizm de yıllardır iddialı olan iki önemli bölgeyi yönetmeye çalışan bir il statüsündedir. Benzer şekilde bu gün Akhisar, İskenderun gibi büyük nüfusa sahip ilçelerimizde bulunmakta.

Ve geçmişte siyasi olarak yapılan illere baktığımızda örneğin Yalova dün il yapılırken acaba diyorum, Bandırma`nın içinde bulunduğu hem nüfus ve hem de sanayi olarak büyümesini ele aldığımızda belki de daha çok önceliği olan ilçe olarak düşünülmeliydi. Ne yazık ki dün olduğu gibi bu günde bakınız sadece Bandırma demiyorum tüm güney Marmara olarak yani Gönen, Erdek ve Susurluk gibi büyük ilçeler olarak bu il isteminin arkasında hep beraber duramadık maalesef. Ve olmadı yani.

Ve bu gün bizler de dahil olmak üzere Bandırma gibi büyük ilçelerimizin il olması yönündeki düşüncelerimizi sık sık yazıyoruz ve hatta benim son yazım da yine bu yönde yani Bandırma ve Edremit`in yakın çevre ilçeleriyle birlikte bir büyük şehir statüsü içinde değerlendirilmesinin gerektiği yönündeydi.

Bu yazının yazılması sonrası yapılan değerlendirmeler arasında bir tanesi bana çok ilginç geldi açıkçası.

Bir arkadaşım yazımı beğenmiş ama ilçeler arasında neden bir derecelendirme yapılmadan direk olarak il statüsünü savunuyorsunuz, neden illerimize uygun ama il sayısı artışının çeşitli zorlukları beraberinde getirdiği iyi biliniyorken neden bir BÜYÜK İLÇE kavramının hala ülkemizde tartışılmadığını sordu bana.

Şimdi üç gündür bu konu üzerinde fikir jimnastiği yaparak arkadaşlarımla tartışmalar yapıyorum. Sonuçta görüştüğüm arkadaşlarımla geldiğimiz ortak noktada Bandırma gibi bölgesinde güçlü olan ilçelerin il olmaktan daha çok büyük ilçe yapılmasıyla hem yakın komşu ilçelerine bir liderlik hem de il yönetimlerinden kendilerine verilecek yeni bir statü ile il dengi olarak ama ilçe görünümlü yönetim tarzı ile bölge vatandaşlarına kolaylıklar getirmesinin bu gün daha kolay bir yol olabileceği noktasında anlaştık diyebilirim.

Gerçekten bu gün özellikle gelişen ilçelerimizde hem imar planları olarak ve hem de arıtma tesisleri gibi çağımızın gereği modern alt yapı ihtiyaçlarının bu şekil büyük ilçe kavramları ile hem iş makineleri yönünden ve hem de maddi kaynakların birleştirilerek kullanılması ile önümüzdeki 25-50 yıllara kolaylıkla hazırlanabileceğimizi konuştuk.

Nasıl bir konu olursa olsun tartışmaktan kaçınmayalım. Ama önce mutlaka araştıralım, fikir jimnastiği yapalım sonra konuşmalıyız diyorum.

Şunu unutmadan bir kere daha hatırlatmak isterim ki, bu aziz vatanı büyük bedeller ödeyerek bizlere hediye eden başta Atatürk`ümüz olmak üzere tüm şehit ve gazilerimizin bütün beklentilerinin ben ülkemizin bütün yönleri ile çağdaş medeniyetler seviyesine çıkartılması istemleridir. Dolayısıyla bu kutsal istemlerin asla siyasete alet edilmeden mutlaka yerine getirebilmek için sen ben kavgası ile yılları geçiştirmek yerine el birliği ile mutlaka çalışmamız gerektiğini düşünüyorum. Sonuç olarak BÜYÜK İLÇE kavramı düşüncesinin yararlı olabileceğine inanıyorum. İlçelerimizi başta nüfus hareketlenmeleri olmak üzere sanayi yatırımları, çevre, eğitim, tarım ve hayvancılık gibi konularda bilimsel verileri ortaya  koyarak kategorize etmeyi çağımıza uygun düşeceğini düşündüğüm idari bir yapılanma olacağına inanıyorum. Umarım iyi şeyler olur diyorum.       

— KÖŞE YAZISI SONU —