SAYİM ALKAZAK

Tarih: 27.09.2013 00:00

Erdekliler Kış Olimpiyatlarını unutmuşa benziyor…

Facebook Twitter Linked-in

2020 Olimpiyatlarını kıl payı kaçırdık…
Tokyo elimizden aldı bu büyük fırsatı…
Kimilerine göre `Gezi olayları` damgasını vurdu kaçırmamıza, kimilerine göre de çözüm süreci, ekonomik zorluklar gibi nedenler ön plana çıkartıldı…
Sayın Başbakan`ım da bu duruma çok üzüldüğünü defalarca belirtti…
Kimse bu konuda bile bir `Lobimiz` olmadığı gerçeğinin altını çizmedi. 
Ermeni yasa tasarısı, Azerbaycan-Karabağ sorununa varıncaya kadar hep kenarda kaldığımızın hesabını görmezden geldik…
Sağlık olsun, bir dahaki Olimpiyatlara talip oluruz, bakarsınız Türkiye`de de Olimpiyatlar düzenlenir, bizler göremesek de çocuklarımız, torunlarız görür inşallah, kimse üzülmesin…
Benim derdim, Erdek de yaşayan insanların çoğunluğunun zor geçeceğe benzeyen `Kış Olimpiyatlarına` hazır olup olmadığı…
*    *    *   
YERLEŞİK bir düzende yaşamaya başladığım Erdek`te bu yıl yaşanacak olan uzun kış olimpiyatlarını şimdiden düşünmeye başladım.
Bandırma`da erken saatlerde kalkma alışkanlığım yoktu, Erdek`e gelince evvel Allah sabahın köründe, bazen de sabah ezanından önce ayaktayım…
Çoluk, çocuk uykuda olduğu için önce bir çorbacıya, oradan da kahve kültürüm olmamasına rağmen ünlü balıkhane kahvesine uğramadan edemez oldum…
Bazen 27 Mayıs`ın izlerini ismen de olsa taşıyan `YASSI ADA KAHVEHANESİ`ne, Lezzet (2) lokantasının hemen yanı başındaki kahvehanede de sabah keyfi limonlu çayımı içerim…
Pek tanıyanım olmadığı gibi, benim de pek tanıdığım isimleri sayamam…
Şimdilik buralarda konuşulan 2014 yerel seçimleri…
Kimin iktidara gelip gelemeyeceği, hangi takımın şampiyon olup olmayacağı, son günlerde Fatih Terim`in Galatasaray`dan ayrılması gibi konular öne çıkartılanlar…
*    *    *
BANDIRMA`DA kaloriferli dairede oturduğumuz için ısınma problemimiz yoktu, kömür parasını yatırdık mı bir kış rahattık…
Artık Bandırma`daki gibi kaloriferleri dairede oturamayacağımıza göre, bu kentin insanları gibi hareket etmeliydik, kısacası; odun-kömür derdini şimdiden düşünmeye başladık… 
Klima mı taktıralım yok, elektrikli ısınma cihazlarından mı yararlanalım?
Henüz karar vermiş değiliz, ancak büyük bir ihtimalle elektrikli ısınma cihazlarında karar kılacağız, zira oturduğumuz daire 5. katta, oraya ne odun çıkar ne de kömür, külünü dökmek de bir başka eziyet…
*    *    *
ÇEVREME bakıyorum; kısa süren yaz sezonunda umduğunu bulamayan Erdek`li yerleşkenler, kendilerini bekleyen en az 6 -7 aylık kış maratonuna pek kafayı takmış değiller, ya da bana öyle geliyor…
İyi kötü bir emekli aylığımız var, bazı yan gelirleri sayarsak geçinip gideriz diyorum…
Bakıyorum benim durumumda bile olmayan Erdek`li hemşerilerimin böyle bir kaygıları yok.
Zeytine umudunu bağlayan çoğunluktaki bahçe sahipleri, sinek ve vuruktan yakınıyorlar…
Mahsulün ne olacağını bilemedikleri için karamsarlar, ancak tüm bu olumsuzluklara rağmen kahvehaneler sabahtan akşama kadar hemen hemen dolu…
Bazı ehli keyif mekanlarda masalardaki insanlar da aynı!
Kış aylarında adalardan getirilip bırakılan sahipsiz hayvanlarla ve biz bize olacağımız insanların dertleri yok gibi…
Yoksa Erdekli hemşerilerim, Epiktetos`un dediği gibi ; "Kaygıyla varlık ve bolluk içinde yaşamaktansa, korkuları ve sıkıntıları kovup, açlık içinde ölmek daha iyidir" mi diyecekler?
İlk kez bir `Kış Olimpiyatlarını` yaşayacağım Erdek`i merak etmiyorum dersem yalan olur…
Sağlıkla, saygıyla, sevgiyle kalın…

Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —