CHP Balıkesir Milletvekili Namık Havutça, 4+4+4 eğitim sistemi sayesinde çocuk işçi sayısını arttığını öne sürdü.
Havutça, mesleki ve teknik eğitimin sorunlarının araştırılarak alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla verilen araştırma önergesi üzerine CHP Grubu adına yaptığı konuşmada çarpıcı örneklerle AKP hükümetini sert bir dille eleştirdi.
4+4+4 eğitim sisteminin çocuk işçi sayısını artırdığına dikkat çeken Havutça, 2012 yılında 38 çocuk işçinin iş kazalarıyla hayatını kaybettiğini söyledi.
8 yıllık kesintisiz eğitimden sonra çocuk işçi sayısı azaldığını anımsatan Havutça, "Uygulamaya konulan 4+4+4 eğitim sistemi ile özellikle dar gelirli, yoksul ailelerin çocukları temel eğitimden sonra-verildikleri meslek liseleri-çıraklık eğitimi kisvesi altında organize sanayi bölgelerinde stajyer işçi olarak çalışmaya başladılar, oraya yönlendirildiler. `Bunda ne var?` diyebilirsiniz. `Çocuk iş sahibi oluyor ve bunu uygulamalı öğreniyor` diyebilirsiniz. Ama gelin görün ki madalyonun bir de öbür yüzü var. Tezgah başında stajyer değil çırak olarak çalıştırılan çocuklar hiçbir denetim olmayan imalathanelerde, tehlikeli iş kollarında çocuklarımızın ölümüne seyirci kalmaktadır." dedi.
Havutça, CHP`nin bu alandaki sorunlara önerileri bulunduğu belirtip şöyle konuştu:
"Meslek eğitiminde yaşanan sorunların çözüm önerilerini CHP olarak her seferinde dile getiriyoruz. Bunun için iki yıllık akademik lise ve iki yıllık mesleki liseler kurulsun diyoruz ve akademik veya mesleki liselerde verilen eğitim bu derece yönlendirmeler sonucu gençlerimizin yaklaşık üçte 1`i üniversitelere, diğerleri ise meslek yüksekokullarına yönlendirilerek Türkiye`de eğitim sisteminin temel sorunu çözülecektir."
Milli Eğitim Bakanı`na çağrıda bulunan Havutça, şunları kaydetti: "Sayın Bakan, bir zamanlar bir Millî Eğitim Bakanı `Şu çocuklar olmasaydı ben Millî Eğitimi ne güzel, iyi yönetirdim.` diyerek tarihe geçti. Siz de gelin, öğretmenlerin ve çocukların sesini dinleyerek, attığınız adımların yanlışlığını görerek, Türkiye`de ulusal birliği, ulusal bütünlüğü, kardeşliği, hoşgörüyü, barışı ve gerçek bir demokratik eğitimi sağlayacak adımları atmak için artık çok geç kalmadan bunu yapalım, Türkiye`nin millî eğitim politikasını ortak çıkarlar doğrultusunda belirleyelim."