Habertürk Gazetesi yazarı Fatih Altaylı, Marmara Adası´nı kast ederek ?Güzelim ada birkaç yıl içinde tamamen bitecek? başlıklı yazısını kaleme aldı, ortalık karıştı.
Habertürk Gazetesi yazarlarından Fatih Altaylı, Marmara Adası´nda doğa katliamı yaşandığını iddia ederek geçtiğimiz günlerde ?Güzelim ada birkaç yıl içinde tamamen bitecek? başlıkla yazısının yayımlamasına Marmara Belediye Başkanı Süleyman Aksoy´dan büyük tepki geldi.
Fatih Altaylı´ya yaptığı yazılı açıklamayla cevap veren Marmara Belediye Başkanı Süleyman Aksoy, Marmara Adası´nın gelişimine yönelik emek harcayan herkese kapılarının açık olduğunu söyleyip, adanın sesini ada halkından dinlenmesi gerektiğini önerdi.
Fatih Altaylı´nın ?Güzelim ada birkaç yıl içinde tamamen bitecek? başlığıyla başlayan yazısını üzülerek okuduğunu söyleyen Başkan Aksoy, şu ifadelere yer verdi:
?Sayın Fatih Altaylı; Öncelikle kendimi tanıtmak isterim. Ben önce güzelim ada deyip sonra yok oluyor diye telaş ettiğiniz Marmara Adalarının Belediye Başkanı Süleyman Aksoy. 25 yıl önce mermer ocaklarında jeoloji mühendisi olarak çalışmak için Trabzon Sürmene´den Marmara Adası´na iş için geldim, bu cennet adayı çok sevip adaya yerleştim ve adada önce Saraylar Beldesi sonrasında Marmara Belediye Başkanı oldum.
Görevde 11. hizmet yılımı tamamlıyorum. Dediğiniz gibi Marmara Adası, Marmara Denizi´nin en temiz, en sakin, en güzel adalarından biri ve o zamanlar imkansızlıklarıyla da yaşaması zahmet isteyen bir ada idi. Zaman içerisinde bu imkansızlıklarla mücadele etmek şahsıma düştü ve bu görevi gururla taşıdığımı belirterek birkaç şey söylemek istiyorum:
Marmara Mermeri; Marmara Denizine, Adalarına, Bölgesine adını veren Marmara´nın en önemli değeridir bizler için. Kıymet azaltmadığını, aksine kıymet arttırdığına çoğu kez şahit olmuşuzdur. Türkiye´nin Mermer Üretiminin % 37´sine ve dünyanın tek alandaki en büyük rezervlerine sahip adamızda çıkarılan bu değerli taş, yaklaşık 4000 yıl önce cennet vatanımızdan dünya tarihinin en önemli eserlerine yapı taşı olmuştur. Her daim göz kamaştıracak incelikle işlenerek turizme dolaylı olarak katkı sağlamıştır. Mescid-i Aksa´dan Ayasofya´ya, Dolmabahçe´den Truva´ya aklınıza gelen tüm tarihi yapılarda kullanılmış. Mermerimiz adanın en önemli ekonomik değeri ve adada yaşayan yerli nüfusun ekmek kapısıdır. Adanın gözden uzak tarafı tam bir talan alanı diye bahsettiğiniz 2014 Mart ayına kadar Saraylar Beldesi bugünün Saraylar Mahallesi, turizm sektöründe de başarılı bir şekilde gelişmeye devam etmektedir. Yerleşik nüfusu 3000 iken bu rakam yaz aylarında 80.000´ni bulmakta. Adanın en geniş plajlarına sahip Saraylar Abroz Mevkiinde ülkemizde sayılı bulunan çocuklara yönelik trafiğe kapalı Abroz Masal Park adında tematik bir çocuk parkı kuruludur. Mermerden dolayı nem oranı sıfıra indiği için yaz kuraklığının hissedilmesi Saraylar´da daha azdır. Bu sebeple en verimli yaz sezonu adanın bu bölgesinde geçmektedir. Gün geçtikçe ziyaretçi sayısı artmakta ve her yıl memnuniyet dönüşleri almaktayız. Gelelim yazınızdaki yanlış bilgi aktarımına; İlçemizde Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanlığı´ndan alınan 45 adet Maden Ruhsatı bulunmaktadır. Bu ruhsatlar üzerinde 60´a yakın işletme faaliyet göstermekte olup bu işletmelerde doğrudan ve dolaylı olarak yaklaşık 3000 kişi istihdam edilmektedir. Ruhsatsız ve izinsiz çalışan işletme yoktur. ?ÇED raporuna gerek olmadığı? ibaresi yanlıştır. Çünkü tüm işletmelerin ÇED raporu vardır. Dağlardan salınan moloz dediğiniz atıklar ilçemizde yeni kurulan kırma eleme tesisleri sayesinde mıcır ve toz haline dönüştürülerek kimya sanayinden endüstriye birçok alanda ülkece kullanılmaktadır. Biz yıllardır madenci kardeşlerimiz ile omuz omuza adanın daha yaşanır bir hale dönüşmesi için elimizden geleni yaptık. Marmara Adalar Belediye Başkanı olarak çaldığım ilk kapı, hep onların kapısı oldu. Birlik ve beraberlik içinde adada sadece yaz aylarındaki turizm faaliyetleri için değil, tüm yıl boyunca ihtiyaç duyulan hizmetler için seferber olduk. Sağlıktan eğitime, ulaşımdan sanayiye tüm alanlarda madenci kardeşlerimizin önderliğinde nice adımlar attık. O adımları atan önemli madencilerimizin adını , ?Adayı yok ediyor? dediğiniz mermerlerinin üzerine yazarak adlarını nesilden nesile aktarmaya çalışıyoruz. Dilerim ki bir gün sizleri aramızda görüp bir mermer ocağına sırtımızı vererek değil yamacında oturarak Marmara Denizi´ne nazır tüm ada sorunlarımızı enine boyuna konuşacak fırsatımız olur. Belki içeriden baktığınızda kaleminizden daha faydalı şeyler dökülür bu cennet ada için.?
Haber Merkezi