Jeoloji Mühendisleri Odası Balıkesir İl Temsilcisi Aysun Aykan, birçok kentimizi etkileyen Mw=7,7 ve Mw=7,6 büyüklüğündeki deprem ile Türkiye’de çok büyük afet yaşanan depremi değerlendirdi.
Konferansta Türkiye'nin dünyanın en aktif tektonik kuşaklarının üzerinde olduğu, bu yüzden deprem tehlikesi ve riski altında olduğuna dikkat çeken Aysun Aykan, Türkiye'de deprem bilincinin oluşturulması gerektiğini ifade etti.
Özel bir etkinlikte konuşan Aykan, “Kahramanmaraş Pazarcık ve Elbistan ilçelerimizde yaşanan ve birçok kentimizi etkileyen 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki deprem ile Türkiye çok büyük afet yaşadı. Şu ana kadar yaklaşık 30 bin kişi hayatını kaybetti. Yapılan tespitlere göre maalesef oldukça büyük bir hasar yarattı ve daha fazla can kaybı olma olasılığı var. Son 100 yıldaki en büyük depremlerden birini yaşadık.” diye konuştu.
Kuzey Anadolu Fay Zonu üzerinde yine büyük depremler olacağına dikkat çeken Aykan, “Özellikle Ege Denizi ve Kahramanmaraş Depremleri sonrasında, yapı denetimi yapılan çok sayıdaki ruhsatlı yapının yıkılması ve ağır hasar görmesi ile deprem riskinin sadece ruhsatsız ve kaçak yapılarda olmadığını da açıkça ortaya koymuştur. Yapı denetimi yapılan ruhsatlı yapılarda da risk var.” dedi.
Türkiye'de deprem üretecek birçok diri fay hattının bulunduğu bilgisini de veren Aykan, “Ülkemiz, Dünyanın en aktif tektonik kuşaklarından Alp-Himalaya tektonik kuşağı içinde yer almakta olup, jeolojik yapısı nedeniyle her zaman yıkıcı depremlerle karşı karşıya bulunmaktadır; Dolayısıyla zaman zaman deprem haberlerini duymamız normal. Bugün bu haberleri Kahramanmaraş'tan duyarız, Yarın Bingöl'den, Balıkesir'den, İzmir'den, Bursa'dan, ülkemizin birçok yerinden duyabiliriz. Çünkü ülkemizde çok sayıda deprem üretecek diri fay hatları vardır ve yerleşim birimlerinin çoğunluğu, bu fay hatlarının üzerinde, yakınında veya etki alanında kurulmuş bulunmaktadır.” dedi.
Ülkenin önemli bir bölümünün deprem tehlikesi ve riski altında bulunduğunu kaydeden Aykan, “Ülkemizin önemli bir bölümü deprem tehlikesi ve riski altındadır. Bu yüzden gerekli tedbirleri vakit geçirmeden almamız gerekiyor. Depreme karşı sağlıklı bir kent oluşturmamız gerekiyor. Günümüz teknolojisi ve bilim ile her büyülükte depreme karşı sağlam yapı oluşturmak mümkündür. Japonya'da ülkemizden daha fazla ve daha büyük depremler meydana geliyor; fakat binalar yıkılmıyor can kaybı yaşanmıyor! Çünkü orada deprem bilinci 60 yıldır var. Depreme dayanıklı sağlam bina yapıyorlar. İlkokuldan itibaren çocuklara deprem ve doğa kaynaklı afetler ile ilgili bilgiler veriliyor. En önemlisi Depremin ne olduğunu biliyorlar. Bizim ülkemizde maalesef deprem bilinci yok, deprem bilincini oluşturmak zorundayız. İlkokul seviyesinden itibaren çocuklarımıza deprem ve doğa kaynaklı afetler ile ilişkin bilgiler eğitim yoluyla verilmelidir.” diyerek sözlerine ekledi.
Haber Merkezi