Tarih: 11.10.2023 14:09

Bandırma Özel Esen Tıp Merkezi Klinik Psikoloğu Seda Akkaya:

Facebook Twitter Linked-in

10 Ekim Bugün “Dünya Ruh Sağlığı Günü” ile ilgili olarak Bandırma Özel Esen Tıp Merkezi Klinik Psikoloğu Seda Akkaya’nın düşüncelerini aldık. 
Akkaya’nın, “Canım Ruh Sağlığım” başlıklı açıklamasını aşağıda sunuyoruz.
“Ruh ve beden sağlığınız bir bütündür ve ruh sağlığı olmadan beden sağlığı olamaz. Bu nedenle ruh ve zihin sağlığınızı korumak, beden sağlığınızı da korumaya yardımcı olur. Her yıl farklı bir temayla kutlanan Dünya Ruh Sağlığı Günü’nün bu yılkı teması “İşyerinde Ruh Sağlığı” olarak belirlenmiştir. İş yerindeki stresin, aşırı iş yükünün ve mobbing uygulamalarının, anksiyete ve depresyonu arttırıcı etkisi nedeniyle bu konuya dikkat çekilmek istenmiştir. İş kişinin yaşamının önemli bir parçasıdır. Gelir kaynağı olmasının yanı sıra sosyal ilişkiler kurulmasına ve kişinin topluma katkı sağlamasına yardım etmektedir. İşyerinde ruh sağlığını bozan faktörlerden en önemlileri aidiyet ve kurumsal bağın zayıflığı olarak söylenebilir. Özellikle insancıl olmayan yaklaşımlar örneğin kötü, sert, emeğine takdir etmeyen, adaletsiz, kişisel ihtiyaçlara ilgisiz yaklaşımların son derece yıkıcı olabildiği bilinmektedir. İş yerinde çalışan bireylerdeki ruhsal sağlık sorunları, çalışanın devamsızlığına, üretkenliğinin düşmesine ve maliyetin artmasına neden olmaktadır. Ülkemizde ve kentimizde, her 4 kişiden biri hayatlarının bir döneminde ruhsal hastalıklardan etkileniyor. 75 yaşına gelen kişilerde ise bu oran her iki kişiden biri oluyor. Tüm dünyada 500 milyonun üzerinde ruh sağlığı problemi yaşayan insan var ve ancak bunların 20de biri hatta 30da biri tıbbi yardım alabiliyor. En sık görülen ruhsal hastalıklar arasında depresyon, kaygı bozuklukları/panik atak, davranış bozukluğu, alkol/uyuşturucu kullanımı ve şizofreni yer alıyor. Toplum olarak bu özel gün vesilesiyle ruh sağlığımızı korumaya özen göstermeliyiz diyoruz. Bunun için öncelikle bireylerin kendileriyle ilgilenmeleri, hobilerinin olması, spor yapması kadar dinlenmeye de zaman ayırması gerekiyor. Epiktetos’ un söylediği gibi “ bizi rahatsız eden –şeyler/olaylar- değil onlara kattığımız anlamlardır…Hataların insanlar için olduğunu kabul etmek, hoşgörülü ve iyi niyetli olmanın ruh sağlığı açısından önemli olduğunu hatırlamak gerekir. Katı prensiplere sahip olmak ve tüm ihtimalleri ön görebilmeyi denemek son derece yorucu ve yıpratıcı olduğu kadar, mutlu olmamızı da engelliyor. Sorunlarla bütünleşmek yerine bunlardan ayrışmayı denemek, olayları daha kolay kontrol etmemizi ve kaygı duymamızı engelleyen bir yöntem olarak günümüz psikoterapilerinin temelini oluşturmaktadır. Hedeflerimizin gerçekçi olabilmesi, hayal kırıklığına uğramamızı engelleyeceği gibi umutsuzluğa kapılmamızı da engelleyecektir. Başkaları ve kendimizi kıyaslamamaya özen göstermeli ve öz güvenimizi korumaya çalışmalıyız. Bir gruba veya bir topluma ait olmak insanı güvende hissettiren ve rahatlatan bir davranıştır. Fiziksel rahatsızlıklarımız kadar ruhsal rahatsızlıklarımıza da özen göstermeyi bu günün başlığı altında bir kez daha hatırlamak gerekir. Sağlık dendiğinde çoğunlukla beden sağlığı anlaşılmaktadır. Oysa sağlık, ruh sağlığı ve beden sağlığının bütünüdür. Ruh sağlığı olmadan sağlık olmaz. Ruh sağlığı, hayat kalitesinin temelidir. Ruh sağlığının korunması hem bireylerin yaşam kalitesini arttırır hem de sosyal bütünleşmeyi ve toplumda üretkenliği sağlar. Beden sağlığı ruh sağlığını da etkiler: Birçok kişide bedensel hastalık ortaya çıkabilir. Beden hastalığı olanlar ciddi ruh sağlığı sorunlarıyla karşılaşma riski altındadır. Hem bu bedensel hastalığın kendisi hem de tedavi süreci kişide düşünce ve duyguları etkiler. Ciddi bedensel hastalıklar insanda belirsizlik, gelecek endişesi, umutsuzluk; ağrı veya ameliyatla başa çıkma, tedaviye alışma, hastalığın yarattığı yeti yitimine uyum sağlama güçlüğü, başkasına bağımlı olma korkusu yaratır. Öte yandan, ruh sağlığı genel sağlıkla bağlantılıdır. Ruhsal hastalığı olan kişilerde bedensel sağlığa yönelik olumsuz-zararlı davranışlar artar, ruhsal sorunlar ve stres diğer bazı bedensel hastalıklara zemin hazırlar ya da var olan bedensel hastalıkların gidişini kötüleştirir. Her 40 saniyede bir kişi intihar sebebiyle ölüyor. Düşük ve orta gelirli ailelerde nörolojik ve madde kullanım bozuklukları olan kişilerin %75i tedavi göremiyor. Kişiler ekonomik sebeplerden dolayı terapi ye yönelik ön yargılardan bilgi eksikliğinden terapiye gidemiyor veya gitmek istemiyor. Kendinizi iyi hissetmek ve yaşam kalitenizi artırmak için sağlık kuruluşlarından uzman desteği alabileceğinizi unutmayın. Ruh sağlığını korumak için koruyucu yöntemleri hayatınıza dahil etmekte oldukça fayda vardır. Böylelikle hayatınız daha mutlu ve tatmin edici olacaktır.
Ruh sağlığını korumak için önerilerimiz;
· Düzenli egzersiz yapmak
· Düzenli uyku alışkanlığı edinmek
· Sağlıklı beslenme alışkanlıkları geliştirmek
· Sosyal bağlarınızı güçlendirmek.
Ruh sağlığımıza gereken önemi verebildiğimiz bir yıl olsun..




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —