Tarih: 08.08.2012 00:00

Facebook Twitter Linked-in Whatsapp

Marmara Denizi`nin Değişen Oşinagrif Şartlarının İzlenmesi Projesi (MAREM) 2012 yaz çalışması 20-31 Temmuz tarihleri arasında yapıldı. Proje lideri Hidrobiyolog Levent Artüz, ortaya çıkan sonuçların vahim boyutlarda olduğunu açıkladı. MAREM kapsamında yapılan çalışmalara göre Marmara Denizi`nin büyük bölümünde oksijen olmadığını belirten Artüz, "Marmara Denizi, canlıların yaşayıp, büyüyüp, üreyeceği oksijen miktarına sahip değil. Marmara Denizi, çok ciddi bir şekilde tür çeşitliliği erozyonuna uğramış durumda" dedi.

Deniz kestanesi kaldı

Aruz, çalışmanın Tekirdağ, İstanbul, İzmit Körfezi, Gemlik, Erdek, Bandırma başta olmak üzere 200`e yakın istasyonda gerçekleştirildiğini açıkladı. Vahim sonuçları değerlendiren Artüz, "Marmara Denizi`ne olan girdiler ortadan kalkmadıkça düzelme ihtimali yok. Çok ciddi miktarlarda evsel atık girdisi olduğunu biliyoruz. Marmara Denizi`nin etrafındaki 

Yerleşim merkezlerinin atıklarının yüzde 90`ın üzerindeki miktarı hiç arıtılmadan denize veriliyor" diye konuştu.

Yapılan çalışmadan çıkan sonuçların morallerini bozduğunu belirten Artüz, şöyle konuştu:

"Marmara`daki canlı türleri her geçen gün yok oluyor. Normal bir denizde 200-300 tane tür çıkması gerekir. Ancak bu rakam, Marmara Denizi`nin en zengin bölgesinde 30-35 türü geçmiyor. İstanbul`a en yakın bölgelerde ise tek tür olarak, deniz kestanesinden başka türe rastlamadık."

En kirli İstanbul, en temiz Poyraz

En büyük kirliliğin İstanbul eteklerinde olduğunu belirten Artüz, "İstanbul kıyılarında ciddi bir kirlenmeyle karşı karşıyayız. Karadeniz kıyısındaki Poyraz Limanı en temiz yerdi. Marmara Denizi`nin Karadeniz yoluyla kirlendiği argümanı böylece çürütülmüş oldu" diye konuştu. Üç değişik deniz canlısına rastladıklarını açıklayan Artüz, "Marmara Denizi`nde tür çeşitliliği azaldığı için bazı rekâbeti sevmeyen canlılar için uygun duruma geliyor. Bu canlılar, bir rekâbet olmadığında Marmara Denizi`ni bir süre mesken tutabiliyor" dedi.

— HABER SONU —