Bandırma’da, Marmara Denizi’ne kıyısı olan 12 kentin Kent Konseyleri başkanları, “İklim krizi ve müsilaj sorunu” konusunda bir araya geldiler. Toplantıya, Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi Denizcilik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Sarı da katıldı.
Bandırma Belediyesi salonundaki toplantının ardından düzenlenen basın toplantısında ev sahibi olarak ilk açıklamayı Bandırma Kent Konseyi Başkanı Serdar Polat yaptı. Toplantıda, Marmara Denizi’nde, başta müsilaj olmak üzere çeşitli çevre sorunlarını görüştüklerini belirterek, “Marmara Denizi hepimizin, Marmara Bölgesi hepimizin” dedi.
Ardından söz verilen Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi Denizcilik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Sarı, şunları söyledi:
“Kent Konseyleri başkanlarını bu konuda gösterdikleri duyarlılık için kutluyorum. Marmara Denizi’nin dibi yanıyor. Ekosistem, korkunç bir baskı altında. Müsilaj, nisan ayında ortaya çıktı ama kasım ayından beri bilgi aktarıyorum. Halen tehlike geçmedi. Denizin dibini halen müsilaj çamuru sarmış durumda. Denizde, 8-22 metre arasında görüş çok az. Gerekli önlemler alınmazsa müsilajın tekrarlanma olasılığı çok yüksek. Tehlike büyük. Bunun yeniden yaşanmaması için Bakanlığımızın açıkladığı 22 maddelik ‘Marmara Denizi’ni Koruma Eylem Planı’ eksiksiz uygulanmalı. Müsilaj bir sonuçtur ve nedenleri ortadan kaldırılmadan bitmez. Bunun için Marmara Denizi’ne verilen atıkların azaltılması gerekir. Belediyelerin ön arıtmaları arıtma değildir. Mutlaka biyolojik arıtmalara ihtiyaç vardır. Marmara Denizi’ne sahili bulunan kentlerdeki 25 milyon kişi denize evsel atıklarını bırakıyor. Marmara Denizi’nin artık dayanma gücü kalmadı. Marmara’ya 1 damla çamaşır veya 1 damla deterjan suyunu az vermeyi düşünmek zorundayız. Bundan sonraki toplantılarımızda Marmara Denizi’nin sorunlarının değil, güzelliklerinin ve yararının konuşulmasını diliyorum.”
Daha sonra Kent Konseyleri başkanlarının toplantısının ardından hazırlanan “İklim krizi ve müsilaj sorunu” ile ilgili sonuç bildirgesi Bursa Nilüfer Kent Konseyi Başkanı ve Kent Konseyleri Yürütme Kurulu üyesi Neslihan Binbaş tarafından okundu.
TKKP İklim Krizi Çalışma Grubu’nun ilk toplantısının yapıldığı belirtilen bildirgede, “25 milyon insanın yaşadığı ve 7 kenti barındıran Marmara Denizi’nin yandığına” dikkat çekilerek, şöyle denildi:
“Marmara Denizi yanıyor. Gemlik, İzmit, Bandırma kıpkırmızı…Bunun nedeni sadece evsel atıklar değil, Türk endüstrisinin yüzde 70’ini taşıyan Marmara Bölgesi’nin endüstriyel atıkları, tarımsal atıklar ve evsel atıklar. Bu yangından etkilenen deniz süngerleri, deniz çayırları, midyeler, balıklar yani bütün deniz canlıları bu bozuk ekosistemde yok olmayla karşı karşıya kalmıştır. Marmara’da avlanan balık miktarı 80 bin tondan, 20 bin tona düşmüştür. Hem geleceğimiz, hem ekonomimiz büyük bir tehdit altındadır. Bunun için 8 Haziran 2021 tarihinde, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın hazırladığı 22 maddelik Marmara Koruma Eylem Planları uygulanmaya başlamalı ve sürdürülebilir olmalıdır.”
Bu maddelerin uygulanması ve denetlenmesinin önemine dikkat çekilen bildirgede şu düşünceler aktarıldı:
“Güney Marmara Kent Konseyleri olarak bire bir etkilendiğimiz bu sorun karşısında bu planın takipçisi ve ısrarla koruyucusu olacağız. Hiç kimse tek başına sorumlu değildir. Canlı yaşamını ve döngüsünü saygıyla korumak ve sürdürmek sorumluluğumuzla hep birlikte, omuz omuza, gelecek günler için mücadeleye hazır olduğumuzu bildiriyoruz. Atık arıtma tesislerinin yüzde 50’den, yüzde 100’e çıkarılması, vatandaşların aktif olarak sürece katılması ve bilinçlendirilmesi, Marmara Belediyeler Birliği toplantısına TKKP’nin İklim Krizi Çalışma Grubu olarak dahil edilme talebimizin karşılıksız kalmamasını istiyoruz. eylem planlarıyla ilgili toplumsal heyecanın yitirilmemesi gerekmektedir. Müsilajın neden değil, bir sonuç olduğu unutulmamalıdır. Gelecekle ilgili kaygılarımızın devam etmesi gerekmektedir. Kamuoyu baskılarını sürdürmemiz, geleceğimiz için gereklidir ve bu heyecanı, ilgiyi sıcak tutmak için biz hazırız. Marmara Denizi ve sulak alanlarımız bizim fosseptiğimiz değildir. Denizlerin, bizim yardımımıza ihtiyacı var. Tüm canlıların yaşanabilir yarınları için birlikte, omuz omuza, kolektif anlayışla çalışmayı sürdüreceğiz.”
Sonuç bildirgesine, toplantıya katılan Bandırma, Nilüfer, Gemlik, Gelibolu, Çanakkale, Edremit, Gönen, Susurluk, Odunpazarı, Adalar, İzmit ve Mudanya kent konseyleri başkanları imza koydu.
Haber : Önder Balıkçı