Bandırmaspor`un eski futbolcusu ve kaptanlarından Evrens Tarhan, "İyi bir alt yapıya sahip olmayan kulüplerin geleceği parlak değildir" dedi.
17 yılı Bandırmaspor, üç yılı ise Erdekspor olmak üzere 20 yıl süren futbolculuk yaşamı boyunca kalecilik dışında her mevkide oynayan, hiç kırmızı kart görmeyen 1954 yılı Bandırma doğumlu Evrens Tarhan, şu değerlendirmede bulundu:
"Futbola mahalle aralarında başladım. O yıllarda mahalleler arası maçlar çok çekişmeli geçerdi. Ben, Bentbaşı takımının formasını giyerdim. Biz, Arnavut kaldırımlarda bile maç yapardık. 12 yaşındayken Muhittin Kapçak`ın çalıştırdığı Bandırmaspor`un Jünyörler takımına alındım. Futbolun ilk teknik bilgilerini burada aldım. Ardından, 13 yaşındayken, Ergin Turumtay`ın çalıştırdığı Bandırmaspor`un Genç Takımı`na geçtim. Turumtay`dan da çok şeyler öğrendim. Bandırmaspor`un profesyonel takımıyla buluşmam ise 1969-1970 sezonunda, Erdoğan Tokol`un teknik direktörlüğü dönemindedir. 15 yaşındaydım. Hem teknik adamlığını, hem de insani yönünü çok takdir ettiğimiz bir kişiydi, Erdoğan Hoca`mız. Bir gün yaptırdığı antrenmanı, başka bir gün asla yaptırmazdı. Hep yenilikler peşindeydi. Antrenmanlarını, Perşembe günleri kendi aramızda yaptığımız maçları bile 3-4 bin kişi izlerdi. Bordo-beyazlı takımın A kadrosunda önceleri amatör olarak forma giydim. Annem, futbol oynamamı istemediğimden, üç-dört ay gizledim, Bandırmaspor`da oynadığımı, kendisinden. Öğrenince de, `Sen daha çocuksun. Ne işin var koskoca adamların arasında?` diye tepki gösterdi. O dönemde, antrenörlüklerini Doğan Andaç ve Gündüz Tekin Onay`ın yaptığı Federasyon Karması`nda forma giydim. Yine o yıl Genç Milli Takım`a seçilerek, üç yıl bu takımın kaptanlığını yaptım. O dönemde, bu takımlarda oynayan futbolcuların hepsi benden hem yaşça büyük, hem de hepsi profesyoneldi. 1972-1973 sezonunda Bandırmaspor Kulübü ile profesyonel sözleşme imzaladım."
O yılların Bandırmaspor`unu ve stadını şöyle anlatıyor, Tarhan:
"Cinçukuru`ndaki futbol sahasının zemini kömür tozu kaplıydı. Rüzgâr estiğinde, tozdan göz gözü görmezdi. Daha sonra zemine deniz kumu döküldü. Hiç unutmuyorum, o dönemde deniz kumunun içinden çıkardığımız midyeler, minarelerden, boynumuza gerdanlıklar yapardık. Kramponlarımız, bugünkü gibi değildi. Yıllarca çivili kramponlarla mücadele ettik. Kramponlarımızdan sık sık çıkan çiviler ayağımıza batardı. Bu çivili ayakkabılarla koş bakalım, koşabilirsen! Bir taraftan seyirci, `Neden koşmuyorsun?` diye bağırırken, bir yandan canın yana yana koşmak zorunda kalırsın. Ama o yıllarda futbolculuk ruhu bambaşkaydı. Biz, yarı amatör-yarı profesyonel gibiydik. Bandırmaspor`un çok güçlü bir genç ve amatör takımı vardı. 30`a yakın oyuncu, alt yapıda, kaliteli antrenörlerin elinde şekillenirdi. Bandırmaspor`un profesyonel takımıyla bu gençlerin hafta içinde oynadığı hazırlık maçları kıran kırana geçerdi."
Günümüz futbolu ile Dünya futbolunu da şöyle kıyaslıyor, Evrens Tarhan:
"Avrupa`nın ve dünyanın başarılı takımları, alt yapılarına büyük önem veriyorlar. İyi bir alt yapıya sahip bulunmayan kulüplerin geleceğinin parlak olmadığını düşünüyorum. Futbol bir gösteri oyunu olduğuna göre kulüplerimizin, yabancı oyuncu transferine karşı değilim ama takımlarımızın iskeletini, alt yapılarından gelen oyuncuların oluşturması gerektiğine inanıyorum. Türk futbolunda ise istikrar yok. Bu sezon Galatasaray ve Fenerbahçe Avrupa`da başarılı oldular ama gelecek sezon ne yapacakları tam bir soru işareti."
Futbolu bıraktıktan sonra futboldan kopmasının en önemli nedenini, Bandırmaspor`dan ayrılarak, Erdekspor`a geçtiği dönemin Bandırmaspor yöneticilerine bağlarken, kulübe kırgın ayrıldığına da dikkati çeken Tarhan, "Üzülerek belirteyim ki, daha sonraki Bandırmaspor yöneticileri bile beni hiç aramadı. Bu kadar yıl emek verdiğim Bandırmaspor adına üzüntü duyuyorum" değerlendirmesinde bulundu.
Bandırmaspor`un eski, başarılı oyuncularından Evrens Tarhan, hâlen, bir ekiple birlikte dağ sporu yaptığını sözlerine ekledi.
