Burhaniyede zeytin ve zeytinciliğin sorunları tartışıldı
Burhaniye`de zeytin ve zeytinciliğin sorunları tartışıldı
Burhaniye Park Düğün salonunda gerçekleşen çalıştaya, CHP Balıkesir Milletvekili Nedret Akova, Aydın Milletvekili Osman Aydın, Burdur Milletvekili R.Kerim Özkan, Bursa Milletvekili İlhan Demiröz, Hatay Milletvekili Hasan Akgöl, İzmir Milletvekili M.Ali Susam, Manisa Milletvekili Hasan Ören ve Muğla Milletvekili Ö.Süha Aldan katıldı.
Burhaniye Belediye Başkanı Fikret Akova`nın yönettiği çalıştaya bazı bölgelerin ziraat odaları başkanları, CHP il başkanı Muzaffer Mavuk, Sami Sözat gibi isimler katıldı. Çalıştayın açılış konuşmasını CHP Balıkesir milletvekili Nedret Akova yaptı.
Akova şunları söyledi. "150 milyon zeytin ağacı bulunan varlığıyla dünyanın en önemli üretim odaklarından biri olan Türkiye Zeytinciliği, uygulanan yanlış politikalar nedeniyle zor günler geçiriyor. TBMM Cumhuriyet Halk Partisi Zeytin Çalışma Gurubu olarak, ülkemiz ekonomisi açısından vazgeçilmez bir değer 400 bin çiftçi için "iş" "aş" kapısı ve hepimiz için benzersiz bir gıda, lezzet ve şifa kaynağı olan zeytin ve zeytinyağının baş döndürücü bir hızla yitirdiği sürdürülebilinir olma niteliğini yeniden kazanabilmesinin yollarını birlikte aramak için Zeytin Çalıştayı düzenleme kararı aldık dedi.
Daha sonra ilk sözü genel üretici sorunları konusunda Mehmet Laleli aldı. Laleli konuşmasında Bizde zeytinin fiyatı aynı kalırken, diğer tüm girdilerde aşırı bir atış oldu. Gübre, ilaçlama, mazot fiyatları aşırı artmasına rağmen, zeytin ve zeytinyağında fiyatlar son 5 yıldır aynı şekilde kaldı. Ufak üretecinin bu işi yürütmesi için kaynak sağlaması gerekiyor. Kaynak sağlamak isteyen küçük üreticiler bankalara borçlanarak, borçlarını ödeyemez duruma geldi. Köylümüz borç içinde yüzüyor. Aldığımız prim ise AB ülkelerine göre çok yetersiz. Devamlı olarak eksi de gidiyoruz. Türkiye`nin her yerinde zeytin var. Bu zeytin ağaçlarının bulunduğu bölgelerde maden aramaları da var. 4086 sayılı zeytin yasası değiştirilerek madencilerin önü açıldı. Zeytinciler olarak ürettiğimiz ürünü mekanizasyona geçirmemiz gerekiyor. Merkezi olarak değerlendirmek zorundayız dedi.
Burhaniye Zeytin Üreticileri Derneği Başkanı Yahya Ağacık, "Vekillerimiz bizim Ankara`daki sesimiz. Türkiye`de bütün elbiseler Ankara`da dikiliyor. Aslında dikilen elbiselerin ölçülerini bizlere dikkate alarak dikilirse elbise o zaman güzel olur. Türkiye`nin 900 bin ton nebati yağ açığı var. Elimizde büyük imkanlar var. Sistem sahibi ülkelerde devlet desteği var. Zeytin sıkma yerlerini insanımız fabrika olarak oysa buralar fabrika değil, tasiriye yerleri. Bu yerler yılların belli başlı aylarında yaklaşık olarak 3-4 ay çalışıyor. Körfez bölgesinde bu yıl üretime katılan yağların çok iyi kalitede olması bizleri sevindirdi. Yüzde 95-98 arası dizem yağ çıktı. Ülkemizde ne zaman sorun çıksa, biz bu sorunu çözsek yeni yılda aynı sorunlarla boğuşuyoruz. Oysa devletin destek verdiği ülkelerde bu sorunlar çıkmıyor. Devlet bize destek verdiğinde biz de bu sorunları büyük oranda aşarız. Sistemi olmayan ülkelerde problem her zaman çıkar. Zeytincinin önemli bir sorunu da karasu meselesi. Bu sorun dünyanın bütün zeytin üreticilerinde yaşanıyor. Bu karasu konusunda İtalya, ispanya ve Yunanistan bu işin öncülüğünü yapıyor. Ancak AB ülkeleri de bu sorunu çözmüş değil. AB ülkeleri biz bu sorunu çözemedik. Bu sorunu çözse çözse Türkiye çözer diyorlar" dedi.
Burhaniye Ziraat Odası başkanı Ali Duman, bizim üreticimizin 3 sorunu var. Bir destekleme, yağın fiyatı ve ilaçlama. Bu sorunlar çözülsün biz başka bir şey istemiyoruz. Gerisini biz hallederiz dedi.
Ana gıda Komili-Kırlangıç Ayvalık Operasyon müdürü UZZK yönetim kurulu üyesi Dr. Mehmet Cavlı ise, Öncelikle Türkiye`nin sorunlarının başında Zeytinyağının fiyatının düşük olması. Yağın fiyatı artırılması öncelikle geliyor. Fiyatın artırılmasının yanı sıra üretimin de artırılması gerekiyor. Avrupa`da tüm yemeklerde zeytinyağı kullanılıyor. İhracatımım 100 bin tonu geçmişti. Ama ne olduysa ihracatımız her geçen gün düştü ve şu an 6 bin ton civarlarında. Bunun nedeni ise, biz İtalya, Yunanistan ve İspanya gibi ülkelere dökme zeytinyağı satıyoruz. Özellikle İtalya bizden aldığı yağı şişeleyerek dünyaya İtalyan yağı olarak satıyor. Bizim ihracatımızın yüzde 95`i dökme zeytinyağı olarak yapılıyor. Tüm hatamız markalaşamamış olmamızdır. Kendi markamızı yaratsaydık bu gün bu sıkıntıları konuşmuyor olacaktır dedi.
UZZK başkanı Mustafa Tan ise, daha geçtiğimiz yıllarda 100 milyon ağamız vardı. Devlet dönüm başına 250 tl kredi vererek bu sayıyı bu gün itibarıyla 160 milyon ağaca çıkardı. Türkiye`nin hedefi dünya sıralamasında ilk 2 arasında yerini almaktır. Devlet başka bölgelere destek verirken, Körfez bölgesini görmezden geldi. Oysa körfezde bulunan ağaçlar yaşlandı. Bu ağaçların aralarına yenilerini dikerek gençleştirilmesi lazım. Ve bu 250 TL olan destekten Körfez bölgesi de faydalanmalı. Devlet Körfez zeytincisini üvey evlat olarak görüyor. Bu haksız bir rekabet dedi. Şu an pirim 50 kuruş, zeytin silkme makinalarına % 50 hibe veriyor. Ama bir makine 4 bin lira. Oysa bu makinayı satıcı çiftçiye 8 bin liraya satıyor. Biz sofralık ve sıkmalık zeytine de destek istiyoruz. Şimdi Körfez bölgesinde 7 liradan yağ satırım sözleri çıkmaya başladı. Artık yeter sussunlar biraz. İtalya`da kooperatife satılan yağ 9 Euro. Bunlar hayal görüyor. Türkiye`yi rahat bıraksınlar. Bizim ülke olarak 180 bin ton yağ üretimimiz var. 75 milyon insanımız var. Kişi başı iki kilo yağ tüketsek, biz bu Pazar sorununu aşarız dedi.