CHP Balıkesir Milletvekili Ahmet Akın, TBMM´de gündem dışı söz alarak zeytinciliğimizin sorunlarını anlattı.
Akın, TBMM Genel Kurulunda yaptığı konuşmada milletvekillerini zeytinciliğimize ve üreticilerimize sahip çıkmaya çağırdı.
Akın, yaptığı konuşmada şu ifadelere yer verdi: ?Ülkemizde zeytin 600 bin ailenin geçim kaynağıdır. Doğrudan ve dolaylı olarak 10 milyon kişinin geçiminde etkili olan bir üründür. 171 milyon zeytin ağacımız var. Ağaç sayısında da dünyada İspanya´dan sonra ikinci sıradayız. Ülkemizde 171 milyon zeytin ağacından sadece 177 bin ton zeytinyağı üretebiliyoruz.
2000 yılında ülkemiz 100 milyon civarında zeytin ağacından toplam 1.800.000 ton zeytin üretirken, 2016 yılı için, yapılan tespitlere göre 1 milyon 535 bin ton zeytin üretilebilecektir. Ağaç sayısı artıyor, üretim artmıyor. Bu nasıl iş? Zeytincilik Balıkesir için önemli bir sektördür. 2015 verilerine göre Balıkesir´de toplam 11,5 milyon zeytin ağacı var. 77.500 ton zeytin üretiliyor. Binlerce aile zeytincilikle uğraşıyor ama para kazanamıyor. Hem ülkemizin hem Balıkesir´in zeytin ve zeytinyağı üretiminden daha fazla gelir elde etmesi gerekir. Bunun için de zeytinciliğimizi geliştirecek önlemler alınmalı, destekler verilmelidir. Zeytinyağına verilmekte olan 70 kuruşluk prim desteği yetersiz. Bunun en az iki katına çıkarılması, tane zeytine de prim verilmesi gerekir. Üreticilerimiz 1,5 lira zeytinyağına, 50 kuruş da tane zeytine prim verilmesini bekliyor. AB ülkelerinde zeytinyağı desteği kg başına 1,3 Euro düzeyindedir. Bu yüzden zeytinyağı ihracatçımız bu ülkelerle rekabet edemiyor. Geçtiğimiz yıl Balıkesir´de ağaç başına 7 kg olan verim bu yıl daha da düştü. Fiyatlarda da geçen yıla göre önemli bir düşüş var. Geçtiğimiz yıl sızma zeytinyağının toptan satış fiyatı 18 lira iken bu yıl 10 lira civarına düştü. Yine yağlık zeytin geçtiğimiz yıl bölgemizde 3 liranın üzerinde satılırken, bu yıl 2 lira civarında satılıyor. Bitkisel yağ açığımızın olduğu, hatta bu açığın artmaya devam ettiği, bitkisel yağ ithalatına çok ciddi büyüklükte döviz ödediğimiz bir ortamda zeytinciliğimizi geliştirmek yerine, zeytinliklerimizi daraltacak, talan edecek girişimlere üzülerek tanık oluyoruz. 3573 sayılı özel bir kanunumuz var. Bu kanunda değişiklik yapılarak zeytinliklerin korunmaması için bugüne kadar AKP tam 6 kez girişimde bulunmuş, ancak bu değişiklikler Mecliste reddedilmiştir. İyi ki de reddedilmiştir. Ama öyle anlaşılıyor ki hükümet bu girişimlerden vazgeçmiyor. Şimdi, Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından hazırlanan ?Üretim Reform Paketi Kanun Tasarısı Taslağı? var. Geçtiğimiz aylarda bu taslak görüşe açıldı, tartışılıyor. Bu tasarı ile zeytinliklerimizi koruyan yasanın 20. maddesinde değişiklik yapılarak belli bir para verilmek suretiyle zeytin ağaçlarının kesilmesinin, katledilmesinin önü açılıyor. Ne için? Rant için. AKP, zeytinciliği bir ekonomik değer değil, yatırımların önündeki engel olarak görüyor. Parasını veren zeytin ağaçlarını kessin istiyor. Bir zeytin ağacı yüzlerce yıl, hatta binlerce yıl ekonomik değer üretmeye devam ediyor. Hem de ekonomideki değişkenlere bağlı olmadan. Yani bu yıl kar etmedim dükkanı kapatayım demiyor. Yaptığınız yatırımlar kar edemediği zaman kilidi vurup gidiyorsunuz. Ama hiçbir zeytin ağacı kar etmedim üretmiyorum demiyor. Üretmeye devam ediyor. İspanya, İtalya, Yunanistan gibi diğer ülkelerde zeytinlikler koruma altındayken, zeytin ağacının genetik anavatanı olan Türkiye´de zeytinliklerimizin talana açılması ısrarı anlaşılır gibi değil. Öncelikle iktidarı bu talan girişiminden vazgeçmeye, siz değerli milletvekillerimizi ise ülkemiz için stratejik öneme sahip zeytinliklerimize ve zeytin üreticilerimize sahip çıkmaya davet ediyorum.?
Haber Merkezi