Tarih: 17.07.2012 00:00

CHPli Havutça, Polis Akademisi Başkanını Başbakana sordu

Facebook Twitter Linked-in

CHP Balıkesir Milletvekili Havutça, Başbakan Erdoğan`a, Polis Akademisi Başkanlığı`na atanan Remzi Fındıklı`yı sordu.
CHP Balıkesir Milletvekili Namık Havutça, TBMM Başkanlığı`na, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan`ın yanıtlaması istemiyle soru önergesi verdi. 
Fındıklı`nın yazdığı kitaba işaret eden Havutça, "Fındıklı tarafından yazılan ve `Bu eser çalakalem, bir anda makaslanarak yazılmış bir çalışma değil. Denizde inci ararcasına uzun bir birikim, titiz bir çalışma ve emeğin ürünüdür` diyerek adeta övdüğü `Hasılı Kelam (Sözün Özü)` isimli kitabında yazdıkları nedeniyle çok yoğun eleştiri ve tepki almıştır. Sayın Prof. Dr. Fındıklı fikirlerini kitabında toplamıştır ve yazdıklarından sorumludur" dedi. 
Polis Yüksek Öğretim Kanunu`nu da hatırlatan Havutça, şu soruları yöneltti: 
"Üniversite statüsündeki bir kurumda, `Dinsiz insan, dengesiz ve densiz insandır`, `Et yiyenler, her zaman ot yiyenlere hükmeder`, `Demokrasi bir sağduyu rejimidir; sol kulağını kapatırsan sağduyulu olursun`, `Fakirlik fikirsizliktir fakirin aklı olsa, fakir olmazdı` gibi bilimsel olmayan fikirleri benimseyen birinin - görevleri arasındaki- kanunun 3`üncü maddesinin 2`inci fıkrası `c` bendinde `Eğitim-öğretim plân ve programları çağdaş, bilimsel ve teknolojik esaslara, ülke ve Teşkilâtın ihtiyaçlarına ve ayrıca öğrencinin lisans üstü düzeyde eğitim ve öğretim almasına imkan sağlayacak şekilde hazırlanır…` hükmü ile kanun 11`inci maddesi `d` bendinde `Her eğitim-öğretim yılı sonunda Akademinin eğitim-öğretim, bilimsel araştırma ve yayın faaliyetleri hakkında dekandan aldığı rapora, varsa görüşlerini de eklemek suretiyle Genel Müdürlüğe vermek` hükmüne göre görevini ifa etmesi mümkün müdür? Başkanın atanmasında böyle bir kriter göz önüne alınmış mıdır? 
Kanunun 3`üncü maddesinin 2`inci fıkrası `a` bendinde `Öğrencilere Atatürk ilke ve inkılâpları doğrultusunda Atatürk milliyetçiliği, demokratik, lâik ve sosyal hukuk devleti ilkelerine bağlı hizmet bilincinin ve mesleki değerlerin kazandırılması sağlanır` hükmü yer alırken, `Dinine sahip ol ki, hangi milletten olduğun belli olsun`, `Türk olmak kader, Müslüman olmak ise bir takdirdir`, `Türk inkılabı kitapsız (dinsiz), aydınları da Allahsızdır`, `Laiklik din ile devletin değil devlet ile kilisenin ayrılmasıdır` fikirlerini benimseyen birinin Başkan olarak atanması bu kanuna göre aykırı değil midir? 
Polis Akademisi Öğrenci Disiplin Yönetmeliği`nin 6`ıncı maddesinde `Amir, üst ve öğretim elemanları her bakımdan öğrencilere örnek olurlar...` hükmü yer almaktadır. Sayın Prof. Fındıklı`nın başkanlık ataması yapılmadan önce; aralarında kadın Polis Akademisi öğrencilerinin de bulunduğu ve kadın öğrencilerin de `amiri` durumdaki birinin `Erkeğin göbeklisi kadının da bebeklisi makbuldür`, `İşin eve, avradın ere, paranın da ele yakını makbuldür`, `Bal arıdan, kavga karıdan olur`, `Tarlayı taşlı yerden kızı gardaşlı yerden al` fikirlerini kitabıyla aracılıgı ile de olsa ifade etmesi öğrenciler üzerinde nasıl bir etki yaratacağı atama kararı verenler tarafından düşünülmüş müdür? 
Polis Akademisi Öğrenci Disiplin Yönetmeliği`nin 5`inci maddesi; `Atatürk ilke ve inkılâplarını içtenlikle benimsemek. Atatürk sevgisiyle dolu ve anayasanın başlangıç bölümünde ifadesini bulan Türk Devrimlerine ve Atatürk ilkelerine bağlı olmak` diye başlamakta, `Anayasada belirlenen devletin temel niteliklerini özümseyip savunucusu olmak… Hukukun üstünlüğüne inanmak, demokrasiyi içtenlikle benimsemek ve insan haklarına saygılı olmak`… diyerek devam etmektedir. Kadına, evlilik kurumuna, Avrupa`ya, dine bakış açısı ortadayken Polis Akademisi Başkanının yönetmelikte geçen ulusal ve evrensel ilkelere bağlı kalarak nasıl bir idarecilik yapacağı atama kararı verenler tarafından göz önünde bulundurulmuş mudur?"



Orjinal Habere Git
— HABER SONU —