Bundan yaklaşık 400 yıl önce, Rusya Çarı "Deli Petro"nun, sakallarını kestirmek istediği Don Kazakları, inançları gereği buna yanaşmayınca sürgün cezasıyla karşılaştılar. Kazaklar, memleketlerinden uzaklaşmak zorunda kaldılar. Ortodoks Hıristiyan olan halkın birçoğunun yolu da Türkiye ile kesişti. Konya Akşehir´in yanı sıra Balıkesir sınırları içinde de, Manyas Kocagöl ve Bandırma´nın Bereketli köylerine yerleştiler.
İşte bunlardan biri de Yavarko Baran´ın ailesiydi. Yavarko Baran, 1947 yılında, Manyas´a bağlı Kocagöl´de doğdu. Babası Yuvan, annesi Matruno ve kardeşleriyle 15 yaşına dek burada yaşadı.
Ancak Don Kazakları, nüfus olarak Kocagöl´de çoğalmalarına karşın, gelişen akrabalık ilişkileri ve kültürel olarak akraba evliliğine karşı oluşları nedeniyle 1962 yılında, Kocagöl´den göç etmek zorunda kaldılar. 900´ü Rusya´ya, 100 kadarı ise Kanada´ya gitti. 1964 yılında ise Türk vatandaşlığından çıkarıldılar. Yavarko Baran´ın ailesi de Rusya´ya gidenlerin içinde yer aldı. Ancak Yavarko Baran, Gürcistan´a yerleşerek orada çalışmaya başladı. Ancak aklı hep doğduğu Kocagöl´deydi.
Gürcistan´dan Türkiye´ye dönerek, İstanbul´da, 21 yıl, yabancı bandıralı gemilerde, ikinci mühendis(ikinci makinist) olarak çalıştı.
Daha sonraki yıllarda da, bölgemizdeki çeşitli yerlerde çalışma yaşamını sürdürdü. Geçen yaz da, Erdek´te, "Çuğra" bölgesindeki bir otelde, bahçe düzenleme işiyle geçimini sağladı. Hâlen, Bandırma´ya bağlı Doğa Mahallesi´nde, özel bir garajda, söküm işinde çalışıyor.
TÜRK VATANDAŞI OLMA MÜCADELESİ
Yavarko Baran, Türk vatandaşlığına dönmek için büyük mücadele verdi. 1964 yılında çıkarıldıkları Türk vatandaşlığına dönmek için yaklaşık 10 yıl süren bu uğraşın ardından, İçişleri Bakanlığı´ndan, bu hakkı almayı başardı.
KOCAGÖL´E YERLEŞMEK İSTİYOR
Eşi ve üç oğlu, hâlen Gürcistan´ın Batum kentinde yaşıyor, Yavarko Baran´ın.
Gürcistan´a yerleştiği yıllarda, "Yorgi" adını vermişler, Yavarko Baran´a...
Şimdi, 50 yıllık bir hayâli var. Ailesiyle birlikte, Kocagöl´e yerleşmek ve oraya defnedilmek!
Kocagöl´de dedelerinin ve kardeşinin mezarı olmasına karşın bu mezarların yok edildiğini, o alanda koyunların otladığını vurgulayan Yavarko Baran, şunları söyledi:
"Güzel yıllarımın geçtiği Kocagöl´ü çok seviyorum. O yıllarda, Kocagöl´de bana ´İsmail´ derlerdi. Hâlâ oraya gittiğimde aynı isimle sesleniyorlar. Biz, Don Kazakları orada yaşamayı sürdürseydik, Kocagöl, çok gelişir ve kasaba olurdu. O yıllardaki öğretmenim Şevket Turgut Uysal´dı. Bu çok değerli öğretmenim, şu anda CHP Erdek İlçe Başkanlığını yürüten Metin Uysal´ın babasıydı. Metin Uysal da benim sınıf arkadaşımdı. Kocagöl, geçimini genellikle balıkçılıktan sağlar. Fasulyesi de çok ünlüdür."
Yeniden Türk vatandaşı olmak için mücadele verirken, yaşının ilerlediğini aktaran Baran, "Artık yaşım ilerledi. Biraz daha genç olsaydım, daha çok çalışıp ekonomik durumumu düzelterek, Kocagöl´e çoktan yerleşirdim" dedi.
Baran, Kocagöl´den ayrılırken, tüm Don Kazakları gibi ailesinin de "bir gün döneriz" umuduyla altın ve yüklü paralarını bu köyün yerli vatandaşlarına bıraktıklarını, ancak bunların kendilerine hiçbir zaman geri ödenmediğini öne sürdü.
Zaman zaman gezdiği Gönen ve Manyas pazarlarında, "Kocagöl fasulyesi" olarak satılan ürünü satan kişiye, bunun Kocagöl´ün fasulyesi olmadığını belirttiğinde, "Ne yapayım, Mısır´dan getirip Kazak fasulyesi diye satıyorum" yanıtını aldığını anlatan Yavarko Baran, çok şaşırdığını sözlerine ekledi. Haber : Önder Balıkçı