Erdek Koruma Başkanlığı

Erdek Çiftçi Malları Koruma  Başkanı ve Erdek Ziraat Odası Başkanı Haluk Özgör, basın mensuplarıyla bir araya gelerek, gündeme gelen bazı konuları açıklığa kavuştururken, görevdeki ilk yılını değerlendirdi.

Erdek Çiftçi Malları Koruma Başkanlığı binasında gerçekleşen basın toplantısında Başkan Özgör'ün dışında, çavuş ve bekçiler de hazır bulundu.

Erdek'te kendisi hakkında çıkan dedikodulardan artık bıktığını dile getiren Özgör, zehir zemberek açıklamalar yaptı.

Koruma Başkanlığı eski yönetimini eleştiren Özgör, Ben ve yönetim kurulum göreve ilk başladığımızda bu kurum iflas etmiş, talan edilmiş haldeydi. Göreve geldiğimiz ilk senede baktık gördük ki 3 bekçi ile iş yapmaya çalışan  bizden önceki yönetim, bu üç bekçi personelin  maaşlarını ve sigorta primlerini bile ödeyememiş. Koskoca Çiftçi Malları Koruma Malları'nın kasasında sadece 132 lira vardı.

 Koruma bünyesinde bulunan bu 3 bekçi personelimizin üçer maaş alacağı ve altı aylık sigorta prim alacakları vardı. Biz göreve geldiğimiz gibi bu arkadaşlarımızın birer maaşını ödedik. Başımıza talihsiz bir olay geldi ve kurumumuzda bir hırsızlık olayı yaşandı. Yoksa eski beceriksiz yönetimden kalan diğer iki maaş borcu da şimdiye kadar çoktan ödemiş olacaktık. Ancak yine de tahmin ediyoruz ki yaz sezonunda sulamadan kazandığımız parayla bu arkadaşlarımızın tüm alacaklarını sıfırlayacağız.” dedi.

Geçtiğimiz aylarda Koruma Başkanlığında yaşanan hırsızlık olayını değerlendirerek  yine kendisinden önceki yönetimleri eleştiren Özgör, Geçtiğimiz aylarda gerçekten çok talihsiz bir şekilde alın teriyle kazanılan bir para kasamızdan çalındı. Ancak bizim başarımızı kıskanan birtakım çevreler yine bizlere ‘çamur at, izi kalsın' kampanyası yaptılar. Hâlâ da yapmaya devam ediyorlar. Bir gün bakıyorsunuz, çalınan paranın 25 bin, bir gün bakıyorsunuz 30 bin olduğunu söylüyorlar. Bunu söylerken de bizleri zan altında bırakmaya hiç çekinmiyorlar. Ben bir kez daha söylüyorum. Erdek Çiftçi Malları Koruma Başkanlığı'nın kasasından çalınan paranın net rakamını buradan belirtmek istiyorum. Kasamızdan kuruşu kuruşuna 14 bin 52 lira 27 kuruş ve bir adet laptopumuz çalınmıştır. Bizim başarımızı kıskanan birtakım çevreler artık bizi zan altında tutarak çamur atmayı bıraksınlar. Ama tabii burada şunun altını çizmek gerekiyor. Koruma Başkanlığı kurulduğu tarihten bu yana burada başkanlık yapan herkese hırsız gözüyle bakılmış. Koruma Başkanlığına  bu damga vurulmuş. Ancak bir kez daha hatırlatmak istiyorum ki biz eski yönetimde bulunan arkadaşlar gibi ne bir malımızı sattık, ne de hurdaya çıkardık. İşte bu eski yönetimlerin başarısızlığı yüzünden bu  yaşanan talihsiz hırsızlık olayında bile bizi zan altında bırakmaya çalışıyorlar.” diye konuştu.

Koruma Başkanlığının dünden bugüne olan yolculuğunu da anlatan Özgör Dün kasasında 132 lira parası ve üçer maaş parası ile altı aylık sigorta prim borcu olan kurum, bugün gelinen noktada 28 mahalleye de hizmet götürebilen, 8'i merkezde 5'i köy mahallelerinde bulunan 13 bekçi, 1 çavuş ve 1 tahsildar personeliyle tıkır tıkır yürüyen, 350 bin lira bütçesi bulunan, personel sayısı artmasına rağmen personeline 1 lira borcu bulunmayan kurum oldu.  Bugün baktığımızda koruma bekçileri tek tip yazlık ve kışlık üniforma sahibi düzenli ve tertipli olarak çalışmalarını sürdürüyor. Çok şükür ki yaşanan talihsiz olaya rağmen kasamızda para bulunuyor, maaşlar tıkır tıkır ödeniyor, primler gününde yatırılıyor. Kapıdağ çiftçisi için tüm gücümüzle çalışıyor, hem onların haklarını savunuyor hem hizmet götürüyoruz.  Tahmin ediyorum ki sahada bulunan bir çiftçimiz bile bizden şikayetçi değildir. Çünkü biz sulama dağıtımında, eski yönetimler gibi kişi ayrımı yapmıyor, siyaseti bu kuruma alet etmiyor,  partizanlık gözetmiyoruz.  Sırası gelene suyu götürüyoruz.  Yine bir yıl önce benimle birlikte göreve gelen yönetim kurulu arkadaşlarım ve ben bu kurumdan bir lira huzur hakkı ve aylık almadığımız gibi bu görevin bir gönül işi olduğunun bilincinde olarak çiftçimizin çıkarları doğrultusunda çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Çiftçimizin yanında onun yararına çalıştığımızı size şu örnekle belirtebilirim ki, 2014 yılında köy mahalle çiftçimizden hiçbir ücret talep etmedik. Çünkü Balıkesir, daha yeni olarak büyükşehir statüsüne geçmişti ve biz de köy mahallelerimize hizmet götürmemiştik. Biz diğer yönetimler gibi hizmet götürmediğimiz yerlerden ücret talep etmeyiz. Ancak 2015 yılı itibariyle tüm kadromuzla Kapıdağ'ın ve merkez mahallelerimizin hepsine hizmet götürmeye başladık ve tabii ki bu işin mali bir kısmı oldu.  2015 yılı itibariyle hizmet götürdüğümüz yerlerden ise merkez mahallelerde ağaç başına 55 kuruş, diğer köy mahallelerimizden ise 35 kuruş para alıyoruz.

Erdek Çiftçi Malları Koruma Başkanlığı'nın başarısının arkasında yatan en önemli özelliği de dile getiren Başkan Özgör, İşte kurumumuzu bir yıl önce başarısız bir yönetimden teslim aldıktan sonra bugün gelinen noktada her şey göz önünde. Bizim kurumumuzun başarısının arkasında yatan en önemli püf nokta uyumluluktur. Biz Koruma Başkanlığı olarak temsil ettiğimiz kitlenin bilinci içindeyiz. Bu yüzden de başta Erdek Belediyesi olmak üzere, Kaymakamımızla, Tarım İlçe Müdürlüğümüzle, İlçe Jandarma Komutanlığımız ve İlçe Emniyet Müdürlüğümüz ile iyi ilişkiler kurarak uyum içinde çalışıyoruz. Bir de şeffaf olmak gerekiyor. Biz herkese eşit uzaklıkta ve herkese açık bir kurumuz. Bizim yöneticilik anlayışımızda şeffaflık vardır. İsteyen herkes bu kuruma gelerek gelir ve giderlerimizi inceleyebilir. Hesabını veremeyeceğimiz tek bir lira yoktur. Tabii ki bu şeffaf yönetim anlayışı ve uyumluluğun arkasından doğal olarak başarı kendiliğinden geliyor. diye konuştu.

Başkan Özgör,  kendisi hakkında son olarak üretilen kavga ve darp söylentilerine de açıklık getirirken şöyle konuştu : 

  Bu basın toplantısını yapmamdaki amaç hem Koruma Başkanlığına getirilen yeni yönetimimizin bir yılını değerlendirmek, hem de hakkımda üretilen dedikodulardan artık bıktığımı belirtmekti.  Gün geçmiyor ki hakkımda yeni bir söylenti daha çıkarılmasın. Şimdi de son olarak benim bir kavga olayına karıştığım, hem de darp edildiğim ağızdan ağıza dolaşmakta. Bir kez daha buradan basın mensupları aracılığıyla söylüyorum ki çıkan dedikodulardan artık bıktık. Hiçbir şekilde kavga olayına karışmadım. Sadece kendi arasında münakaşa ederek tartışan gençleri ayırmak istedim. Ancak daha sonra kavga çıktı. Biraz önce söylediğim gibi bizim başarımızı çekemeyen bir takım çevreler yine, gençlerin kendi aralarındaki kavgasına benim ismimi de dahil ederek dedikodu üretmeye devam ettiler. Birtakım çevrelerin ürettikleri dedikodu ve söylentiler bizleri daha da çok kamçılayarak çalışma hırsı veriyor.” 

Haber : Taygun Ertan