CHP Balıkesir Milletvekili Ensar Aytekin, son günlerde gündeme düşen TÜGVA dosyalarında yer alan yurt tahsislerine dikkat çekti.
Terör Örgütü FETÖ’nün el konulan yurtlarının Kredi Yurtlar Kurumu’na (KYK) devredilmesi gerekirken, AKP’nin desteklediği vakıflara bırakıldığını belirten Aytekin, “Yayınlanan belgelere göre, el konulan yurtlar KYK’ya geçmemiş, doğrudan AKP’nin arka bahçesi olan vakıflara tahsis edilmiş. Öğrenciler sokakta barınamıyoruz diye isyan ederken, aileler kapı kapı yurt ararken, birileri saltanatını sürdürmüş. Bu yurtların devri KYK’ya yapılmalıydı. 3. kişi veya kurumlara hele hele vakıflara devredilmesi mala çöküp, sebepsiz yere kamuyu zarara uğratmaktır.” ifadelerini kullandı.
Aytekin, konuya ilişkin açıklamasında şunları kaydetti: “Son günlerde gazeteci Metin Cihan’ın yayınladığı belgeler, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın oğlunun mütevelli heyetinde olduğu TÜGVA’nın içine düştüğü durumu gözler önüne seriyor. Çok sayıda kişinin kamuda işe girmesi için torpil talebiyle başvurduğu TÜGVA’nın adeta paralel bir yapılanmaya dönüştüğünü görüyoruz. Yüz binlerce aday, devlet memuru olabilmek için dirsek çürütürken, gecesini gündüzüne katıp çalışırken birileri toplu listeleri ulaştırarak kamuda iş başı yapıyor. Bu durum başlı başına bir skandaldır. Skandallar sadece kişilerin işe alınmasında değil. Birçok ilde terör örgütünün yurtlarına el konulmuştu. Bu yurtların devletin doğrudan da Kredi Yurtlar Kurumu’nun envanterine girmesi gerekirken yayınlanan belgelere göre yandaş vakıfların bunları aldığı görülüyor. Burada kamu zararı var. Bu yurtlar, devlete geçse çok sayıda öğrenci devletin imkanlarından faydalanacak, devlet cüzi de olsa bir gelir elde edecekti. Ancak görüyoruz ki yandaş vakıflar buraları ele geçirmiş. Vakıflar, varlıklarını halka aktaran yapılardır. Halk için çalışırlar. Ama burada tam tersi durum var, vakıfları nasıl ihya ederiz diye düşünmüşler. Listelere bakınca, Balıkesir’de de benzeri durumları görüyoruz. Sındırgı’da İlim Yayma Cemiyeti’ne, Bandırma ve Edremit’te Ensar Vakfı’na, Karesi’de Önder İmam Hatipliler Derneği’ne, Altıeylül, Bigadiç ve Edremit’teki bazı yurtların da TÜRGEV’e geçtiğini görüyoruz. Çok sayıda öğrencimiz, üniversiteli gencimiz yurt bulamadığı için mağdurken, barınamıyoruz diye isyan ederken; AKP’nin kara deliği ve arka bahçesi olan bu kurumlara ayrıcalık tanınmış ve kamunun olması gereken yurtlar, bu kurumlara devredilmiş. Bu bir suçtur kamunun malına el koymaktır gasp etmektir. Devlet, terör örgütü Fetö’nün kurumlarına yurtlarına el koyunca bu yapılar devletin envanterine katılmak zorundadır. Öyle KYK ile protokol falan yaptık denilemez. 3.kişiye devrolunamaz. Ortada kamu zararı da vardır. Bu yurtlar kamunun elinde kalsaydı tahsis işlemlerinden bugüne kadar devlet cüzi bir gelir elde edecekti. Bu gelir kaybının ilgililerine rücu edilmesi gerekiyor.”
Haber Merkezi
