Kelemençe ?Günümüzde toplumda hijyen uygulamalarının yaygınlaştırılması, önemli koruyucu sağlık hizmetlerinden biri olarak değerlendirilmektedir. Hijyen sözcüğünün tanımı, sağlıklı ortamın korunması amacıyla hastalığa neden olan her türlü etkenin ortamdan uzaklaştırılmasıdır. Hijyeni sağlamada en temel kural, ellerin doğru yöntem ile yıkanmasıdır. Konunun önemine dikkat çekmek amacıyla Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNİCEF), 15 Ekim tarihini ?Dünya El Yıkama Günü´ olarak benimsemiş ve bunu yaygınlaştırmak için büyük bir çabaya girmiştir. Etkinliğin amacı, tüm dünyada insanların ellerini su ve sabunla yıkamaya özendirilmesi, bunun yalnızca bir günle sınırlı kalmayıp su ve sabunla el yıkamaya yıl boyunca dikkat çekilmesi ve çocukların hijyen konusunda bilgilendirilmesidir.? dedi.
Kelemençe, devam eden mesajını şöyle sürdürdü: ?Günlük yaşantımızda ellerimiz, çevre ile sürekli temas halinde olan, bu nedenle de en fazla mikroorganizma barındıran organımızdır. Ellerimiz temiz gibi görünse de, gözle görülmeyen bakteri, virüs ve parazit yumurtaları gibi pek çok hastalık yapıcı etkeni üzerinde taşıyabilir. Yapılan çalışmalar normal erişkin bir insan elinde temiz bir görünüme rağmen 1cm2lik alanda altı bin adet bakteri bulunabileceğini göstermiştir. Bakteriler, mayalar, küfler, mantarlar gibi mikroorganizmalar vücutta uygun ortam bulduklarında çoğalarak hastalık yaparlar. Dokunduğumuz her yüzeyde, hatta havada bile mikroplar bulunmaktadır. Hapşırma ile 4500?1.000.000, öksürme ile 3500, konuşma ile 500-1000 partikül ve buna bağlı olarak mikroplar havaya yayılır. El yıkama, birey ve toplum sağlığının korunması açısından basit, ucuz, toplumun her kesimi tarafından uygulanabilir ve son derece etkili bir yöntemdir. Temizlik kişisel bir konu olup rutini kişiden kişiye değişir. Fakat el temizliği gibi önemli temizlik uygulamaları herkes için aynı olmalıdır.
Bulaşıcı hastalıklardan korunmanın en kolay ve etkili yolu el yıkamadan geçmektedir."
Haber Merkezi