CHP Balıkesir Milletvekili Namık Havutça, 657 Sayılı Devlet Memurları Kanunuyla çalışanların grev yapabilmeleri ve polislerin de sendika kurabilmeleri için kanun teklifi verdi.
Havutça, TBMM Başkanlığı`na sunduğu kanun teklifinin gerekçesinde memurların grev kararı vermelerinin, grev düzenlemelerinin ve bu yolda çalışma ve propaganda yapmalarının yasaklanmasının sosyal ve hukuk devleti ilkelerine aykırı olduğunu vurguladı.
Kanun teklifi gerekçesinde, "Bu kanun teklifi ile uluslararası çalışma hukukuna göre grev hakkı bulunan, ama bu hakkın mevzuatımızda hukuksal bir temeli olmayan düzenleme ile devlet memurlarının ellerinden alınan grev hakkının verilmesi amaçlanmıştır" denildi.
Polise sendika kurma hakkı
Gerekçede, "Avrupa`da 26 ülkenin 34 adet polis sendikası bulunduğu ve 13 ülkenin polislerine grev hakkı tanıdığı bilinmektedir. Polislerin örgütlenme hakkı, Avrupa Konseyinin İnsan Hakları ve polis ile ilgili düzenleyici mevzuatlarında Avrupa Sosyal Sözleşmesinin 5. maddesinde de yer almıştır. Çalışma şartları son derece güç olan polislerin, sosyal, ekonomik ve diğer bütün yasal haklarını koruyabilmek için sendika kurma hakkı verilmelidir" denildi.
Kanun teklifinden önemli notlar:
"657 Sayılı Kanunun 27 inci maddesi memurların grev kararı vermelerini, grev düzenlemelerini ve bu yolda çalışma ve propaganda yapmalarını yasaklamıştır. Her şeyden önce bu tür bir yasakçı düzenleme, sosyal ve hukuk devleti ilkelerine aykırı bir düzenlemedir. Evrensel hukuk ve uluslararası sözleşmelerle çelişkilidir. Böyle bir düzenlemenin yıllardır yürürlükte olması da iktidarı elinde bulunduranların demokrasi, özgürlük, hukuk ve temel insan hakları duyarlılıklarını, demokrasi reflekslerini yitirdiğinin göstergesi olarak ortada durmaktadır. Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) kararlarına göre memurlar dahil bütün çalışanlar grev hakkına sahiptir. Devlet memuru olmak grev hakkını kullanmaya engel değildir. ILO, tüm memurları kapsayan genel bir grev yasağını "Sendika Hakkı ve Sendika Özgürlüğünün Korunmasına İlişkin 87 Sayılı Sözleşmenin" ihlali olarak kabul etmektedir. ILO sözleşmesine imza koyan Türkiye`nin Anayasa`nın 90`ıncı maddesi hükmüne göre bu sözleşmenin iç hukukta uygulanabilirliğini tartışmasızdır. Memurların grev hakkı ILO gibi Avrupa Mahkemesi İnsan Hakları (AHİM) ve Avrupa Konseyi Sosyal Haklar Avrupa Komitesi (SHAK) kararları ile güvence altına alınmış olup ve hangi durumlarda sınırlanabileceği açıkça belirtilmiştir. ILO Sözleşmesi, sadece devlet adına yetki icra eden sınırlı bir memur kategorisi için grev hakkının sınırlanmasını kabul etmektedir. Dolayısıyla öğretmenlerin, yerel hizmetlerde çalışanların, vergi idaresinde çalışanların, posta hizmetlerinde çalışanların ve benzeri onlarca kategoride çalışan diğer memurların grev hakkı ILO sözleşmeleriyle güvence altına alınmıştır. Memurların grev hakkı kural, sınırlama ise istisnadır. Bu kanun teklifi ile uluslararası çalışma hukukuna göre grev hakkı bulunan, ama bu hakkın mevzuatımızda hukuksal bir temeli olmayan düzenleme ile devlet memurlarının ellerinden alınan grev hakkının verilmesi amaçlanmıştır. Bu kanun teklifi ile polislere de mahrum bırakıldıkları sendikal hakları verilmesi amaçlanmıştır. AB üyesi olmayı hedefleyen Türkiye`de polislerin sendika kurma hakları bulunmamaktadır. Avrupa`da 26 ülkenin 34 adet polis sendikası bulunduğu ve 13 ülkenin polislerine grev hakkı tanıdığı bilinmektedir. Polislerin örgütlenme hakkı, Avrupa Konseyinin İnsan Hakları ve polis ile ilgili düzenleyici mevzuatlarında Avrupa Sosyal Sözleşmesinin 5. maddesinde de yer almıştır. Çalışma şartları son derece güç olan polislerin, sosyal, ekonomik ve diğer bütün yasal haklarını koruyabilmek için sendika kurma haklarının ellerinde alınmış olması hukuk ve sosyal devlet ilkelerine ters düşmektedir."