Marmara Denizi´ni yaklaşık 8 aydır istila edip, balıkçıların ?salya? veya ?kay kay? olarak isimlendirdikleri ?Müsilaj? bir türlü gitmiyor.
Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi Denizcilik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Sarı, ?Denizin kirliliğe dayanma gücü kalmadı. Çünkü denizler, Marmara Denizi sihirbaz değil. Eğer yetkililer, koordineli bir şekilde gerekli önlemleri almazlarsa bu çeşit olayları bundan sonra da çok sık yaşayacağız? dedi.
Bandırma ve Erdek ilçelerinin yıllardır tüm atıklarının arıtmasız olarak denize verildiğine dikkati çeken Sarı, şu değerlendirmede bulundu:
?Müsilaj denilen bu olayın 18´inci yüzyıldan beri var olduğunu biliyoruz. Ancak Marmara Denizi´nde, bugün yaşadığımız boyutlarda hiç olmadı. Bunun çeşitli nedenleri var. 2014 yılından bu yana Marmara Denizi´ndeki sıcaklık, bugün olduğu gibi mevsim normallerinin 2-2,5 kat üzerinde seyrediyor. Müsilaj, denizde 5-30 metrelik bir derinliği kapsıyor. Balıkçılar, ocak ayından bu yana perişan. Şimdi turizm sezonuna giriyoruz. Denizdeki bitkisel planktonların bakterilerle birleşmesiyle ortaya çıkan bu biyolojik bu olayın, turizmi de etkileyeceğinden kuşku duyuyoruz.?
EKOSİSTEMİ YÖNETMEK ZORUNDAYIZ
Bu çeşit biyolojik olayların yaşanmaması için ekosistemin çok iyi yönetilmesi gerektiğinin altını çizen Sarı, şunları aktardı:
?Tabii ki, bu biyolojik olayların ortaya çıkmasında iklim değişikliklerinin olumsuz etkisi çok fazla. Peki, biz, iklim değişikliklerini önleyebilir miyiz? Hayır! Ama denizlerimizin daha fazla kirlenmesinin önüne geçebilir, denizlere bırakılan atıkları azaltabiliriz. Çözüm için ise gerekli adımları hemen atmalıyız. Bunun için valiler, kaymakamlar ve belediye başkanlarının işbirliğiyle tüm yetkililer, acilen ?müsilaj´ gündemiyle toplanmalıdır. Marmara Belediyeleri Birliği, konuyu hemen gündemine almalıdır. Acilen arıtma tesislerinin yapımı sağlanmalıdır. İyi bir koordinasyon yapılarak bu konuda bir irade ortaya koyulmalıdır. Marmara Denizi´nin artık bir litrelik bir atığı bile kaldıracak gücü kalmadı.?
Haber : Önder Balıkçı