Osmanlıda Mutfak Kültürü

Osmanlıda Mutfak Kültürü

Burhaniye Ayşe Akpınar Kız Teknik ve Meslek Lisesi Yiyecek ve İçecek Hizmetleri Bölümü öğrencileriyle bir araya gelen ve Osmanlı Deniz Mutfağı adlı kitabın yazarı Mutfak Araştırmacısı - Yazar Yunus Emre Akkor, Osmanlı Mutfağının inceliklerini ve

Burhaniye Ayşe Akpınar Kız Teknik ve Meslek Lisesi Yiyecek ve İçecek Hizmetleri Bölümü öğrencileriyle bir araya gelen ve "Osmanlı Deniz Mutfağı" adlı kitabın yazarı Mutfak Araştırmacısı - Yazar Yunus Emre Akkor, `Osmanlı Mutfağı`nın inceliklerini ve Osmanlı Mutfak Kültürüne ait farklı bilgiler verdi ve Osmanlı Türk Mutfağının zenginliklerini anlattı.
Osmanlı Mutfağının eşi benzeri bulunmaz bir çeşitliliğe sahip olduğunu, ancak birçok yemek çeşidinin günümüze ulaşmadığını belirten Mutfak Araştırmacısı ünlü aşçı - Yazar Yunus Emre Akkor, bunun en önemli sebebinin saray aşçıbaşılarının sırlarının öğrenilme korkusuyla yemek tariflerini yazmamalarından kaynaklandığını söyledi.
"GASTRONOMİ, BİZİM ÖNCEDEN YAPTIĞIMIZ ŞEYLERDİ" 
Günümüzde Fizyon Mutfağı olarak adlandırılan şeyin iki ayrı ülkenin karakteristik özelliklerini birleştirerek bir yemek çıkarmak olduğunu belirten ünlü aşçı Yazar Yunus Emre Akkor, "3 kıta 3 okyanus birçok medeniyete kucağını açan Osmanlı Mutfak Kültürüne bunların tamamını almıştır. Biz fizyon mutfağını 900 yüz yıl önce zaten yapmışız. Bu gün dünyada gastronomi ile ilgili ne denenmeye, yapılmaya çalışılıyorsa bizim önceden yaptığımız şeylerdi.  
Osmanlı mutfağında bugüne kadar nerdeyse balığın yok sayıldığının altını çizen Akkor, "Osmanlıların balık yemediği hatta haram saydığı düşünülüyordu. Akdeniz, Ege ve Marmara`ya sahip olmanıza rağmen balık mutfağı yok sayılıyor. Bence bunun amacı, zengin Anadolu Mutfağını bir yere getirilmesine engel olmaktı." dedi.
Yunus Emre Akkor "Osmanlı Deniz Mutfağı" adlı kitabı Osmanlı Deniz Mutfağını, tarihi belgelere, padişah kanun namelerine ve geçmişte ki balık tariflerine ve çeşitliliğine dayandırarak bu meseleyi gün yüzüne çıkarmak için yazdığını dile getirdi.
"MISIR`IN FETHİ BAHARAT SAYISINI 50`YE ÇIKARMIŞ"
Defneyaprağı ile balık pişirmenin farklı kültürlerden Osmanlı Mutfak kültürüne girdiği sanıldığının altını çizen aşçı - yazar Yunus Emre Akkor, "Van`da bir köyde, arasına defneyaprağı konularak pişirilmiş balık yedim. Bu bizim kültürümüzde var olan bir şey. Osmanlı sultanları genelde balık ızgarayı defne ağacının dallarında yaptırır ve bunu misafirlerine ikram ederlermiş. Aşçı başları yerlerini kaydetme korkusuyla bu usulleri kaydetmemişler. Aslında bu yöntem 300 yıla yakın uygulanan bir şey; ancak biz bunu batı kaynaklı zannetmişiz. Siz meselelerinizi ecdadınızla/geçmişinizle bağdaştıramaz iseniz, işlerinize evrensellik boyutu kazandıramazsınız. Bizim balık kültürümüz zaten var. Bu yüzden kitaba İngiliz bir yayın evi de ilgi gösterdi. Mutfak çalışmaları ve araştırmaları yapmaya çalışırken, kendi mutfak kültürümüzden başka kültürleri benimsemeye çalışmamalıyız. Biz kendimiz zaten oldukça zengin bir yemek kültürüne sahibiz. Bizde ki yemek kültürü zenginliği dünyanın hiç bir yerinde yok. Sultan Yavuz Selim, Mısır`ı fetih etmeden önce bizde 18 farklı baharat varmış. Sonrasında ise bu sayı 50`ye çıkmış. Bizde ki her bir fetih, mutfağımızda yeni bir oluşuma da vesile olmuş" dedi.
OSMANLI SARAY MUTFAĞINDA "BİN 700 AŞÇI" BULUNUYORDU
"Osmanlı Sarayı`nda mutfak dediğiniz zaman Muhteşem Yüzyıl dizisindeki 50 metrekarelik mekan aklınıza gelmesin. Saray mutfağı 4 bin 500 metrekarelik bir alanda kuruluydu" diyen Mutfak Araştırmacısı -Yazar Yunus Emre Akkor, "Saray`da sadece padişahın yemeğini hazırlayan 17 tane aşçıbaşı ve 50`ye yakın yamak bulunduğunu biliyoruz. Bunun yanı sıra sultan için ayrı, diğer görevliler için ayrı ayrı olmak üzere sarayda yaklaşık bin 700 aşçı bulunuyordu. Yardımcı personeliyle birlikte toplam çalışan sayısı 5 bini buluyordu" ifadesini kullandı.
"ŞEFLİK MESLEĞİNİN POPÜLER HALE DÖNÜŞTÜ"
Günümüz de birçok kanalda yemek programları yapıldığını ifade eden Yunus Emre Akkor, Şeflik mesleğinin popüler hale dönüştüğünü, meslek liselerinde ve yüksekokullarda çok sayıda öğrenci bulunduğunu dolayısıyla aradan sıyrılmak için farklı bir şeyler yapmaları gerektiği konusunda öğrencilere tüyolar verdi.
"Tüm kültür değerlerimizde olduğu gibi Türk yemek kültürümüzün de gelecek kuşaklara aktarılmayınca unutulup gittiğini, hele bu kültür mutfak kültürü gibi sözlü ve uygulamalı bir kültür olunca bu kaybın daha hızla gerçekleştiğini yaşıyor ve görüyoruz" diyen Yazar Yunus Emre Akkor, öğrencilere yaşamları boyunca unutmayacakları nasihatlerde bulundu.                                                        
Mutfak Araştırmacısı-Yazar Yunus Emre Akkor`un söyleşisi öğrenciler tarafından beğeni topladığını ve büyük ilgi ile takip edildiğini vurgulayan Burhaniye Ayşe Akpınar Kız Teknik ve Meslek Lisesi Müdürü Saliha Demir, ünlü aşçı Yunus Emre Akkor`a plaket verdi ve teşekkür etti. 
Enver Dolgun