39 yıldan beri resim yaptığını belirten Çağlar, “Resim yaparken hayattan kopuyorum. Tuvalin önünde resimlerle konuşuyorum” dedi.
Gündüz atölyede, gece ise evinde çalıştığını vurgulayan Çağlar, “Sabah 6’ya kadar resim yapıyorum. Atölyemde, şu anda birlikte çalıştığımız 20 arkadaşım var. Atölyemde, 6 yaşındaki çocuk da, 80 yaşındaki büyüğümüz de resim yapıyor. Resme gönül veren her yaştaki arkadaşlarla birlikte olmaktan mutluyum. Resme küçük yaşlarda başlamak önemli avantajdır. 5 yaşında resme başlamak idealdir” diye konuştu.
AT RESSAMI
Son yıllarda, at resimleri yapmaya ağırlık verdiğini belirten Çağlar, şunları söyledi:
“Daha önceki yıllarda konulu yıllarda resimler yapıyordum. Son yıllarda ise at konusuna yöneldim. Atları çok seviyorum. Atlar, özel hayvanlardır. Atları çok iyi inceledim. Atlar, kadın gibi estetik, erkek gibi güçlü hayvanlardır. At resmi yapmak için atın anatomisini iyi bilmek gerek.”
EKREM KAHRAMAN’IN DESTEĞİ
Bandırma’da uzun yıllar öğretmenlik yaptıktan sonra profesyonel ressamlığa başlayan Ekrem Kahraman’ın desteğini hiç unutamadığını, bu desteğin hâlâ sürdüğünü vurgulayan Çağlar, şunları aktardı:
“Babam, ressam olmama karşıydı. Sanatla geçim sağlamanın zor olduğunu söyler, eczacı veya başka bir meslek sahibi olmamı isterdi. Ama benim tek isteğim, ressam olmaktı. Alaylı bir sanatçı olarak kendimi sürekli geliştirip, bugünlere gelmeyi başardım.”
İstanbul, Ankara ve Bursa’da, yurt dışında ise Katar’da sergiler açan Çağlar, önümüzdeki günlerde, Türki Cumhuriyetlerde, “At, Türk’ün Kanadıdır” isimli sergiyi açmaya hazırlanıyor.
Çağlar, Bandırma’nın sanat ve sanatçısına daha fazla sahip çıkması gerektiğine dikkati çekti.   
     Haber: Önder Balıkçı