Türkiye Gazeteciler Cemiyeti´nce(TGC), Eskişehir´de gerçekleşen ?86. Yerel Medya Semineri?nin ?Haber ve Hukuk? bölümünde, gazeteci-yazar Önder Balıkçı´nın hukuk mücadelesi de gündeme gelerek, örnek olarak gösterildi. Seminerdeki sunumda, ?Gazeteciler, haklı oldukları konularda hukuk mücadelelerini sonuna dek sürdürmeli? denildi.
TGC´nin hukuk danışmanı Gökhan Küçük, seminerde, konuyla ilgili görsel sunumunda, gazeteci Balıkçı´nın, Eti Maden İşletmeleri Bandırma Bor ve Asit Fabrikaları eski müdürü Recep Şekerci için yazdığı ?Gözlerim Yaşardı Doğrusu? başlıklı yazısına, Bandırma 1. Asliye Hukuk Mahkemesi´nin, bin liralık manevi tazminat ödenmesi kararı verdiğine dikkati çekerken, şunları söyledi:
?Recep Şekerci, Önder Balıkçı tarafından, bir internet gazetesinde yazılan bu yazı nedeniyle 5 bin liralık manevi tazminat davası açmış. 2014 yılında, Bandırma 1. Asliye Hukuk Mahkemesi hakimi, bence içine pek sinmeyerek, baskı altında kalıp bin liralık tazminat ödenmesi kararı vermiş. Balıkçı, daha sonra bu kararı Yargıtay´da temyiz etmek istese de verilen para cezasının 1800 liranın altında olduğu gerekçesiyle görüşmemiş. Balıkçı, bunun üzerine Anayasa Mahkemesi´ne bireysel başvuru hakkını kullanmış. Anayasa Mahkemesi, Balıkçı´nın başvurusunu değerlendire rek, Bandırma 1. Asliye Hukuk Mahkemesi´nin kararını, ders niteliğinde gerekçelerle, oy birliğiyle bozmuş. Bir gazetecinin, haklı olduğu bir konuda hukuksal mücadelesini sürdürmesi son derece önemli. Gazeteci arkadaşlarımız, hukuk mücadelelerini, Anayasa Mahkemesi de dahil olmak üzere sonuna dek sürdürmeli.?
İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ
İfade özgürlüğünün demokratik toplumların temelini oluşturduğunun altını çizen Küçük, ?Haber vermek ve düşünceler aktarmak, basın ve yayın kuruluşları için yalnız bir görev değildir. Aynı zamanda halkın haber alma ve bilgi edinme hakkının kullanılmasıdır? dedi.
Gazetecilerin, haberlerini veya köşe yazılarını hazırlarken dikkat etmeleri gereken noktaları da dile getiren Gökhan Küçük, Yargıtay´ın, haberin verilmesindeki kriterleri arasında, gerçeklik, kamu yararı, güncellik, öz ile biçim arasında denge, haberin verildiği andaki gerçeklik, ölçülülüğün yer aldığına dikkati çekti. TGC Hukuk Danışmanı Küçük, basın özgürlüğünün kişisel haklar; kişisel hakların ise basın özgürlüğünden üstün olmadığını vurgularken, ?Ancak herhangi bir davada bu iki durum eşit görülürse Yargıtay, basın özgürlüğünden yana tavır alır? dedi.
Haber Merkezi