Tarih: 19.06.2013 00:00
Teknoloji insan ruhunu teslim alıyormuş
UTESAV tarafından düzenlenen sempozyuma Türkiye dışında, Endonezya, Malezya, İngiltere, Amerika, Kore ve Katar gibi farklı ülkelerden çok sayıda bilim adamı katıldı.
Uluslararası Teknoloji ve Değerler Sempozyumu çok sayıda iş adamı, STK Temsilcileri, farklı üniversitelerden akademisyenlerin ve basın mensuplarının katılımıyla MÜSİAD Genel Merkezinde gerçekleştirildi. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Davut Kavranoğlu da sempozyumun açılışında yaptığı konuşmada teknoloji ve değerler konusunun önemine değindi.
Sempozyumun açılış konuşmasını yapan UTESAV Genel Başkanı İsrafil Kuralay, teknoloji yarışının bütün yarışları geride bıraktığını kaydettikten sonra, kazanma hırsının yol açtığı tahribatın çevre felâketlerine yol açtığını belirtti ve "Teknoloji ne kadar komplike ve güçlü olursa doğuracağı felâket de o kadar büyük olmaktadır" dedi.
Teknolojinin hayatımızı kolaylaştırdığına işaret eden Kuralay, bununla beraber "Duran düşer" sloganıyla herkesin bir belirsizliğe doğru koştuğuna dikkat çekti ve sempozyumda şu sorulara cevap aranacağını belirtti: "Peki teknoloji hayatımızda ne kadar yer almalı? Her şeyi hızlı ve kolay yapma iddiasında bulunan teknoloji bizi ne kadar mutlu ediyor? Bunun bir sınırı var mı? Her alana müdahale yetkisi var mı? Olmalı mı? Ahlâkî olarak bir sınır koymamız gerekmez mi? Teknolojik olarak üretilen her şey gerçekten faydalı mıdır?"
Tertip Heyeti Başkanı Yıldız Teknik Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Alparslan Açıkgenç ise konuşmasında, UTESAV`ın daha önce düzenlediği Medeniyet ve Değerler konulu sempozyumla, medeniyetler arası ilişkileri düzenleyecek zemin ve değerler sistemini gündeme getirdiğini hatırlattı. Bu defaki sempozyumun ise teknolojinin değerlerle ilişkisini inceleyerek gündemimize yeni bir boyut daha kazandıracağını belirten Açıkgenç, "Bu sempozyumun hedef ve amacı, bilim adamları ve karar mercileri, politikacılar, iş adamları, gazeteciler ve halk arasında daha yakın bir teması mümkün kılmaktır" dedi.
Açılış bildirisini Amerika`nın Georgia Üniversitesi hocalarından Prof. Dr. Alan `Abd al-Haqq Godlas sundu. Godlas açılış konuşması tebliğinde şunları söyledi: "Teknoloji bazen şeytani bir araca dönüşebilir. Bizi boyunduruk altına alıp köleleştirebilir. Oysa teknolojinin dizgini bizim elimizde olmalı. Onun bizi yönetmesine izin verilmemeli."
"Anne-babalar günde 4-5 saat televizyon izlerken, çocuklarına sadece 45 dakika zaman ayırıyorlar." diyen Godlas, sözlerine şöyle devam etti: "Zira en yüce niyetlerimize ve dini liderlerin çabalarına rağmen, insan nefsinin yeterli ilme sahip olmadan teknolojiyi kullanma girişiminde bulunma tehlikesi her zaman mevcuttur ve bu girişim, bilinçli ya da bilinçsiz olarak, farklı derecelerde de olsa yıkıcı sonuçlara yol açacaktır."
Kırklareli, Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Teoman Durali, "Bütün kültürler din temelli iken ilk defa Aristo din ile kültürü birbirinden ayırdı" şeklinde konuşup, 16. yüzyıldan itibaren Avrupa`da bilim ile dinin birbirlerine düşman olarak ilerlemeye başladıklarını anlattı.
Daha sonra söz alan İTÜ Öğretim Üyesi Prof. Dr. Zekai Şen ise bugünkü NASA`nın temellerinin ilk defa İslam bilginleri tarafında atıldığını ve modern üniversitelerin ise medrese sistemi üzerinde kurulduğunu söyledi.
Orjinal Habere Git
— HABER SONU —