Uçar´la hem futbol, hem özel yaşamını konuştuk

Uçar´la hem futbol, hem özel yaşamını konuştuk

?Takımlarımızdaki golcü sıkıntısının nedeni teknik adamların ofansif oyundan uzaklaşmaları?

SÖYLEŞİ: Önder BALIKÇI
Türk futbolunun önemli isimleri arasında yer alıyor, Feyyaz Uçar.
33 kez A Milli Takım, 350 kez Beşiktaş formasını giyip 140 gol atmayı başaran Bandırmaspor´un teknik sorumlusu Uçar ile hem genel futbol, hem de özel yaşamı üzerine söyleşide bulunduk.
1963 yılında, İstanbul Avcılar´da doğan Uçar ile söyleşimizi aşağıda sunuyoruz.
x x x
? Türk futbolunun önemli golcüleri arasında yer aldınız. Ancak futbolumuz, son yıllarda golcü sıkıntısı çekiyor. Bu sıkıntı hakkında neler düşünüyorsunuz
-Bence bunun baş nedeni takımlarımızın oynadığı oyun sistemleri. Teknik adamlar, yalnızca skora dayalı oyuna yöneliyor. ?Önce savunmamı sağlam tutup gol yemeyeyim, bir gol atarsam maçı kazanırım? diye düşünüyor. Yani teknik adamlar, ofansif futboldan uzak kalıyorlar. En önemli neden bu. Bunun dışında, forvet oyuncuları için özel çalışma yaptıracak antrenörler yok. Bugün, kaleci antrenörleri var ama golcüleri özel olarak çalıştıracak antrenörler hiçbir takımda yer almıyor. Tabii ki, gol atmanın da özel beceriyi gerektirdiğini unutmayalım. Futbolun meyvesi goldür. Yıllarca Beşiktaş´ın alt yapısında görev yapan Serpil Hamdi Tüzün, futbolcuları, ?kaleciler, golcüler ve diğerleri? diye ayırırdı. Bazı kişiler, buna tepki gösterirdi. Bence çok doğru bir değerlendirme.
* Yine son yıllarda futbolumuzda ?pivot santrafor? da kalmadı. Sizce neden?
-?Pivot santrafor?, yalnız ülkemizde değil, tüm dünyada hemen hemen tarihe karıştı. Çünkü takımların çoğu, genelde tek forvet ile oynamayı tercih ediyor. Bu nedenle de bu tip oyuncu yetiştirmek için çaba harcanmıyor.
* Son yıllarda beğendiğiniz santrafor kim?
-Beşiktaş´ın eski futbolcusu Gomez´i beğeniyorum. Hem gol becerisi çok yüksek, hem de plase vuruşları bile çok sert ve şut gibi sert.
* Türk futbolu hakkında genel düşünceniz?
-Futbolumuzu çok ağır olduğunu düşünüyorum. Tabii ki, topun sizde kalması önemli ama bu konuda yanlış olan konu şu: Bazı maçlarda istatistikler, falanca takımın topla oynama oranını yüzde 60-70-80 gibi gösteriyor. Bakıyorsunuz, o takım, maçı kaybetmiş. Çünkü maçın istatistikleri, o takım oyuncularının maç boyunca yaptığı yan, geri ve kaleciye pası bile o takımın topa sahip olma oranı içinde değerlendiriyor. Böyle değerlendirme olmaz. Önemli olan, o takımın kale önünde topla buluşma ve girdiği gol pozisyonlarının sayısı ve oranıdır.
* Futbolu bir yana bırakalım ve biraz da özel yaşamınızdan söz edelim. Futbolcu olmasaydınız, ne olurdunuz?
-Pek düşünmediğim bir konu. Ancak, tenis öğretmeni olmak isterdim.
* Futbolun dışında ne yapıyorsunuz?
-Kitap okumayı çok seviyorum. Bir dönem felsefe kitapları okumaya meraklıydım. Şimdi, başta yakın çağ ile ilgili tarih kitapları olmak üzere güncel kitaplar okuyorum. Zaman zaman küçük öykü denemeleri yapıyorum. Müziğin her çeşidini dinlerim. Seyahat etmeyi severim. Bağ-bahçe işleriyle uğraşmaktan zevk alırım.
* Bandırma ve yöresi, turizm açısından çok zengin. Yöremizi tanıyor musunuz?
-Çok iyi tanımıyorum. Yıllar önce bir kez Erdek´e gelmiştim. Erdek´in son durumunu merak ediyorum. Bir de, zaman bulduğum takdirde Kapıdağ´ı görmek isterim. Tabii, bunların hepsi, Bandırmaspor´umuzun başarı çıtasını yükseltmemize bağlı.