Tarih: 03.08.2022 22:11

“Virgül” Bandırma’ya yerleşti Enver Demirkan: Sanat yaşamında 50 yıl

Facebook Twitter Linked-in

Bir dönemin şov dünyasına damgasını vuran “Nokta ile Virgül” ikilisinin “Virgül”ü Enver Demirkan, Bandırma’ya yerleşti.
Kızının da yaşadığı Bandırma’ya emeklilik yaşamını geçirmek için nisan ayında geldiğini, burada yaşamaktan mutlu olduğunu vurgulayan Demirkan, İstanbul’un stresli yaşamından kaçmak için daha önce gayrimenkullerini satarak Bodrum’a yerleştiğini, ancak 8 yıl kaldığı Bodrum’u sevemediğini belirterek, şunları söyledi:
“Kızım, Bandırma-Erdek karayolu yanındaki Öztoprak Kampı’nın sahiplerinden Nedret Öztoprak’ın oğlu Sarp Doğan ile evli. Ben de Bandırma’ya yerleşmeyi ve torunum Pars ile zaman geçirmeyi uygun gördüm. Dört aydır bulunduğum Bandırma’yı ve insanlarını seviyorum. Sanat yaşamım sırasında, daha önce 3 oyunla Bandırma’ya gelmiştim.”
SANAT YAŞAMINDA 50 YIL
Abdullah Şahin ile birlikte oluşturdukları “Nokta ile Virgül” ikilisinin 1976 yılından itibaren 8 yıl sürdüğüne işaret eden 74 yaşındaki Demirkan, şunları söyledi:
“Tabii ki, bu ikiliyi kurmadan önce Lale Oraloğlu ve Dormen tiyatrolarında 10 yıl oyuncu olarak çalıştım. Abdullah Şahin ile TRT televizyonu için Erşan Başbuğ’un yönetiminde programlar yaptık. Yine İzmir Fuarı’nda sahneye çıktık. 1983 yılında, Abdullah Şahin ile birlikte ‘Nokta ile Virgül Tiyatrosu’nu kurduk. Bizimle birlikte tiyatronun müdürlüğünü de yapan oyuncu Sümer Tilmaç, Defne Yalnız, Tevhid Bilge, Tulu Çizgen ve Şemsi İnkaya’dan oluşan müthiş bir oyuncu kadrosu vardı. Hele hele Şemsi İnkaya’nın oyunculuğu ayrıca izlenmeye değerdi. Ancak ben, o dönemde tiyatronun müdürlüğünü de yapan Sümer Tilmaç’la önemli gördüğüm bir konuda anlaşmazlığa düştüğümde Abdullah Şahin de onun yanında yer alınca 1983 yılının sonunda tiyatrodan ayrıldım. Daha sonra bir arkadaşımın desteğiyle kurduğumuz ‘Virgül Tiyatrosu’ ile 36 yıl perdelerimizi açtık. 1966 yılında, Oraloğlu Tiyatrosu çatısı altında başlayan 50 yıllık sanat yaşamımı 2016 yılında sonlandırarak, emeklilik günlerimi yaşamaya başladım.”
CEM YILMAZ VE ATA DEMİRER’İ BEĞENİYORUM
Eski yıllara göre günümüzdeki gülmece anlayışının çok değiştiğinin altını çizen Enver Demirkan, şu değerlendirmede bulundu:
“Güldürmek zaten çok bir sanat dalı. Ancak günümüzde stand-upp yaptıklarını sanan bazı kişileri görünce hem şaşırıyor, hem de üzülüyorum. Bu kişiler, bırakın güldürmeyi gülümsetmeyi bile başaramıyor. Güldürme konusunda zamanlama da çok önemli. Bu zamanlama iyi yapılmazsa başarılı olamazsınız. Bu arada Cem Yılmaz’ı olayları çok iyi gözlemleyerek sahneye taşıması ve inanılmaz zekâsıyla çok beğeniyorum. Ata Demirer ve Yılmaz Erdoğan da beğendiğim oyuncular arasında yer alıyor. Ancak Yılmaz Erdoğan’ın, ‘Çok Güzel Hareketler Bunlar’ ismiyle televizyon kanallarında izlettiği programı hiç beğenmiyorum ve onun sahneye çıkardığı bu gençleri yetenekli bulmuyorum.”
“GÜLDÜR GÜLDÜR ŞOV” MÜTHİŞ
Televizyonda uzun süredir yayınlayan “Güldür Güldür Şov” programını beğenerek izlediğinin altını çizen Enver Demirkan, “Bu başarılı programın skeçlerini 9 kişilik bir ekip yazıyor. Yazılan tekste uygun tuluatlar da yapılıyor. Tabii ki oyuncular da çok yetenekli” dedi.
TİYATRO BÜYÜK EMEK İSTER
Tiyatronun emek isteyen son önemli bir sanat dalı olduğuna dikkati çeken Demirkan, “Ne yazık ki, bugüne kadar hiçbir hükümet, tiyatroya önem vermedi ve destek olmadı. Şu anda da iyi tiyatrocu yetişmiyor. Diziler başta olmak üzere artık sadece meşhur olma peşinde koşuluyor” diye konuştu.
14 FİLMİ VAR
Enver Demirkan, Abdullah Şahin ile birlikte 6 filmde rol aldıktan sonra ayrıca kendisinin de 8 filmde rol aldığına dikkati çekerek, “Yani 14 filmde roller üstlendim” dedi.
Sinemayı kalıcı olduğu için sevmesine karşın çekimlerin bir bütünlük içinde gerçekleşmemesi nedeniyle zor bir sanat dalı şeklinde gördüğünü belirten Demirkan, “Yıllarca tiyatro yaptım. Anadolu turneleri gerçekleştirdim. Tiyatro yapmak çok daha zor ve ömür törpüsü gibi” diye konuştu.
GAZİNOLARDA POLİTİK MİZAH
Kendileri döneminde ülkemizde birçok gazinonun bulunduğuna işaret eden Demirkan, şunları aktardı:
“Bunları başlarında Kervansaray Gazinosu gelirdi. Bu gazinoda sahneye çıkmak bir prestijdi. Yıllar önce bu gazinoda benim de aralarında bulunduğum, dört kişiden oluşan ‘Anadolu Motifleri’ ismi altında sahneye çıkmıştık. Partisyonlarını Engin Ege’nin yaptığı bu folklor gösterilerimiz büyük ilgi görürdü. Yani günümüzde Mustafa Erdoğan’ın kurduğu ‘Anadolu Ateşi’ topluluğundan çok önce biz bunu gerçekleştirmiştik. O yıllarda, şov yapanlar arasında ‘Ateş Böcekleri’, ‘Uğur Böcekleri’, ‘Komedi Dans Üçlüsü’, geçtiğimiz günlerde kaybettiğimiz ‘Bal Arısı Ahmet’ de vardı. Biz de sahnelerde büyük ilgi görürdük. Sahnelerde bizim skeçlerimizi Kaya Taşkıran yazardı ve politik mizaha da yer verirdik. Sahnelerde 8 yıl zirvede kaldık. İzmir Fuarı’nda sahneye çıktığımız bir gün, otomobilimin hayranlarımız tarafından havaya kaldırıldığını hiç unutamam. Günümüzde politik mizah pek kalmadı.”
İYİ PARALAR KAZANDIM
Büyük mücadelelerle geçen sanat yaşamı sırasında iyi paralar kazandığını belirten Enver Demirkan, “Tabii ki parayı har vurup harman savurmamak ve tasarruflu kullanmak gerekir. Ben kazandığım paraları iyi değerlendirdim” dedi.
CUMHURİYETİN DEĞERİNİ BİLMELİYİZ
74 yaşında olup, 3 askeri darbe yaşadığını vurgulayan Demirkan, şöyle konuştu:
“Sanatçının partisi olmaz. Elbette ki benim de bir dünya görüşüm ve oyumu verdiğim bir parti var. 68 kuşağıyım. Ama ülkemizin şu anda bulunduğu duruma gerçekten çok üzülüyorum. İnsanları din kisvesi altında kandırıyorlar. 80 yaşındaki generaller cezaevinde ölüme terk edildi. Müthiş bir pahalılık var. Eğer birikmiş param olmasa sürünürdüm. 35-36 yıl, Anadolu’ya, turne için gittim. Demek ki biz de insanları eğitememiş, bir şeyler kazandıramamışız. En büyük üzüntüm ise Cumhuriyetin değerinin hâlâ farkında değiliz.”
Haber : Önder Balıkçı




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —