42 yıldan beri Erdek’e bağlı Ocaklar Mahallesi’nde yaşayan Yeşilçam’ın ünlü oyuncusu Ahmet Mekin, anılarını yazmayı hiç düşünmediğini belirtti.
Anılarını yazması veya belgeselinin yapılması için sürekli öneriler geldiğini vurgulayan Mekin, şunları söyledi:
“Anılar, hem iyi hem de kötü olayları yansıtmalıdır. Benim de sanat yaşamımda tabii ki hem iyi hem de kötü anılarım var. Bu kötü anılar içinde tabii ki eleştireceğim kişiler bulunuyor. Ancak bu kötü anıların muhatabı olanların çoğu artık hayatta değil. Yani bana yanıt verecek veya açıklama yapacak durumda değiller. Hayatta olanlarla da polemiğe girmek istemiyorum. Bu anıları sadece dost sohbetlerinde dile getiriyorum. Zaten doğru olan da bu bence.”
TİYATRO SANATIN TEMEL DİREĞİ
Sanat yaşamının ilk yıllarında, Haldun Dormen Tiyatrosu’nun kadrosunda sahneye çıktığını, Genco Erkal Tiyatrosu’nda roller aldığını, bu arada, “Abdülcanbaz” oyununda ise “Abdülcanbaz”ı canlandırdığını vurgulayan Mekin, şu değerlendirmede bulundu:
“Tiyatro, çok önemli bir sanat dalıdır. Sanatın temel direği tiyatrodur. Disiplin, çalışma, emek ve özgüven gerektirir. Tiyatro, çalışma koşulları açısından sinemayla pek uyuşmaz. Tabii ki sinema da çok zor bir sanat dalı. Filmler parça parça çekilir ama sonunda bir bütün oluşturur. Bu bütünlüğü sağlamak ise yönetmenin görevidir. Sinema da tiyatro gibi disiplin çok önemlidir.”
YEŞİLÇAM BİR OKULDUR
Yeşilçam’ı günümüzde küçümsemeye çalışanlar olduğuna işaret eden Mekin, şöyle konuştu:
“Kim ne derse desin, Yeşilçam bir okuldur. Yeşilçam filmleri, bu ülkenin insanına, Milli Eğitim’den bile çok katkı sağlamıştır. Türk insanı, bu filmlerden düzgün konuşmayı, Türkçeyi doğru kullanmayı, yeme-içme adabını, namuslu ve vicdanlı olmanın önemini öğrenmiştir.”
Günümüzde ticari amaç güderek yapılan filmlerin yanı sıra kaliteye de özen gösteren filmler olduğuna dikkati çeken Mekin, “Oynadığım hiçbir filmi daha sonradan izlemedim. Bunun nedeni kendimi çok eleştirme alışkanlığımdır. Çünkü izleyeceğim herhangi bir filmimdeki oyunumu beğenmeyebilirim ve ‘Keşke şöyle oynasaydım’ gibi düşünceler içine girebileceğim kuşkusudur.” dedi.
SİGORTAMIZ BİLE YOKTU
Eski yıllarda oyuncuların en küçük bir sigortası bile bulunmadığına işaret eden usta oyuncu, “Yeşilçam efsanesi” Ahmet Mekin, şunları aktardı:
“O yıllarda inanın, pavyonda çalışan bir kadından bile farkımız yoktu. Sigortasız çalıştırılırdık. Hatta devlete gelir vergisi bile öderdik. O günlerden, bugünlere ulaştık.”
YEŞİLÇAM VEFASIZ DEĞİL
Yeşilçam’ın vefasız olduğu söylemlerine kesinlikle katılmıyor, Ahmet Mekin.Bu konuda ise şu değerlendirmede bulunuyor:
“Yeşilçam, bir şirket, bir işletme, bir kurum değil ki, vefasız olsun! Vefa, oyuncu olarak kendinsin. Eğer paranı iyi kullanırsan, oyunculuk seni rahatça geçindirir, kimseye muhtaç olmazsın. Ben Yeşilçam’dan aldığım parayla ailemi geçindirdim, çocuklarımı okuttum. Ama kazandığın parayı har vurup, harman savurursan, o da senin suçundur.”
ŞÖHRETİ YÖNETEMEZSEN BELA GETİRİR
Sanatta ve oyunculukta şöhreti yönetmenin çok önemli olduğunu altını çizen Mekin, şunları söyledi:
“Şöhret, eğer iyi yönetemezsen, başa beladır. Şöhrete ulaşan çoğu kişi bunu başaramadığı için perişan olmuş, zor durumlara düşmüşlerdir. Ben, şöhreti iyi yönettiğimi düşünüyorum.”
YENİ FİLMLERE BAKIŞ
Eşi Şükran Hanım’ın vefatından sonra çalışma isteğinde azalma olduğunu, gelen yeni film önerilerine çok sıcak bakmadığını belirten Mekin, şöyle konuştu:
“Tabii ki, rol almam için bana gelecek senaryoları beğenmem ve heyecan duymam gerekiyor. Bu arada, çekim için gitmem gereken yerler de uzak olmamalı. Son günlerde beğendiğim iki senaryonun film çekimlerinin Erzurum ve Malatya’da yapılacak olması nedeniyle teklifleri kabul etmedim.”
“KAYIP ŞEHİR” KALİTELİ DİZİYDİ
Rol aldığı televizyon dizileri içinde, yönetmenliğini Cevdet Mercan’ın yaptığı “Kayıp Şehir”i çok beğeniyor, Mekin…
Dizinin, Karadeniz’den İstanbul’a göç eden bir ailenin dramını anlattığını vurgulayan Mekin, “Senaryosu, ödül almış bir diziydi. Ancak ne yazık ki 26 bölümde bitti” dedi.
ELİ KIRILDI, 4 AYDIR ANTALYA’DAYDI
Antalya’da, kızlarının yanında bulunduğu sırada, evde geçirdiği bir kaza sonucunda eli kırılan Mekin, 4 ay kaldığı kızlarının evinde kaldığı bu kentten, iyileşerek Ocaklar’a döndü.
Mekin, “Yeniden, çok sevdiğim ve 42 yıldır yaşadığım Ocaklar’a dönmenin mutluluğunu yaşıyorum” diye konuştu.
Haber: ÖNDER BALIKÇI
