Ortalık yangın yerine döndü
Dershanelerin kapatılacağı haberi, `rant babalarını`, `para baronlarını` rahatsız etmeye başladı
Eylem üzerine eylem, söylem üzerine söylem
"Eşitlik ilkesine aykırı"
Gerçekten eğitim eşitliğinden mi, yoksa çeşmenin suyunun kesileceği endişesinden mi feryadınız?
Hangi eşitlikten söz ediyorsunuz?
Oğlunun dershane ücretini ödeyemediği için hapse giren Emine Sihapi`nin durumunu ne çabuk unuttunuz?
Durumu kabullenemeyen 18 yaşındaki oğlu Semih`in intiharını göz ardı edebilir misiniz?
Bunlar mı sizin eşitlik anlayışınız?
*
Sonra, dershanelerin kapatılması yeni gündeme gelmedi ki?
Şimdi neden `kıçınıza arı kaçmış gibi` yerinizde duramıyorsunuz
5 yıl önce Başbakan Erdoğan`ın "Bu bir garabet" sözleriyle başlamıştı tartışma
.
Günlerce tartışılan konu, dershane borcunu ödeyemeyen anne cezaevine girince, oğlunun `gurur` intiharıyla yeniden gündeme gelmişti.
Çünkü Başbakan, açık ve net söylemişti
"Belki bu, birilerinin çıkarına, menfaatine ters düşebilir ama milletimin menfaatine uygun düşeceğine inanıyorum."
Ancak nedense tam beş yıl beklendi
*
Milli Eğitim Bakanlığı`nın dershaneler reformu taslağı üzerinden başlatılan tartışma yeni olarak duyurulurken, Başbakan Tayyip Erdoğan`ın dershanelere ilişkin görüşü 2008 yılında kamuoyunda tartışılmıştı.
Biraz gerilere gidersek, ÖSS sınavının yapıldığı 15 Haziran 2008 günü bir toplantıda konuşan Erdoğan, şunları söylemişti:
"BU BİR GARABET"
"Çok açık net söylüyorum
Milli Eğitim Bakanı`mla konuşuyorum, niçin acaba öğrenciler üniversite hazırlık kursuna giderler? Bunu anlamakta zorlanıyorum.
Anlıyorum da, bu sistem nasıl oluşturulmuş. Bunu kaldırmaya kalktığımız zaman acaba hangi bariyerlerle karşılaşacaksınız?
Okullarımız yok mu?
Bu okullardan mezun olan yavrularımız mezun olduğu zaman niçin üniversiteye rahatça giremesin?
Bunlar aşılacak, ama milletçe buna karşı bir mücadeleyi vermemiz gerekiyor.
Belki bu, birilerinin çıkarına, menfaatine ters düşebilir ama milletimin menfaatine uygun düşeceğine inanıyorum.
Çünkü bunlar az paralar değil, ciddi paralar harcanıyor ve bunun bedelini ödeyen var, ödeyemeyen var.
Bakıyorsunuz en güçlü liseden, fen lisesinden, Anadolu lisesinden mezun oluyor, o bile hazırlık kursuna gidiyor.
Bu bir `garabet`, bundan ülkemizin kurtulması lazım"
*
Erdoğan`ın `garabet` çıkışının ardından, dershaneler tartışma konusu olmuş, manşetlerde ve köşe yazılarında konu günlerce masaya yatırılmıştı
Oğlunun dershane borcu için hapse giren Emine Sihapi`nin, durumu kabullenemeyen 18 yaşındaki oğlu Semih`in intihar etmesinin ardından tekrar gündeme gelmişti
45 bin ailenin dershane borucu nedeniyle mahkemelik olduğu gündemde uzun süre kalmıştı
Şimdi sormak lazım Başbakan`ın o gün söylediklerini kulak ardı eden para baronlarına
Neyi beklediniz ve de bekliyorsunuz?
Bu `garabet`in bedelini ödeyemeyen ve hapse giren daha başka Emine`leri mi, yoksa 18 yaşındaki Semih gibi bir kaç gencimizin daha intihar etmesini mi?
Saygıyla, sağlıkla, sevgiyle kalın
