İncelediğimiz de; Hz. İbrahim Peygamber'in bir oğlu İshak'ın Yahudilerin atası olduğunu görürüz
İbrahim Peygamber'in diğer oğlu İsmail ise Arapların atasıdır
Yani; Yahudiler ve Araplar soylarıyla kültürleriyle inançlarıyla aynı kökten gelirler
Ancak eğitime gelince; arada büyük farklılığın bulunduğunu da görebiliyoruz
O dönem de çok mahdut sayıda Yahudi insan, okuma yazma biliyordu
Araplarda okuma-yazma bilenlerin sayısının çok az olduğu da kaynaklar da belirtiliyor
Yahudilerin Arapça konuştukları, fakat Arapçayı, İbrani alfabesi ile yazdıkları da öne sürülüyor
Onların; Beytü'l-Midrâs denilen bir mahalle sahip olduklarına da işaret ediliyor.
Hem okul, hem kazaî mercî vazifesi gören bu müessese, ayni zamanda İlâhi bir kitaba Tevrat'a sahip olmaları, Yahudilere müşrik ve cahil komşuları karşısında ruhi bir üstünlük vermişti.
Bazı Müslümanlar; Yahudilerin ilahi yoldan uzaklaştığı için lanetli olduğunu söyler, savunurlar.
7. yüzyıldan bu yana dünya toplumları içinde lanetli olan toplum ise Araplardır.
Yahudiler 2 bin yıl sonra yurt edinmiş, devlet kurmuş, bilimde teknolojide dünyanın önde gelen toplumu olmuşlardır.
Araplar ise kanlı iç çatışmalarla, sefahatın lüksün içiçe olduğu sefil ve aşağılık bir yaşam içinde olmuşlardır.
Hz. Muhammed Araplara; hakkı, dürüstlüğü, adaleti, eşitliği, özgürlüğü, kardeşliği önermişti
Müslümanların kutsal kitabı Kur'an da kendi döneminden önceki olaylardan bahseder.
7. yüzyıldan bu yana olan olaylar ise yazılı ve görsel kaynaklarda yer almaktadır.
Çünkü onlar son kitap kendilerine geldikleri halde ondan yüz çevirdiler.
Bu durumda Lanetli olan kim?
Yahudiler mi, Araplar mı?
* * *
Sonra neler oldu ve Lanetli Araplar neler yaptılar?
Onlar; Hz. Muhammed'in en yakın ikinci arkadaşı Hz. Ömer'i katletmediler mi?
Onlar; Hz. Muhammed'in en yakın üçüncü arkadaşı Hz. Osman'ı öldürmediler mi?
Onlar; Hz. Muhammed'in en yakın dördüncü arkadaşı Hz. Ali'yi, Hz. Muhammed'in torunu Hz. Hasan'ı, Hz. Hüseyin'i öldürmediler mi?
Onlar; Hz. Muhammed'in soyu olan Haşimileri, Mekke ve Medine'den uzaklaştırıp, Orta Asya ve Endülüs'e sürmediler mi?
Onlar; Muaviye ve Yezit devlet anlayışını tercih edenler değiller miydi?
Onlar; Hz. Muhammed'in soyu olan Emevi liderlerini, mezarlarından çıkarıp işkence yapmadılar mı?
Onlar; Türklere ihanet edip, kahpece arkadan vurmadılar mı?
Onlar; İngilizlerle işbirliği yaparak, 1916′da, Dünya Savaşı'nda Arap bedevi kabilelerini ayaklandırmadılar mı?
Onlar; Osmanlı'ya isyan ettirip, Türk askerini kahpece arkadan vurduran Mekke Şerifi Hüseyin'i tanımıyorlar mıydı?
Onlar; Petrol denizindeler ama dünya Müslümanları açlıktan kırılmaktalar...
Onlar; Arabistan'da şeriat derler batı ülkelerinde batılı gibi yaşarlar
Onlar; Milletimiz sözünü; köksüz, kimliksiz hainler oldukları için dillerinden düşürmezler
Kısaca; köksüz, kimliksiz hain Araplar; İslamcı görüntü altında milleti aldatmaya, milletin milli ve manevi değerlerini istismar etmeye devam ederler
* * *
Karaktersiz, yalancı, dönektirler Araplar
Çıkarı için ihanet ederler Araplar
İslam adına, petrol adına, iktidar için birbirlerini, katletmeyi iyi bilirler Araplar
Katliamlarla doludur Arapların tarihleri
Türklerdir Arapların en nefret ettikleri
Kapitalistlerdir, şeytandır, paradır, sekstir onların en sevdikleri
Türk Milleti; lanetli Arapları anladıkça Türk kültür, tarih ve medeniyetini, çağdaş dünyanın onurlu, saygın bir üyesi olduğunu daha iyi anlayacak ve öze dönecektir.
* * *
Prof. Dr. Nurullah Aydın hocam, bir yazısında şöyle diyor:
Türkiye'nin İslamcıları neden Arap hayranıdır?
Türkiye'nin İslamcıları neden Arap kültürünü düşünür, konuşur, yaşar, savunurlar?
Türkiye'nin İslamcıları neden Arap katillerine, İslam kahramanı diye övgüler düzerler?
Türkiye'nin İslamcıları neden yedinci yüzyıl Arap düşünce ve yaşam ağını kutsarlar?
Türkiye'nin İslamcıları neden insanlık değişim ve gelişim metodolojisini yok sayarlar?
Türkiye'nin İslamcıları neden Bilim ve teknolojide ses getiren ciddi çalışmaları yoktur?
Türkiyeli İslamcı Arapçılar; duyarsız, ruhsuz, kimliksiz ve kişiliksizdirler.