Noel Babanın arabası ve geyikleri metrelerce uzunlukta led ampullerle saatler süren çalışmaların neticesinde ışıklandırıldı. Kesinlikle bir o kadar emek de bunların yapımı için ortaya kondu. Muhtemelen yeni yıl dileklerinin göklerdeki yerine ulaşması için, büyük bir işçilik ve itina ile yapılıp metrelerce led sistemi ile ışıklandırılmış üç boyutlu yıldızı da unutmayalım. Kar efekti verilmiş ağaç olması gereken yerde, tam da kuzeye yerleştirilmiş. En üst seviyede sosyal merakı körükleme amacı ile olsa gerek; konum olarak dışarıdan görüşe kapatılmış, dar bir giriş ve çıkışıyla izole orta çağ kalelerini andıran yılbaşı (Noel) temalı alışveriş alanını ortalayan, yaklaşan yeni yıl için tutulan dileklerin toplam sembolü, dev boyutlu, allı pullu, ışıldayan çam ağacı ile, Cumhuriyet Meydanındaki asırlık çınar ağaçlarının dallarına bilek kalınlığı urganlarla asılı, yine tıka basa led ışıkları ile donatılmış papağan kafesi misali objeler değildi elbette bu mekana çekiciliğini veren.
Yöneticilerin perspektifinde halâ önemsenmeyen, git gide düşmanlaşan iklim koşullarının neticesinde hasreti çekilen kar misali, üzerine fışkırtılan köpüklerle coşkudan havalara zıplayan kalabalık. Sihirbazın torbasından fırlayan kuşlar, tavşanlar. Heyecan, ciddiyet ve coşkuyu doruklara taşıyan bando . Bir örnek giyinmiş kırmızılı gurubun yaptığı dansın zenginleştirdiği muhteşem koreografinin etkisini adeta günlerce canlı tutacak, tekrarlayan ‘Merry Christmas’ (Mutlu Noeller) şarkıları.
Tümünü tek tek sayamadığım, bunca emek ve harcama sadece birkaç gün sürecek Noel etkinliği ve iyi dileklerde bulunma fırsatı olarak düşünüldüyse, ‘ki hiç zannetmiyorum, bu sığı bir amaç olur. Bin bir güzel temenniler eşliğinde gelen her yeni yılın ‘imdat, denilerek, ‘illallah, diyerek uğurladığımız, bir öncekini arattırdığı gerçeği herkesin malûmu ve ülke genelinde ekonominin yerlerde sürünen hali ortadayken, bu gayretin içini dolduracak hedef planının, yılbaşı kutlama sosuyla az da olsa ilçe çapında canlandırılması gibi bir amacının olacağını var saysak da, ‘atılan taş, ürkütülen kurbağa, benzetmesi ile değerlendirdiğimizde: Yüzlerce kişinin sarf ettiği, günler süren emeğin ve yapılan maddi harcamaların boyutu ile, çoğunluğu basit biblo vasfında ufak tefek hediyelik objeler ve küçük porsiyonlar halinde pazarlanan mutfak ürünleri ile karşılaştırıldığında ticari olarak bırakın uzun vadede Erdek ve Erdekli için bir geçim alternatifi olmayı, planlanan sürenin sonunda umulan kazanç tatmininin gelmeyeceği 20 Aralık 2025 günü ile 24 Aralık Çarşamba günkü meydanın kalabalığı karşılaştırıldığında cazibenin ve ticari randımanın sonuçta nereye varacağını tahmin etmek hiç de zor olmasa gerek.
‘Yılbaşı Pazarı, ve buna benzer girişimlerle turizm gibi dev bir endüstride bilimsel, teknolojik ve eğitim safhalarının eksik olduğu, sanat ve orijinallik boyutunda spesifik turizm ürünü arz etmekten uzak, adeta yalnız bırakılmış, bireysel çabalarla üretilmiş el sanatlarına dayalı, hedef kitleyi sadece kendi lokal nüfusu olarak belirleyen, günübirlik veya kısa zaman dilimli aktivitelerle tahkim edilmesi, ve ülke çapında daralan ekonomiye rağmen mahalli bazda bir rahatlama sağlaması murat ediliyorsa, sonucun yine hayal kırıklığı olması kuvvetle muhtemeldir.
Daha önce defalarca dile getirdiğim ve içinde doğup yaşadığım yer için çok miktarda olumsuz örneklerin burada tek tek açılımını yapmak istememekle beraber; turizm endüstrisinde en temel mevziler olarak kabul edilen coğrafi, kültürel ve tabiat varlıkları, müze ve mesire yerlerinin Erdek’te acınası halinin bir türlü ele alınmayışı, sorunlarla ilgili çözüm ve gelişim stratejileri yaratabilecek ‘Kent Konseyi, benzeri düşünce ve çalışma guruplarının teşekkülünden yasal serbestilerin bahanesi ile uzak durulması olsa olsa ‘Ben yaptım ve oldu., mucizesini yaratır.
Yeni yılda akıl, bilim ve erdemin rehberliğinde, çok sesliliğin düşünce ve fikirleri ile zenginleşmiş girişimlerin yanında, sağlık ve esenlikler dilerim.
