İki yıldan beri Bandırma Ticaret Odası Başkanlığı koltuğunda bulunan Âdem Yılmaz, bence çok başarılı bir dönemi geride bırakıyor. Kendi aralarında anlaştıkları “dönüşümlü başkanlık” uygulaması kapsamında, başkanlığı 10 Ekim’de, yine iki yıllığına Bahadır Çolak’a devredecek. Bu arada bu “Dönüşümlü Başkanlık” uygulamasına katılmadığımı özellikle belirteyim.
Yılmaz, iki yıl boyunca Bandırma’nın birçok sorununun çözümüne katkı sağlamak adına büyük çaba harcadı. Çeşitli konularda girişimlerde bulunarak, olumlu sonuçlar aldı. Oda üyeleriyle yakından ilgilendi. Bandırma’daki tüm kurum ve kuruluşlarla sevgi ve saygıya dayalı ilişkiler kurarken, herkese güler yüzlü bir şekilde yaklaştı. Kendisini kutluyor ve Bandırma adına teşekkür ediyorum.
EN BÜYÜK HATASI!
Peki, Yılmaz’ın hiç hatası yok muydu? Vardı elbette. Bunların başında, 31 Mart yerel seçim atmosferi içinde aktif siyasete bulaşmasıydı. Bu seçim döneminde, Dursun Mirza’ya karşı açık bir şekilde Tolga Tosun’un yanında yer aldı, hatta bu konuda Ankara’da kulis çalışmalarına bile katıldı. Her ne kadar kendisi, bu desteği Oda başkanı olarak değil, ‘Adem Yılmaz’ adına kişisel bazda verdiğini söylese de davranışı yanlıştı. Tolga Tosun ile kişisel ve ailevi dostluğu olsa da olsa da bu siyasi ortamda onun yanında yer almasını kamuoyunun kişisel tercih olarak algılaması mümkün değildi.
BU YOLU MEHMET KILKIŞLI AÇTI
Bandırma Ticaret Odası’nı siyasete bulaştırma işini kim mi başlattı? Elbette ki, Odanın iki dönem başkanlığını üstlenen, ancak Oda tarihine “En başarısız ve etkisiz başkan” olarak geçen Mehmet Kılkışlı…
Kılkışlı’dan önce 16 yıl başkanlık görevini üstlenen Osman Kocaman da, ondan önceki başkanlar da Bandırma Ticaret Odası’nı politize etmemek için çok dikkatli davrandılar. Ancak Kocaman’dan sonra göreve gelen Mehmet Kılkışlı, ne yazık ki bu yolu açtı. Önce belediye başkanlığı veya milletvekilliği adaylığı bekledi. Tabii ki olmayınca AKP’li Cemal Öztaylan’ın peşine takılarak onun yanında Odayı siyasete sürükledi. Böylece de Bandırma Ticaret Odası’na büyük zarar verdi.
Bandırma Ticaret Odası başta olmak üzere bu gibi sivil toplum kuruluşları, kesinlikle politikaya bulaşmamalı. Aynı Bandırma Ticaret Borsası gibi örnek bir şekilde politik tavırdan uzak kalmalı.
Dilerim, bundan sonra Bandırma Ticaret Odası, bir daha aynı yanlışa düşmez!