Özellikle son yıllarda yaşanan sosyal ve siyasi sorunlar nedeniyle toplum olarak hemen hemen bütün güncel yaşam kompartımanlarımızda inanılmaz bir eleştiri yağmuruyla karşılaşıyoruz. Evde, işyerlerinde, kahvede, araçta veya nerede olursak olalım iki lafın sonunda mutlaka her hangi bir konuda eleştiriye başlıyoruz.
Baktığımız zaman eleştirilerimizle çok şeyleri değiştirdiğimizde söylenemez ama olsun, eleştirmek gereklidir düşüncesinden hareketle bilmek ile bilmemek arasında gidip gelen eleştiri mantığımızla günlerimizi doldurmaya devam ediyoruz.
Aslında hepimizin çok iyi bildiği gibi yaklaşık 25-30 yıl öncesinde aramızdaki sıcak ilişkileri, şakaları, gır ve şamata dolu günleri hep arıyoruz, bunları konu ediyoruz ama görüyoruz ki böylesi ilişkileri tekrar kurabilmek ve arkadaşlık, dostluklar adına atılması gereken adımları atmada maalesef şu son yıllarda pek cesaretimizde yok.
Bir bakıma toplumda pozitif yaklaşımlar dediğimiz, bardağın dolu tarafını görerek belli ölçülere kadar hataları olabilirlik derecesinde kabul edip sineye çekmenin ne kadar yararlı olduğu aslında iyi bilinen sosyal bir saptama şekli.
Ve baktığımızda her hangi bir konuda eleştirmek fiili söz konusu olduğunda sadece olumsuzlukları sıralamakla yapılan eleştirilerin sahiplerini bulabildiğini söylemekte çok zor bu gün ve bunu bu tarz eleştiriler kabul görmüyor anlamında da tercüme etmek mümkün. Dolayısıyla çağdaş eleştiri denilen tarzın ise mutlaka eleştiri karşıtı alternatif çözümlerinin de hemen ortaya konulması ile anlamlaştığı iyi bilinmekte dünyamızda.
Örnek olarak bu gün her yaz dönemi Erdek için söylenen şu panayır sözünü konuşalım isterseniz. Evet görüntüler panayır görüntüsü şeklinde kabul, peki ama söylermisiniz bu görüntüler yerine nasıl bir görüntü koymalı acaba? Örneğin Kemer`de olduğu gibi sıralı deri elbise ve deri çanta mağazaları, halı pazarları, lüx parfümeri dükkanları, kuyumcular gibi iş yerlerimi söz konusu istenen acaba?
Unutmayalım ki tüm bu çeşit modern mağazalar genel anlamda arz ve talebe göre kurulan iş yerlerimizdir. İsteyen açabilir de. Ama biliyoruz ki Erdek için belki gelecekte olabilir ama bu günlerde böyle mağazaları arayan yabancı turistimiz maalesef yok gibi bir şey.
Ve baktığımızda genel görüntü olarak Karacebey, Bursa, Gönen, Bandırma gibi yakın çevreden gelen vatandaşlarımızla karşılaşıyoruz Erdek`te. Elbette yenilenmek önemli ve de gerekli ama onca para harcayıp üç gün sonra kapatmakta var bu işlerin içinde. Hele hele her gün krizle yatılıp krizle kalkılan bir ülkede bu işlere soyunmak gerçekten de çok zor olmalı.
O zaman bırakalım herkes işine baksın ama lütfen ne iş yaparsak yapalım yaptığımız işleri de iyi yapalım, temiz yapalım ve de gelenleri memnun edelim. İşte bu yönleri eleştirelim derim.
Ve önemli bir tespitim daha var bu konuda. Bakınız ben İskenderun`dan taa Rize ilimize kadar gerek resmi görevle gerekse turist amaçlı olarak tüm kıyılarımızı gezdiğimi ve gördüğümü söylemeliyim ama gittiğim, gördüğüm yerlerde kendi ilçesini turizm adına bizim kadar eleştireni hiçbir yer göremedim açıkçası. Özellikle internet sitelerinde sanki diğer ilçelerde her şey dört dörtlük yapılıyor da bizim Erdek`te yanlışımız çok gibi inanılmaz şekilde eleştiri bombardımanı var.
Unutmayalım ki başka bir Erdek yok. Ekmek teknemizi koruyalım. Ve ekmeğimizi arttırmaya çalışalım. Bunu da birbirimizi kırmakla, üzmekle değil ancak desteklemekle başarabiliriz. Gerisi ise laf olur, uçar gider bunu da böyle bilmekte yarar var sanırım.
