Son günlerde cami yapımı ile ilgili olarak gündeme gelen Erdek Şehitliği hakkında bu gün gelinen noktaya baktığımızda gerçekten çok düşündürücü bir durumla karşı karşıyayız.
Aslında bu gün şehitlik olarak bildiğimiz yerde yapılan araştırmalar taa 30 yıl önce yani burasının şehitlik olarak kullanıma açılacağı günlerde yapılmalıydı. Ne yazık ki en küçük bir araştırma yapılmadan mezarlık girişine Erdek Şehitliği tabelası takılıvermiş.
Ve bu gün Erdek kaymakamı Sayın İsmail Kaygısız`ın açıklamalarına baktığımızda yıllardan beri burada bir bölimü yabancı mezarlar olmak üzere normal mezar ziyareti yapılmaktaymış. İşte bu yüzden de bundan böyle anma merasimlerinin burada yapılması iptal edilmiş.
Yaklaşık 5 yıl önce her anma töreninde olduğu gibi yine bir anma töreni sonrası mezarlıkta dolaşırken bir vatandaşımızın mezar başında dikkatlice mezar taşlarını incelenmesine tanık olmuştum. Nedenini sorduğumda biraz eski yazıdan anlarım deyince bende, buralarda ne yazdığını bizlerde merak ediyoruz, keşke bir bilen olsa da bu mezarların kimlere ait olduğunu ziyarete gelenlere gösterebilsek dediğimi iyi hatırlıyorum. Sonra birlikte mezarları gezdik. Yazıların üzeri sık sık beyaz kireçle boyandığından olacak zorlukla okuyabildiği kadarı ile mezarların çok çok eski tarihleri gösterdiğini ama çok da emin olmadığını bana söyleyince buraya olan ilgimin daha da arttığını söylemeliyim.
Ve geçen yıl üniversitede Osmanlıca okuyan bir kızımızın da yardımıyla buradaki mezar taşlarının fotoğraflarını yakından çekerek üniversiteye gönderdim. Ama bu arada mezarlıkla ilgili olarak sivil örgütlerle çalışarak bir şeyler yapmaya da çalıştım ancak destek görmediğim gibi gerekli gereksiz o kadar çok soruyla karşılaştım ki sonunda pes ederek işin arkasını bıraktım.
Ve bu gün tesadüfen geldiğimiz noktaya baktığımızda ne söyleyeceğimi tam da bilemiyorum ama hemen hemen her alanda genellikle kulaktan dolma bilgilerle yetindiğimizi, inceleme ve araştırma adına büyük eksikliklerimizin olduğunu ve bunu çok iyi bilmemize rağmen az da olsa yapılan araştırmalara neden değer veremediğimizi ve hatta bırakalım desteği, köstek olmayı neden sürdürdüğümüzü de fark etmeliyiz artık.
Unutmayalım ki gerçekler tahminlerle, zannetmelerle, duyumlarla değil ancak ve ancak bilimsel çalışmalarla ortaya konulabilir. Geçte olsa gerçekleri öğrenmiş olduk, emeği geçen herkesi kutluyorum.
