Bugün, 2 Mayıs 2024 Perşembe

ALAADDİN BABUCÇU


HEDEFLER, BİLEŞENLER, PAYDAŞLAR VE BİR PROJE

Geçtiğimiz hafta, Perşembe günü, Erdek’te hiçbir yerel temsilcinin katılmadığı, cazibe pınarı müzik ve davulların olmadığı, bir hikmeti olsa gerek diye düşündüğüm,


Geçtiğimiz hafta, Perşembe günü, Erdek’te hiçbir yerel temsilcinin katılmadığı, cazibe pınarı müzik ve davulların olmadığı, bir hikmeti olsa gerek diye düşündüğüm, her projenin paydaş listesinin nedense hep sonunda yer alan “yerel halk” ve basının bile (TRT hariç) uğramadığı, elli ila yüz kişi arasındaki katılımcının, yarısının zaten proje görevlisi ve hizmet emekçilerinin oluşturduğu hazirun ile adının bile net konulmadığı, benim brifing (kısa bilgilendirme, değerlendirme) diyebileceğim, sessiz sedasız bir toplantı yapıldı.

   Artan nüfus, ticaret, endüstriyel çeşitlilik, her çeşit devasa sanayi ve sonuçta ortaya çıkan iklim değişikliklerinin doğurduğu, ileride kuraklıklar ve açlık gibi küresel bir sorun halini alacak, herkesin doğrudan veya dolaylı olarak muzdarip olacağı, ekonomiye ve ekosisteme yıkıcı zararlarının kesin görüldüğü ve bilindiği, denizlerimizi istila etmeye başlayan yabancı türler üzerineydi bolca ödül ve ikramların süslediği toplantının konusu. Hem bizim, hem de gelecek nesillerin başa çıkmak için uğraşacağı bir konu haline gelecek istilacı yabancı türler, MARİAS’ın sahneye koyduğu projede, beş bakanlık, iki komutanlık, üniversiteler, belediyeler, sivil toplum örgütleri, 166 ülkede faaliyet gösteren, demokratik yönetişim, yoksulluğu azaltma, enerji-çevre ve sosyal kalkınma, kriz önleme, insan hakları, ve kadının güçlendirilmesi projelerine de destek veren Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP), 180 paydaş ülkenin katılımı ile uluslararası sular (okyanuslar-denizler), tatlı su ekosistemleri, bio çeşitlilik, kimyasal etkiler, arazi bozulmaları, sürdürülebilir orman yönetimi ve iklim değişikliği türünden alanlarda faaliyet gösteren Küresel Çevre Fonu (GEF), yerel halk gibi proje paydaşları ile yürütücü unsurlarının bolluğu ve büyüklükleri, isimlerinin önündeki sıfatlar, vizyonlar, sayfalara sığmayan hedefler ve misyonların dilendirildiği bir toplantıdan sonra anlaşılan o ki; yapılanların ister bir saat öncesi, ister bir asır önceki dümen suyuna (geçmiş rotasına) baktığımızda, projenin sürdürülebilirliğini bulacağımız, geleceğe ait niçin neden, nasıl, kim gibi birkaç soru kelimesi eşliğinde sorguladığımızda görülen köyün adının havanda su dövüp, ticari, sosyal, ekonomik, ve akademik alanda sportif bir eğlenceden öte olmayacağını anlarız. 

   MARİAS’ın broşüründe yer alan  “ İstilacı yabancı türlerin etkilerinin azaltılması, girişlerinin kontrol altına alınması, ve  engellenmesi , yerli türlerimizin ve habitatlarımızın geleceği açısından büyük önem taşıyor.” paragrafından sonra  yapılan çalışmaya bakarsanız, Marmara Adasında  dalarak, elle deniz salyangozu ve Kuzey Atlantik deniz yıldızı toplama faaliyeti gibi eylemlerle mi temizlenecek milyonlarca km. kare alan kaplayan denizlerimiz! Deniz diplerinde her türlü yüzeyde (derin çatlakların içinde, sarp kayaların üstünde, balçık ve yosun kaplı alanlarda…)  sürünerek ilerleyen bu türlerin, makineler, oltalar, ağlar, algarnalar, troller ile avlanmasının  fiziken nasıl mümkün olacağını, dağınık gezen balon ve aslan balığı gibi canlıların temizlenmesi yine dalarak elle toplama şeklinde düşünülüyorsa; ki, hiçbir teknoloji ve yakalama metoduna yer verilmemesi benim nazarımda projenin hedeflenen başarısını tartışılır hale getirmektedir. İki günlük uygulama ve sonunda yapılan bilgilendirme  toplantısında ne yazılı-sözlü sunumlar ne de görsel (afiş, broşür, fotoğraf) olarak salonun görünür ortamında bulunmayan, adı var kendisi ve bahsi olmayan “Kadını Güçlendirme ve Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Hedefi!” 

    Küçük bir el broşürünün ortasında üzerinde “beş” rakamı okunabilen, bir santimetre büyüklüğünde kırmızı kare  içinde cinsiyet sembolleri olan ve “Toplumsal Cinsiyet Eşitliği” yazısının ancak bir büyüteçle okunabildiği logo benzeri bir simge, yanındaki açıklayıcı birkaç cümlenin her ne hikmetse broşürdeki diğer ifadelerden daha küçük karakterde harflerle yazılması ve daha da önemlisi, eğer gerçekleştirilecekse ; hangi metot, plan ve çalışmalarla icra edileceğinin bilinmemesi olsa olsa projenin sürdürülebilirliğine ve güvenilirliğine dair karamsarlığı artırır.

   Projenin paydaşları listesinde gösterilen “yerel halk” ifadesi “laf ola broşür dola” gibi bir amaçla yazılmadıysa, yerel halkın payına düşen misyon, yani yapacağı iş nedir sorusun tatmin edici bir açıklama bulamayışı, bu projenin hedeflerinde ve başarıda vuslata ermesi muhtemelen ve ancak marka isminde vuslat bulunan ticari tesislerde jargon (mesleki dil) şişirmeli brifing ve süslü kokteyllerle mümkün olacak! Akıl, bilim ve erdemle esen kalın. 

  • BIST 100

    10045,74%-0,37
  • DOLAR

    32,46% 0,31
  • EURO

    34,69% 0,43
  • GRAM ALTIN

    2418,55% 1,62
  • Ç. ALTIN

    3886,52% 0,00
  • Perşembe 18.7 ° / 9.6 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • Perşembe 18.7 ° / 9.6 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • Cuma 21.6 ° / 7.6 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı

Balıkesir

02.05.2024

  • İMSAK 04:25
  • GÜNEŞ 06:01
  • ÖĞLE 13:10
  • İKİNDİ 17:00
  • AKŞAM 20:10
  • YATSI 21:40