Hayvan sevgisi, hayvan hakları deriz, sık sık! Lâf!
Bugün sizlere, Erdek`te yaşayan bir vatandaşın başından geçen iki olaydan söz edeceğim. Bu vatandaşımız, birkaç ay önce Erdek`te, otomobiliyle bir hayvanın(!), bir köpeğe çarptıktan sonra durmayıp, yoluna devam ettiğini görür. Köpeğin yanına gittiğinde, acılar içinde kıvrandığını görerek, büyük bir olasılıkla vücudunda kırıklar bulunduğunu anlar. Köpeği alarak, Erdek Belediye Zabıta Müdürlüğü`ne götürüp, ilçedeki hayvan barınağında tedavi altına alınmasını ister ancak orada, konuyla ciddi bir şekilde ilgilenen çıkmaz ve "Barınağımızda şu anda veteriner bulunmuyor" denilerek, vatandaşımız baştan savılır.
Birkaç gün önce ise aynı vatandaşımızın, kendisine ait iki cins köpeği kaybolur. Yine Zabıta Müdürlüğü`ne gider. İsteği son derece masumânedir:
"Ne olur, köpeklerimin kaybolduğunu hoparlörle ilçeye anons edip, bulanların, size teslimini duyuruverin." Kensinne gülerek verilen yanıt şöyledir:
"Biz, hayvan kayıp anonsları yapmıyoruz. Sadece çocukları veya yaşlıların kayıp ilanlarını anons ediyoruz! Ancak, köpeklerinizi eğer bir vatandaş bulup, bize getirirse, size teslim ederiz!"
Anlamak mümkün değil! "İleri demokrasi" deriz, özgürlüklerden söz ederiz, hayvan sevgisinden dem vururuz ama sıra kayıp bir köpeğin anonsuna gelince, belediye hoparlörünü açmayı çok görürüz. O hoparlörün, sık sık ne gereksiz anonsları ilçeye duyurduğunu, yaz aylarını Erdek`te geçiren bir kişi olarak çok iyi biliyorum.
Yazık! Hayvan sevgisi ve hayvan hakları sadece kağıt üzerinde demek ki!
