ÖNDER BALIKÇI

Tarih: 06.11.2012 00:00

Kategori atlayan gazeteciler()

Facebook Twitter Linked-in

Şu bizim Bandırmaspor Teknik Direktörü Fuat Yaman`ın, kendisini dev aynasında görerek, Bandırma`daki yerel gazetecileri küçümser şekilde,  basın toplantısında, "Bandırmaspor`un PTT 1. Ligi`ne çıkması, sizin için de iyi olur. Böylece kategori atlarsınız!" şeklindeki sözlerine kafayı taktım, doğrusu. Bu konudaki düşüncelerimin bir bölümünü, önceki yazımda dile getirmiştim. Teknik direktörlük kariyerinde şampiyonluk bulunmayan, yani aslında kendisi kategori atlayamayan bir teknik adamın, bize gazetecilik dersi vermesini kabullenmek mümkün değil. Herkes, işini yapacak. Fuat Yaman, sahada, biz mesleğimizde. Dilerim, Fuat Yaman, bu yıl Bandırmaspor`u şampiyon yapar ve önce kendisi kategorisini yükselir.
Gazetecilik, dürüst ve beklentisiz yapılması gereken onurlu bir meslek. 
Yeni Erdek Gazetesi`nde, gazeteci büyüğümüz Sayim Alkazak`ın köşe yazısını okuyorum. Gazeteciliğe ilk adım attığım 1970`li yıllarda önemli desteğini gördüğüm 42 yıllık gazeteci Alkazak, yazısının bir bölümünde şöyle diyor:
"Bugüne dek, `Allah ömürler versin` deyip, kimsenin önünde el pençe durmadım. İkili oynayıp, bir zamanlar yanında olduğumu belirtip, daha sonra başkalarının kayığına binmedim. Benim için düzenlenen törenleri arkama alıp, onu gerçekleştirenlerden hiçbir zaman makam, şan, şöhret, sermâye istemedim. Kendimi bırakayım, evlâtlarım için de bir talepte bulunmadım, en güçlü siyasi dönemlerde bile…"
Sayim ağabey, kişisel hatalarının elbette olabileceğinin, ancak mesleğine hiçbir zaman ihanet etmediğinin altını çizerken, sadece emekli maaşı ile geçinmenin mutluluk ve onurunu duyduğunu da sözlerine ekliyor.
Sayim Alkazak ağabeyin sözlerine gönülden katılıyorum. Zaten, gazetecilikte önemli olan da bu değil mi? Meslek ilkeleri ve ahlâkından asla ödün vermemek, ortam ve koşulları göz önüne alarak, kişisel çıkarlar uğruna zikzak çizmemek.
Sayim Ağabey`e, bir kez daha sağlıklı ve gönlünce mutlu bir yaşam diliyorum.
Gazetecilik, gerçekten zor ama bir o kadar da onurlu bir meslek. 
1972 yılından bu yana süren gazetecilik yaşamım boyunca, hiçbir kişi veya kurumu, elimde belge olmaksızın karalama çabası içinde bulunmadım. Çok gerekmedikçe, meslektaşlarımla asla polemiğe girmemeye özen gösterdim. Ama mesleğimize dışarıdan müdahalelere de hiçbir zaman sessiz kalmadım, kalmayacağım. 
Eleştiriye de elbette ki açığım. Ama yapıcı olmak ve doğruları yansıtmak koşuluyla…

Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —